bilinçsiz kişidir.
yüzyıllar boyunca atalarını katletmiş, köleleştirmiş bir ülkenin formasını giymek, o ülke için mücadele etmek hiç zorlarına gitmiyor mu bunların?
bir tespit.
hayır bunların şanlı şerefli bir tarihi falan yok.
övünecek bir zaferleri yok. almanlar geldi 3 günde başkentlerine girdi bunların.
ama milli marşlarına bakıyoruz pek bir coşkulu.
ne kafası yaşıyonuz lan siz pembe götlü fransızlar?
evet, madem ki allah her şeyi kusursuz dizayn etti, kuran'ı da kusursuz olarak indiremez miydi?
bugün geldiğimiz noktada pek çok ayet tartışma konusu olmakta.
bir mucize olan kuran, kusursuz ve tartışmasız olarak indirilemez miydi?
neden hep yoruma açık kaldı?
neden hep orada öyle denilmiyor böyle deniliyorcular saçmalamak zorunda bırakıldı?
allah'ın gönderdiği kitap olan kuran'a ufak eklemeler yapmaktır.
müminler savaşmak istemezler.
savaşa gitmeye gönüllü olmazlar, hatta birtakım müminler savaş etmeye, cihada karşıdırlar.
bunun üzerine gökten ayet iner.
nisa suresi 95: "mü'minlerden, oturanlar ile, allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler eşit değildir."
bu vahiy hemen vahiy katibine kaydettirilir.
bu sırada kör bir sahabe gelir.
" benim de gözlerim görseydi ben de savaşa katılırdım ya resulallah, benim gibi mazereti olanların durumu ne olacak?" diye sorar. bunun üzerine muhammed hazretleri vahiy katibine "ayete bunu da ilave et" der.
"mazereti olanlar müstesna" diye vahiy gelmesi beklenmeden(!) ayete ilave yapılır. (buhârî, cihâd: 27; müslim, imara: 17)
şimdi, bir yanda yukarıdan vahiy geliyor, haklı olarak direkman kaydediliyor.
ama kör bir sahabe gelip bu ayete ilave yaptırabiliyor.
kuran'ın tamamı allah tarafından gönderilmemiş miydi?
orospu çocuğu bir hakem tarafından dilim dilim doğranan alman milli takımının tepkisini dile getirmesi için gerekendir.
ne olacak ha 2-0 ha 3-0.
uefa utansın amk.
sizin hiç babanız hapse girdi mi?
benimki girdi...
ama ben onunla hep gurur duydum.
benim babam hiç utanılacak bir şey yapmadı çünkü.
ben ufaktım.
9-10 yaşlarında. annem evlere temizliğe giderdi.
temizliğe gittiği bir evde işveren şerefsizi anneme cinsel tacizde bulunmuş.
işte benim babam gitti o şerefsizi vurdu. bıçakladı ve adam öldürmeye teşebbüs ve ağır yaralamadan cezaevine girdi.
küçük yaşta annemle bir başımıza kaldık.
sahipsiz, kimsesiz.
ama her ay babamı ziyarete, açık görüşe gideceğimiz günü iple çekiyordum.
her ziyaretimde babamın saçları biraz daha beyazlamış oluyordu ama bu onun yakışıklılığına yakışıklılık katıyordu.
aslan babam benim.
bir süre sonra babamın açık görüşlerde benle göz göze gelmemeye çalıştığını, gözlerini benden kaçırdığını farkettim.
ufacık çocuktum ama bunu farkedebiliyordum.
hatta bakmıyordu bile bana babam.
aslan babam bana neden bakmıyordu ki?
bir görüşte bunu sordum kendisine.
"baba neden bana bakmıyorsun, neden gözlerini kaçırıp başını eğiyorsun..." diye sordum.
devam etti.
"size daha farklı bir hayat sunabilir, anneni, seni daha iyi yaşatabilirdim, ama üzgünüm ki bugün bu durumdayız. sen benim yüzümden çocukluğunu yaşayamadın, annen de kadınlığını...bir baba olarak yüzünüze bakmaya bu yüzden utanıyorum...affedin beni oğlum..."
hayır.
hayır baba, bunu demeye hakkın yok.
çünkü ben seninle hep gurur duydum ve ilelebet gurur duyacağım, annem de öyle.
ne yapalım ki kader böyleydi.
oysa benim ne çok ihtiyacım vardı o gözlerinle bana bakmana, seninle göz göze gelmeye.
ne çok ihtiyacım vardı baba.
seninle o kadar az göz göze gelebildik ki, gözlerimizin birbirine bakıp konuşacağı yaşlara geldiğimde de seni kaybettim.
oysa öyle çok ihtiyacım vardı ki o kapkara, kömür gözlerinle bana bakmana...
eğer şu an kapkara gözlerinin içine bakabileceğiniz bir babanız varsa bu fırsatı sakın kaçırmayın. hayat öyle kısa ki, pişmanlık duyuyor, keşke diyebiliyorsunuz en ufak şeylere bile...
gayet iyi olan kazançtır.
evden eve nakliye işinde eşya taşıyan bir arkadaşım var, ev başına 100 tl alıyorlarmış, bazen günde 2 ev taşıyorlarmış 200 tl.
ve arkadaşın söylediğine göre her gün en az 1 ev taşıma işi çıkıyormuş.
ben de girmek istedim o işe, ama bu işleri ayarlayan çorumlu bir işçibaşı var, adam mafya gibi resmen, hamalların arasında durmam için benden 500 tl ayakbastı parası istedi. bende de o kadar para yok giremedim dolayısıyla.
şimdi mecburen fabrikada 1100 tl maaşla sürünüyorum, ama şu hamallık işi olsa 3000 lira falan geçer elime, o zaman bir kız arkadaşım bile olabilir belki.
talihsiz yazarlardır.
benim paraya ihtiyacım olduğu için çalışacağım arkadaşlar.
günlük 50 tl yevmiye ile normalde 1100 tl asgari ücret aldığım işyerimde bakım onarım işleri var.
daha iyi şartlarda bir iş bulsam çalışırdım, ama ne yazık ki elimde olan bu. memleketteki annem üzülecek belki ama olsun.
4 gün mesai yapsam 200 tl fazladan maaş alırım, o 200 lira ile anneme kışa doğru yeni bir manto almayı düşünüyorum, nasıl sizce mantıklı mı?
tipine gülmekten öldüren erkektir.
(bkz: 2 temmuz 2016 almanya italya maçı) istiklal marşı töreninde italyan futbolcuların birbirine sarılmasıyla gözüme takıldı bu piremses.
hadi 1.50 olmasın da 1.55 olsun.
ama tam bir tıfıl amk.
adını bilen varsa yazsın bunu. hahaha italyan erkekleri şöyle, italyan erkekleri böyle diyen kezbanlar, alın size italyan erkeği amk.
bir soru.
evet, islamiyete göre allah cc insanları kusursuz yaratmıştır.
ama erkekler belli bir yaşa geldiğinde sünnet ediliyor ve o kusursuz vücuttan bir parça kesilip atılıyor.
buna da "kusura sünnetçi bakar" deniyor kültürümüzde.
evet, madem kusursuz yaratıldık, insanların çükünü neden kesiyorsunuz? bu allah'a karşı gelmek değil mi?