Her iki hadîs-i şerîfte de bir şey yerken besmele çekmenin gereği üzerinde durulmaktadır Ailenin Din Eğitimi bahsinde 301 numarayla geçen ve orada açıklanan birinci hadisimiz, bu alışkanlığın çocuğa erken bir yaşta kazandırılması icap ettiğini göstermektedir
insan yaptığı her işin farkında olmalı, her işi bilerek ve anlayarak yapmalıdır Ağzına bir lokma götürürken veya bir şeyi yudumlarken bunu kendisine Allah’ın verdiğini hatırlamalı, O’na şükran borçlu olduğunu bilmelidir Yerken ve içerken besmele çekme alışkanlığını kazanmış bir kimse, şükretme görevini son derece tabii bir şekilde ve kendiliğinden yapmış olur
Birlikte yemek yenildiği zaman birinin duyulacak şekilde besmele çekmesi, diğerlerinin, özellikle çocukların bu görevlerini hatırlamasına yardım eder Yemeğe başlarken besmele çekmek gerekmekle beraber, unutulduğu zaman bu kusuru gidermenin yolu da gösterilmiştir Bu takdirde, Resûl-i Ekrem Efendimiz’in ifadesiyle “bismillahi evvelehû ve âhirehû” yani baştan sona bismillâh denmelidir
Aşağıdaki hadislerde besmele çekmeyi gerekli kılan diğer sebepler arasında, şeytanın birlikte yemesinin engellenmesi ve yemeğin bereketlenmesi konularına temas edilecektir
Peygamber Efendimiz yemeğin sağ elle yenmesini tavsiye etmektedir Başka hadîs-i şerîflerde bunun gerekçesini açıklamakta, şeytanın sol elle yiyip içtiğini söyleyerek onun gibi davranmaktan sakındırmaktadır (Müslim, Eşribe 105-106) Kur’ân-ı Kerîm’de ve hadîs-i şerîflerde şeytanın bizim düşmanımız olduğu, ondan ve onun gibi davranmaktan sakınmamız gerektiği ısrarla belirtilmektedir Sol elle yemek ve içmek şeytanın âdeti olduğuna, Peygamber Efendimiz de bizi bundan sakındırdığına göre, sağ elle yemeyi ve içmeyi bir müslüman âdeti ve özelliği kabul etmeli ve bu sünneti yaşatmalıdır
Yemeği hep önünden yemek, sofrada herkesin bir kaptan yediği durumlarda daha bir önem kazanmaktadır Böylece herkes hem kendi kısmetine razı olduğunu göstermiş hem de başkalarını rahatsız etmemiş olur Meyve yeme edebi, yemek yemeden farklı kabul edilmiş, herkesin beğendiği meyveyi alabileceği söylenmiştir
Hadislerden Öğrendiklerimiz
1 Yemeye ve içmeye besmele ile başlanmalıdır Yemeğe başlarken besmele unutulursa, hatırlandığı andan itibaren “bismillâhi evvelehû ve âhirehû” veya “baştan sona bismillâh” denilmelidir
2 Sağ elle yiyip içilmelidir
3 Birlikte ve bir kaptan yendiği zaman, herkes önünden yemelidir
`733 Sahâbî Ümeyye ibni Mahşî radıyallahu anh şöyle dedi:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in yanında birisi yemek yiyordu Adam son lokmaya kadar besmele çekmedi Son lokmayı ağzına götürürken “bismillâhi evvelehû ve âhirehû” (baştan sona bismillâh) dedi Bunun üzerine Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem güldü ve şöyle buyurdu:
“Şeytan onunla birlikte yemek yiyordu Adam besmele çekince, şeytan yediklerini kustu”
Huzâa kabilesinden olan Ümeyye, ashâb arasında fazla tanınmadığı için Nevevî onun sahâbî olduğunu özellikle belirtmek istemiştir Resûl-i Ekrem’in vefatından sonra Basra’ya yerleştiği bilinen Ümeyye ibni Mahşî’nin bu hadisten başka bir rivayeti de yoktur
Allah ondan razı olsun
Açıklamalar
Sevgili Efendimiz’in, bizim göremediğimiz şeyleri de gördüğünü ortaya koyan bu hadîs-i şerîf son derece ibretlidir Allah’ın Resûlü, yanında yemek yiyen zâtın yemeğe başlarken besmele çekmeyi unuttuğunu, bunun üzerine şeytanın onunla birlikte yediğini görünce, işin sonunu merakla beklemeye başladı Adam son lokmayı ağzına götürürken besmele çekince, şeytan yediklerini dışarı çıkardı Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem de, pek hoşuna giden bu hâdiseyi, ashâbına gülerek haber verdi
Demekki yemeğe başlarken “bismillâh” demek şeytanı sofradan uzaklaştırır Şayet yemeğin başında besmele unutulursa, hatırlandığı andan itibaren “bismillâhi evvelehû ve âhirehû = baştan sona bismillâh” demek yine aynı görevi yapar Üstelik yediğine yiyeceğine bin pişman ederek şeytana yediklerini kusturur
Yemek boyunca besmele çekilmediği zaman ise, orada bulunan şeytan veya şeytanlar hep birlikte yemeğe başlar ve yemeğin bereketini silip süpürürler
Bu hadis, besmelenin mü’minin silahı olduğunu çarpıcı bir şekilde ortaya koymaktadır
Hadisten Öğrendiklerimiz
1 Yemeğe başlarken besmele çekilmelidir
2 Besmeleyi unutan kimse, hatırladığı andan itibaren “bismillâhi evvelehû ve âhirehû = baştan sona bismillâh” demelidir
3 Besmelesiz yenen yemeğe şeytan ortak olur
4 Besmele, şeytandan gelecek zararları yok eder
5 Peygamber Efendimiz, Allah izin verdiği zaman, insanların görmediği şeyleri de görebilirdi
Ahmed Bin Musa : ( 10. yüzyıl ) Sistem mühendisliğinin Öncüsü. Astronom ve Mekanikçi.
Ali Bin Abbas : ( ? - 994 ) 1000 sene önce ilk kanser ameliyatını yapan bilim adamı. Kılcal damar sitemini ilk defa ortaya atan bilim adamıdır. Eski çağın en büyük hekimlerinden olan hipokratesin (Hipokrat) Doğum olayı görüşünü kökünden yıktı.
Ali Bin isa : ( 11. yüzyıl ) ilk defa göz hastalıkları hakkında eser veren müslüman bilim adamı.
Ali Bin Rıdvan : ( ? - 1067 ) Batıya tedavi metodlarını öğreten islam alimi.
Ali Kuşçu : ( ? - 1474 ) Ünlü Bir türk astronomi ve matematik bilginidir.
Ammar : ( 11 yüzyıl ) ilk katarak ameliyatını kendine has biçimde yapan müslüman bilim adamı.
Battani : ( 858 - 929 ) Dünyanın en meşhur 20 astrononumdan biri trigonometrinin mucidi, sinus ve kosinüs tabirlerini kullanan ilk bilgin.
Beyruni : ( 973 - 1051 ) Dünyanın döndüğünü ilk bulan bilim adamı ümit burnu, amerika ve japonyanın varlığından bahseden ilk bilim adamı. Beyruni amerika kıtasının varlığını kristof colomb'un Keşfinden 500 sene önce bildirmiştir. Matematik, Jeoloji, Coğrafya, Tıp, Felsefe, Fizik, Astronomi gibi dallarda eserler yazmıştır. Çağın En Büyük Alimidir.
Cabir Bin Eflah : ( 12. yüzyıl ) Ortaçağın büyük matematik ve astronom bilginidir . Çubuklu güneş saatini bulan ilk bilim adamıdır.
Cabir Bin Hayyan : ( 721 - 805 ) Atom bombası fikrinin ilk mucidi ve kimyanın babası sayılır. Maddenin en Küçük parçası atomun parçalana bileciğini bundan 1200 sene önce söylemiştir.
Cahiz : ( 776 - 869 ) Zooloji ilminin öncülerindendir. Hayvan gübresinden amonyak elde etmiştir.
Cezeri : ( 1136 - 1206 ) ilk sistem mühendisi ve ilk sibernetikçi ve elektronikçi Bilgisayarın babası; oysa bilgisayarın babası yanlış olarak ingiliz matematikçisi Charles Babbage olarak bilinir..
Ebu Kamil Şuca : ( ? - 951 ) Avrupaya matematiği öğreten islam bilgini.
Ebu'l Vefa : ( 940 - 998 ) Matematik ve Astronomi bilginidir trigonometriye tanjant, kotanjant, sekant ve kosekantı kazandıran matematik bilginidir.
Ebu Maşer : ( 785 - 886 ) Med-cezir olayını (gel-git) ilk keşfeden bilgindir.
Evliya Çelebi : ( 1611 - 1682 ) Büyük Türk seyyahı ve meşhur seyahatnamenin yazarıdır.
Farabi : ( 870 - 950 ) Ses olayını ilk defa fiziki yönden ele alıp açıklayıp izah getiren ilk bilgindir.
Fatih Sultan Mehmet : ( 1432 - 1481 ) istanbulu feth eden ve Havan topunu icad eden yivli topları döktüren padişahtır fatihin kendi icadı olan ve adı "şahi" olan topların ağırlığı 17 ton ve bakırdan dökülmüş olup 1.5 ton ağırlığındaki mermileri 1 km ileriye atabiliyordu bu topları 100 öküz ve 700 asker ancak çekebiliyordu..
Hazerfen Ahmed Çelebi : ( 17. yüzyıl ) Havada uçan ilk Türk. Planörcülüğün öncüsü.
Huneyn Bin ishak : ( 809 - 873 ) Göz doktorlarına öncülük yapan bilgin.
ibni Baytar : ( 1190 - 1248 ) Ortaçağın en büyük botanikçisi ve eczacısıdır.
ibni Cessar : ( ? - 1009 ) Cüzzam hastalığının sebeb ve tedavilerini 900 sene önce açıklayan müslüman doktor.
ibni Fazıl : ( 739 - 805 ) 12 asır önce ilk kağıt fabrikasını kuran vezir.
ibni Firnas : ( ? - 888 ) Wright kardeşlerden önce 1000 sene önce ilk uçağı yapıp uçmayı gerçekleştiren alim.
ibni Haldun : ( 1332 - 1406 ) Tarihi ilim haline getiren sosyolojiyi kuran mütefekkir. Psikolojiyi tarihe uygulamış, ilk defa tarih felsefesi yapan büyük bir islam tarihçisidir. Sosyolog ve şehircilik uzmanı.
ibni Hatip : ( 1313 - 1374 ) Vebanın bulaşıcı hastalık olduğunu ilmi yoldan açıklayan doktor.
ibni Heysem : ( 965 - 1051 ) Optik ilminin kurucusu büyük fizikçi. islam dünyasının en büyük fizikçisi, batılı bilginlerin öncüsü, göz ve görme sistemlerine açıklık kazandıran alim. Galile teleskopunun arkasındaki isim.
ibni Macit : ( 15. yüzyıl ) Ünlü bir denizci ve coğrafyacı. Vasco da Gama onun bilgilerinden ve rehberliğinden istifade ederek hindistana ulaştı.
ibni Sina : ( 980 - 1037 ) Doktorların sultanı. Eserleri Avrupa üniversitelerinde 600 sene temel kitap olarak okutulan dahi doktor. Hastalık yayan küçük organizmalar, civa ile tedavi, pastör' e ışık tutması, ilaç bilim ustası, dış belirtilere dayanarak teşhis koyma, botanik ve zooloji ile ilgilendi, Fizikle ilgilendi, jeoloji ilminin babası.
ibni Yunus : ( ? - 1009 ) Galile'den önce sarkacı bulan astronom.
ibnünnefis : ( 1210 - 1288 ) Küçük kan dolaşımını bulan ünlü islam alimi.
Kadızade Rumi : ( 1337 - 1430 ) Çağını aşan büyük bir matematikçi ve astronomi bilgini. Osmanlının ve Türklerin ilk astronomudur.
Kambur Vesim : ( ? - 1761 ) Verem mikrobunu Robert Koch'dan 150 sene önce keşfeden ünlü doktor.
Kemaleddin Farisi : ( ? - 1320 ) ibni Heysem ayarında büyük islam matematikçisi, fizikçi ve astronom.
Kindi : ( 803 - 872 ) ibni Heysem'e kadar optikle ilgili eserleri kaynak olan bilgin. Fizik, felsefe ve matematik alanında yaptığı hizmetleri ile tanınmıştır.
Kurşunoğlu Behram : ( 1922 - ? ) Genelleştirilmiş izafiyet teorisini ortaya atan beyin güçlerimizden. Halen Prof. Behram Kurşunoğlu Amerika da florida üniversitesinde teorik fizik merkezinde başkanlık yapmaktadır.
Mes'ûdi : ( ? - 956 ) Kıymeti ancak 18. 19. Yüzyıllarda anlaşılan büyük tarihçi ve coğrafyacı. Mesudi günümüzden 1000 sene önce depremlerin oluş sebebini açıklamıştır. Mesûdinin eserlerinden yel değirmenlerinin de müslümanların icadı olduğu anlaşılmıştır.
Mimar Sinan : ( 1489 - 1588 ) Seviyesine bugün dahi ulaşılamayan dahi mimar. Mimar Sinan tam manası ile bir sanat dahisidir.
Ömer Hayyam : ( ? - 1123 ) Cebirdeki binom formülünü bulan bilgin. Newton veya binom formülünün keşfi Ömer Hayyama aittir.
Piri Reis : ( 1465 - 1554 ) 400 sene önce bu günküne çok yakın dünya haritasını çizen büyük coğrafyacı. Amerika kıtasının varlığını Kristof Kolomb 'dan önce bilen ünlü denizci.
Razi : ( 864 - 925 ) Keşifleri ile ün salan asırlar boyunca Avrupa'ya ders veren kimyager doktor ünlü klinikçi. Devrinin En büyük bilgini ibni Sina ile aynı ayarda bir bilgin.
Sabit Bin Kurra : ( ? - 901 ) Newton' dan çok önce diferansiyel hesabını keşfeden bilgin. Dünyanın çapını doğru olarak hesaplayan ilk islam bilgini. Matemetik ve astronomi alimi.
Uluğ Bey : ( 1394 -1449 ) Çağının en büyük astronomu ve trigonometride yeni çığır açan ünlü bir alim ve hükümdar.
Zehravi : ( 936 -1013 ) 1000 sene önce ilk çağdaş ameliyatı yapan böbrek taşlarının nasıl çıkarılacağını ve ilk böbrek ameliyatını gerçekleştiren bilim adamı..
Abdüsselam : ( 1926 - ?) Pakistanlı Fizik Bilgini ilk nobel ödülü alan müslüman bilim adamı.
Akşemseddin : ( 1389 - 1459 ) Pasteur önce Mikrobu bulan ilk bilim adamı. istanbulun fethinin manevi babasıdır. Fatih sultan Mehmet' in Hocasıdır
fazı say ı insanlar nasıl anlasın ki.o okadar arebesk yorumcularına demedğini bırakmasın onları aşşalasın ve bu kimse anlamasın .onun yaptığı sanatı işini eleştiren yok.
grup olalım grup
ben hudut sen haydut
gizli gizli gelme
her derde deva şifasın şifa
çok çektim cefa
vitamini havuz
ben küfte sen tuz
aahh buz gibiyim buz buz
ohhhh muz gibiyim muz muz
çikita muz
çikta muz
çikta çikta çikta
çik çik çik çikita
çikita muz
fidanı muz sensiz kalbim buz buz
hiçbirşey isteme benden
ahhh yoksa bu aşk tuz buz
ohhh yoksa bu aşk göz göz dudak dudak ten ten
daha fazla diretme
üstüme fazla gelme
inan ilacın benim
ahh ok gibiyim ok ok ohh yok gibiyim yok yok
çikita muz çikta çikta çikta çik çik çiki ta çikita muz.
Annenle vakit geçirmeyi çok seviyorum: Bazen bir kadının gönlünü kazanmanın en büyük anahtarı, ailesidir.
Mesaiye Kalıcam.Çok çalışıyorum !
Dişi sineğe bile bakmam: Sevgilisi kırmak istemeyen erkeklerin kullanmaktan, kadınların ise duymaktan bıkmadığı bir yalan...
Yemeklerini çok beğeniyorum: Yumurtayı bile yemek kitabına bakmadan yapamıyor mu! En azından çaba gösteriyor. Bu yalan kesin işe yarıyor.
Bana Jennifer Lopez'i hatırlatıyorsun: Bir başka büyük yalan. Fakat bu sözleri duyan kadınların özgüven kazandığı da bir gerçek.
Daha sonra konuşuruz: istikametini beğenmediği bir sohbetin yönünü değiştirmek isteyen erkeklerin sihirli cümlesi.
Oryantal izlemekten hoşlanmıyorum: Yapmayın, oryantal izlemekten hoşlanmayan erkek var mı?
Hiç şişman görünmüyorsun: Kadınların en sık sorduğu soru; 'Bu kıyafet beni şişman mı gösterdi?' Bu yalan da, verilecek en güzel cevabı oluşturuyor.
Dünyaya gözümü seninle açtım, senden başka kıza bakmıyorum; Bakacağı zamanda bahanesi aşkım şu kızın saçları aynı senin saçlarına benziyor Bakacak ya bizim çapkın yer yapıyor
Erkek ve kIz bir vesileyle tanIsIr...
birbirinden hoslanIrlar...
hos-bes sohbet derken telefonlar alInIr verilir...
vakit çabuk geçer...
erkek kIzI evine bIrakIr ya da bir sekilde ayrIlInIr...
erkek evine dönerken "tüh kaçIrdIk karIyI götüremedik" diye düsünür...
kIz evde "ay ne tatlI çocuk ama hemen vermediim iyi oldu" der kendi
kendine...
***** ***** uyurlar...
2. Safha: Ikinci bulusma (iliskideki en uzun ve en berbat gün)
Erkek bi sekilde kIzI arar...
arama nedeni olarak saçma sapan seyler uydurabilir ya da direkt mevzuya
girebilir...
bir yerde bulusmak üzere sözlesilir...
erkek "bugün kesin götürürm lan" diye düsünerekten bulusmadan önce dus
alIr...
neyse bulusur bunlar sakin bi yerde...
bi önceki bulusmadan artan mevzularI sorarlar birbirlerine...
isti, güçtü, okuldu, aileydi, arkadastI, filmdi, müzikti derken dialog
bir
yerde tIkanIr...
berbat bir sessizlik yasanIr bir süre...
erkek sürekli "ulan ilginç bisi demeliyim" diye düsündügü için zIrvalar
da
zIrvalar...
kIz tiskinir bir nebze ama belli etmemeye çalIsIr... (kIzIn zeka
düzeyine
göre de degisir bu)
erkek tedbili mekanda ferahlIk vardIr diye alköllü bir yere gitmeyi
teklif
eder kIza...
çalgIlI gümbürtülü bir yer seçilir bu sefer...
diger ortak arkadaslar da çagrIlIr ortama...
erkek hala kIza bi kaç bira içirip yataga atmayI düsünmektedir...
içilir de içilir...
içilir de içilir...
oynanIr zIplanIr...
hemen isi maymunluga vurmak istemeyen erkekler, agIrabi takIlIr, sadece
isaret parmagI aracIlIgIyla dans figürleri yapar...
ilerleyen saatlerde kIzla erkek yakInlasIr...
ele ele tutusulur, öpüsülür...
erkek "aha bu gece götürücem galba" diye düsünür
mekandan çIkIlIr...
erkek -yalnIz yasIyosa- bu kez kendi evine gitmeyi teklif eder...
yok eger evi yoksa bi arkadasa gitmeyi teklif eder
kIz kem küm eder...
istiyomus da gelemezmis gibi yapar...
son ana kadar belirsizlik sürer...
kIz son anda eve gitmek zorunda oldugunu söyler...
moral durumuna göre arabada alla ne verdiyse yiyisilir...
erkek kIzI eve bIrakIr...
erkek kisi ereksiyon haldeki konvansiyonel baslIklI füzesiyle kendi
evine
gider...
yatmadan bi otsbir patlatIr...
"ulan bu gece de skemedik mIna koyim" diye düsünürken sIzar kalIr...
kIz ise o sIrada "oh! yine vermedim, kolay mI öyle iki günde" diye
düsünmektedir...
3. Safha: Üçüncü bulusma girisimi
Erkek kisi ilk iki basarIsIz girisimden morali bozuk ayrIldIgI için
kIzI
birkaç gün aramaz...
ikinci bulusmadan sonraki bir hafta içinde bir sekilde yine
görüsülür...
bu sefer daha çok kIzIn inisiyatifinde gelisir bu olay...
üçüncü bulusmada sinema, tiyatro, konser gibi aktiviteler seçilir...
efendi efendi gidilir, katIlInIr, izlenir
lakin erkegin aklInda hala "skecem lan, skecem mIna koyim" gibi
düsünceler
geçmektedir...
sIrf bu yüzden bir iliskinin temellerinin atIlmIs oldugunun farkIna
varamaz...
kIz "acaba kaçIncI bulusmamIzda bana evlenme teklif eder" sorusuna
yogunlasmIstIr...
neyse kIzlan erkek ele ele izlerler filmi konseri falan...
geç olmustur artIk eve gidilmesi gerekmektedir...
erkek ilk iki basarIsIz girisimi hatIrlayarak bu kez bi bok teklif
etmez...
kIz durumdan kIllanIr...
arabadaki yiyisme seansInda bu kez el maharetini falan gösterir..
bir iki sIvazlar felan...
erkek hedefe dogru emin adImlarla gittigini sanIr...
umutlarI yeniden yeserir...
fakat gecenin sonunda yine kIzla erkek farklI evlerde uyumaktadIrlar...
erkek yatmadan önce bi otsbir patlatIr...
kasIklarIn agrIsI diner...
"ulan en azInda eline verdim" diye düsünürken, sIzar...
o sIrada makyajInI temizlemekte olan kIz "acaba çok mu abartIyorum.
kaçIp
gitmesin" diye hayIflanmaktadIr...
4.Safha: Tehlike sinyalleri
Bu sefer daha erken bulusulur...
kIzla erkek bi kafede oturur...
kIz "ay bugün söyle oldu, böyle oldu" diye kafa skerken, erkek hala
mala
vuramadIgInI düsünür ve inceden çevre masalardaki kIzlarI keser...
bir anda kIzIn en yakIn arkadaslarI peydah olur...
isin boku iste bu asamada çIkmaya baslar...
erkek sIkIlIr da sIkIlIr...
bi bahane uydurarak ortamdan uzar...
erkek abazan arkadaslarIyla bulusur içer...
kIz ise o sIrada yeni erkek arkadasInIn ne kadar "bisi" oldugunu
anlatmaktadIr...
erkek ise yeni bir kIz arkadasI oldugunun farkInda bile degildir...
en yakIn arkadaslarI kIza hemen vermemesi için telkinde bulunur...
abazan arkadaslarI erkekle kIzI hala yataga atamadIgI için dalga
geçer...
erkekle kIz ayrI ayrI evlerine giderler...
erkek çok içtigi için yatmadan önce kusar...
daha sonra kendini zor yataga atan erkegin agzIndan süzülen "mIna
koyimm..." nidasIyla sIzmasI bir olur...
kIz ise o sIrada bi sonraki bulusmada ne giyecegini düsünmektedir...
5. Safha: Rutine bindim gidiyorum
KIz erkegi sabahIn kör vaktinde telefonla arayarak uyandIrIr..
geceden kalma erkek küfrederek telefonu açar...
kIz o gün bulusmak görüsmek ister...
durumdan iyiden iyiye sIkIlmakta olan erkek bulusmamak için çesitli
bahaneler uydurur...
kIz "ama sen beni sevvmiyosuuunnn" gibi cümleler kurarak erkegin algI
düzeyinin üzerine çIkar...
erkek ske-ske bulusmayI kabul eder...
biyerde bulusulur...
artIk bulusulan yerin niteligi önemli degildir zaten...
kIz görüsmedikleri 10-12 saat içinde (ki bunun büyük bölümünu uyuyarak
geçirmistir) basIndan geçen sayIsIz ilginç (!) olayI anlatIr da
anlatIr...
erkek "he, ölle, evet, bak sen" gibi kIsa ve net cümleler kurmayI
tercih
eder...
arada bir sasIrmIs gibi yapar...
kIz cosar da cosar...
erkek artIk kIzI yataga atma hedefinden çok uzaktIr...
sadece ne oldugunu anlamaya çalIsIr...
neyse kIz geyige sardIkça sarar..
geç olur kIz eve bIrakIlIr..
erkek eve gider...
yatmadan önce ulan otsbir çeksem mi diye düsünür...
vazgeçer, yatar uyur...
kIz o sIrada annesine ne kadar tatlI bir erkek arkadasI oldugunu
anlatmaktadIr...
6. Safha: I'm gonna kill bill
Bu safha erkek için en ölümcül safhadIr...
çünkü 5. safhadaki hersey agIrlasarak tekrar eder...
7.Safha: Kötünün kötüsü vardIr
Evet, kötünün de kötüsü vardIr...
zira artIk erkek de bir kIz arkadasI oldugu fikrini benimsemistir..
kIzI götürmek mi?
ne alakasI var canIm...
insan sevdigini götürürmü?!!!
Bir kadın başka daha ne isteyebilir ki?
Hem duygusal olsun, hem sahiplensin. Zengin olsun ama paraya değer vermesin. Güçlü olsun ama gücüne hâkim olsun. Çok âşık olsun ama aşkının altında ezilmesin. Bakımlı olsun ama asla feminen olmasın. işte modern maço.
Profesyonel futbol kariyerine başladığı kulüp olan Sakaryaspor'da 3 sezon forma giymiştir.
Ardından Bursaspor'a transfer olmuştur.
A Milli Takım'a ilk defa bu kulüp çatısı altında seçilen Hakan Şükür 1992'de Galatasaray'a transfer olmuştur.
1995'te kısa bir süre formasını giydiği italya Seri A (Lega Calcio) takımlarından Torino'ya transfer olmuş ve tekrar Türkiye'ye dönmüştür.
8 yıl Galatasaray takımı için forma giymiş ve ardından,
2000 yılından itibaren yine Seri A'da birer yıl, önce Internazionale sonra Parma takımları için mücadele etmiştir.
Yurt dışı deneyiminde son olarak kısa bir süre için Blackburn Rovers formasını giymiş,
Jübilesini Galatasaray forması altında yapmıştır.
Türkiye Ligi tarihinde 249 golle en çok gol atan futbolcu olan Hakan Şükür, lig tarihindeki ilk golünü 1988-1989 sezonunda Eskişehirspor'a, 100. golünü 1996-1997 sezonunda Altay'a, 200. golünü 2003-2004 sezonunda Samsunspor'a, son golünü ise 2007-2008 sezonunda Hacettepe (Gençlerbirliği Oftaşspor)'a atmıştır. 3 kez gol kralı olan Hakan Şükür, 3 kez de asist kralı olmuştur. Türkiye Ligi tarihinde 8 şampiyonluk yaşayan Hakan Şükür, Bülent Korkmaz ve Suat Kaya ile birlikte en fazla şampiyonluk yaşayan futbolcu olmuştur. Hakan Şükür profesyonel kariyerinde sadece bir kez kırmızı kart görmüştür. Ona bu kartı 26 Mart 2004 tarihindeki Samsunspor maçında Bülent Uzun göstermiştir.