doğum gününde herkes herşey normalmiş gibi davranır ama arada dönen bi fısıltı trafiği vardır.Bunu doğumgünü çocuğunun anlamadığını sanarlar ama yanılıyorlardır.Aslında herşeyi bilip bilmemezlikten gelir herkes.
iki Dil Bir Bavul üniversiteden yeni mezun olmuş Şanlıurfa'nın bir Kürt köyüne atanmış Türk öğretmenin bir yılını, onun okula yeni başlayan ve Türkçe bilmeyen çocuklarla yaşadıklarını anlatır. Bir yıl boyunca öğretmenin farklı bir topluluk ve kültür içindeki yalnızlığına, çocuklar ve köylülerle yaşadığı iletişim problemine, aynı zamanda binbir güçlükle okumak için çabalayan doğu öğrencilerinin yaşamakta olduğu zorlukları,ailelerin eğitim ve öğretime bakış açısını ve yaklaşımını yarı film yarı bekgesel tadında ortaya koyan traji-komik bir film.Ayrıca film En Iyi Ortadogu Belgeseli secildi ve Siyah Inci Odulu'nu kazandi.
Saygılı Yosma, (Fransızca: La Putain respectueuse), Fransız yazar ve filozof Jean-Paul Sartre'ın 1946 yılında Fransızca olarak kaleme aldığı tiyatro oyunudur. iki perde olarak yazılan eser 1930'ların Amerika Birleşik Devletleri'nde geçer. Seçkin bir güneyli ailenin, oğullarını, siyahi bir adamı öldürdüğü için ceza almaktan kurtarmaya çalışmasını anlatmaktadır. Aile, bunu beyaz bir hayat kadını olan Lizzie MacKay'i oğulları yerine masum bir siyahi adamı suçlaması için yalancı şahitlik yapmaya ikna ederek başarmaya çalışır. ilk kez Kasım 1946'da Paris'te sergilenen Saygılı Yosma, Sartre'ın 1945'te ABD'ye yaptığı ziyaretlerdeki gözlemlerine dayanır. Yazar, 1931 yılında bu ülkede gerçekleşen ve dokuz siyahi adamın iki beyaz hayat kadınına tecavüz etmekle suçlanarak ceza aldıkları Scottsboro davasından ve ziyareti sırasında tanıştığı Richard Wright'ın kitaplarından ilham alarak bu oyunu yazdı. Sartre'ın Varoluşçuluk coşkusuyla yazdığı ve Lizzie'nin çevresinde sert erkekler, zorba zenginler ve linççiler varken seçimlerinde ne kadar özgür olduğunu sorguladığı oyun pek çok eleştiri aldı.
Yaptığı iş karşılığında kendisine verilen aylık maaş haricinde gelir elde etmeye çalışan,yapmaya mecbur olduğu işi binbir minnet karşılığı yaptıramadığımız ancak belli bir miktar hediye(!) karşılığında yapmayı kabul eden memurların kişi başı minimum aylık 1.000 TL yi bulabilecek masumane(!) gelirleridir.
yaptığımız hesaplara göre bir icra dairesinin günde 100 takip açarak SADECE TEBLiGAT masraflarından fazla alarak elde ettiği gelir günlük 300 400 TL civarındadır.
Genelde Türkiye'de görülen olaydır.Tutukluların bulunduğu ceza evleri dolmuş hatta taşmak üzeredir.soruşturma evresi bittikten sonra herhangi bir suç isnadını kişiye özgüleyemeyen hakimin daha sonra kişiyi beraat etmesiyle son bulur ve mağdur boşuboşuna geçen günlerinin acısını çıkarma amacıyla Avrupa insan Hakları Mahkeme'si yolunu tutar.Böylece Avrupa insan Hakları Mahkemesi'nin en çok tazminata hükmettiği ülke olarak yine ilklere imza atarız.
Battı balık yan gider havasında olan gruptur.nasıl olsa duasına bahse girilemeyeceğine göre hoş girilse bile burada bulunanlardan hangi birimizin duası kabul olabilir ki diye bi on saniye içinden geçirip vicdanını rahatlattıktan sonra bari bir işe yarasın da bugün içkileri bedavaya getirelim zihniyetinde olan kişilerin düşüncesiyle ortaya çıkan durumdur.
Hiçbir ülkede eşi benzeri görülmeyen olaylardır.
Örneğin:17 şubat 2010 başsavcının yürütmüş olduğu soruşturmadan dolayı görevden alınması.
Örneğin:Politika sürecinde sağ ve sol partinin birbirine olmaması gereken kadar yakınlaşması.
4 yıl boyunca okurken hocaların verdiği gazdan ülkesini kurtaracağını,haklıya hakkını verip son hız sorunları giderebileceğini düşünen kişinin 6 ay adliyelerin 6 ay da diğer meslektaş arkadaşlarının meslekleri ile ilgili inceliklerini yakından görüp asıl gerçeklerle yüzleşme dönemidir.Zaman geçip staj sonlarına doğru kısa yoldan para kazanma yollarını öğrendikten sonra ruhsat alıp sürüye kavuşma zamanı gelmiştir.
Baronun çeşitli bahanelerle sürekli para almaya çalıştığı durumardan biridir.
Staj bşlatmak için,staj değiştirmek için,avukatlık ruhsatı almak için v.s durumlarından istifade edip baroların sürekli cebe indirdikleri harçlıklardır.
Bildiği şeyi arkadaşının kim olduğu bilinmemesine rağmen sanki daha akıllıymış gibi bir izlenim verilerek söylediği seylerin sorumluluğunu hafifletmek isteyen kişi ya da
doğruluğunun kesinliği hakkında çelişkili olan kişinin bildiğini söylemek istemesi fakat bir yandan da karşısındakine karizmayı çizdirmemek için kullandığı cümle.
Genelde risk almayı sevmeyenlerin kullandığı cümledir.
ANTHONY VE CLEOPATRA (M.Ö. 41- 30) - Sezar'ın öldürülmesinden sonra Kelopatra, Romalı komutan Marc Anthony ile birlikte olmaya başladı; M.Ö. 40 yılında ikiz çocukları olan çift M.Ö. 36 yılında evlendi. Anthony, eşi Kleopatra'yı Mısır, Kıbrıs, Girit ve Suriye valisi tayin etti. Anthony'nin gücünü bu şekilde kullanması Roma Senatosu'nda olay yarattı ve Marc Anthony hain ilan edildi.