Nazım nerde, ne zaman "beni Stalin yarattı" demiş çok merak ediyorum. Ayrıca nazım'ın sovyetler'e ilk iltica ettiğinde sovyet yazarlar birliğinde yaptığı konuşmayı okumanızı tavsiye ederim, rus köpeği dediginiz adam sovyetler'e adım atar atmaz eleştirmeye başlıyor, rejime tehdit olarak algılandığı için uzun yıllar pasaport dahi verilmiyor. "Ivan Ivanovic var mıydı yok muydu?" Oyununda sovyet bürokrasisini ve Stalin'i eleştirdiği için oyun Sovyetler'de yasaklaniyor, bu olaydan sonra nazım sovyet rejimiyle iyi geçinmeye çalışmış. Stalin öldüğünde ise radyolara çıkmamıştır, yazarlar birliğinin baskısıyla Stalin için bir şiir yazmıştır sadece ki şiiri okursan gayet plastik, zorlama yazıldığını görürsün. Nitekim ben nazım için kültürel açıdan milliyetçidir dedim. Tamamen siyasal ve toplumsal eleştiri barındıran bir şiirle bunu çürütmeye çalışmak abesle iştigal. Bu da nazım'dan gelsin.
Akrep gibisin kardeşim,
korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.
Serçe gibisin kardeşim,
serçenin telaşı içindesin.
Midye gibisin kardeşim,
midye gibi kapalı, rahat.
Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim.
Bir değil,
beş değil,
yüz milyonlarlasın maalesef.
Koyun gibisin kardeşim,
gocuklu celep kaldırınca sopasını
sürüye katılıverirsin hemen
ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.
Dünyanın en tuhaf mahlukusun yani,
hani şu derya içre olup
deryayı bilmiyen balıktan da tuhaf.
Ve bu dünyada, bu zulüm
senin sayende.
Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
kabahat senin,
— demeğe de dilim varmıyor ama —
kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!
Nazım'ın kültürel olarak ne kadar milliyetçi olduğunu, sovyetler'in Azerbaycan'daki asimile politikasına nasıl karşı çıktığını, Balkanlar'da ki Türkler'e nasıl akillik ettiğini bilmeden onu kürtçü, ermenici diye tanımlama gafletine düşmüş bir yazarın karşılaştırmasıdır.
-alt tabakanın hepsinin istisnasız mal olması
-sadece sosyal statü edinmek için ülkücü olmaları
-üst tabakanın güç elde edip kaçakçılık, uyuşturucu ticareti gibi faaliyetleri daha rahat yurutebilmeleri
Yazmamaktan ziyade yazabilecek bilgi birikimine sahip olmamakla ilgili bir durumdur. Zira ekşi bu çöplüğe benzemez, tek saçma entry de "let the linç begin".
Ara ara girip sözlüğe sol framede milyonların gereksiziyle ilgili bir başlık var mı diye bakıyorum, varsa hemen kapatıyorum sözlüğü. Yeter artık zalımın kızı bir siktir git artık.
Bir yazarın bir şiirinden aldığı nicki görüp ölümünü hatırladığım, fularıyla Beyoğlu sokaklarını arşınlayan değilde, mutfakta bulaşık yıkayan evimizin kızı şairdir benim için. Ne güzel kadındı be!
Atam atam sen kalkta ben yatam gibi saçma salak beyanlar yüzünden bazen bende nefret ediyorum atatürkten. Senelerdir bu adamın devlet yönetiminde uyguladığı politikaları inceleyip feyz alacağımız yerde ilahi bir boyuta taşıyorsunuz, yapmayın. Yobazın dindarı neysede, atatürkçüsü hiç çekilmiyor.
Ahmet Kaya şarkılarını ahmet kaya soundunda söylemeyip yediren yegâne insandır. Tarafımdan çok sevilmektedir. Karşılıklı oturup iki lafın belini kırsak pek güzel olur.
Gerçek islam 1000 sene önce yahudiler tarafından öldürülüp yerine bilimum kohen getirilmiştir.
Yahu ne zaman farkına varacaksınız bilmiyorum ama ne islam diye bir din, ne din diye gönderilen bir öğreti, ne de o öğretiyi gönderen bir tanrı var. iktidar ve güç aracı olarak kullanılan insan üretimi bir eserin peşinden hala inatla gidip hem kendinizin hem bizim hayatımızı zehir ediyorsunuz. Yeter artık yeter.
Teistlere nazaran ahlak ve vicdan sahibi olmaları. Din insanları kötü birer birey yapıyor bu bir gerçek. Bu argümana dahil edemeyeceğim tek inanış budizmdir. Oda zaten din değil bir felsefedir. Keşke herkes ateist olsa, bakın dünya ne kadar güzel bir yer olur.
Tuhaf olanın bilgi içerikli entry girmeyen yazar olması gerekirken tam tersi olan bir mecrada fikir beyan eden yazardır.
(bkz: sözlük neydi, sözlük emekti)