bu adam ntvspor'dan milyarlar alıyor.
kazakistan maçı öncesi program yapıyor.
milyonlarca insan izliyor, maç hakkındaki yorumunu merak ediyor
ve rıdvan diyor ki;
"kazakistan deplasmanda nasıl oynuyor hiç izlemedim, bilmiyorum
devre arasından sonra anlarız, burda konuşuruz"
5 hafta boyunca 1.5 saat boş zamanı yoksa demek ki, yazık
yabancı takımlarla ilgili bilgisi ise;
türk takımlarının şampiyonlar ligi maçları hakkında yorum yaparken falan görüyoruz mesela
-ne o sol açıkları, bi çocuk var ya aldılar çok pahalı?
+bale
-heh o tehlikeli gibi
-neydi adı o sağ bekleri, onu izledim bikez baya iyi?
-dani alves
seviyesinde.
fenerbahçe dışında diğer türk takımlarının maçları hakkındaki teknik-taktik yorumlarına saygım çok
ama insan işine biraz saygı duyar.
bir ülkede böyle adamların takipçisi, seveni, müridi, destekçisi, kendine idol alanı, sempatizanı, öğrencisi, dinleyeni ne kadar çoksa o ülkeden o kadar bi sikim olmaz.
2015 yılında artık toplanmasını beklediğim vergi. nereye sıçacaklar abimizin isyanından ilham alarak önce geçici olarak alınmaya başlanacak vergi, 2-3 yıl sonra deprem vergisi gibi bir kanun çıkartılarak kalıcı hale getirilebilir.
zira bu kadar çok koyunun olduğu memlekette en temizi, vergiyle zenginleşmek. nereye harcandığını kim takar? van depreminde, yıllardır toplanan vergiden kuruş kalmadığı ortaya çıktı, kim salladı ki?
deprem vergisini hatırlayalım. özel iletişim vergisi adı altında çıktı 99 depreminden sonra, 2-3 sene sonra kalıcı hale geldi.
yıllık toplanan deprem vergilerine(!) bakalım;
2014 yılında da toplanması tahmin edilen miktar yaklaşık 90 milyar tl
yani totalde 627 MiLYAR TL
milletten bu paraları sömür sömür sömürdükten sonra ak-saray da yapar adam, "ak-klozet" de hatta altın klozet yapar, ona sıçar.
akp'nin geldiğinden beri yaptığı en büyük yatırım, "asrın yatırımı" 8 milyarlık marmaray bile şu rakamların yanında ne kadar komik kalıyor.
he ben demiyorum ki vergi toplanmasın, toplansın ancak;
- ne için toplanıyorsa ona harcansın
- adam gibi toplansın, makarnaya bilmemneye konup da pırlantadaki kaldırılmasın
- adil bir şekilde toplansın, zengin adamdan da fakirden de aldığın kdv-ötv aynı olmasın
- bir de milletin parasıyla millete caka satılmasın
yıllardır savunurum, müzik kulaklıkla özellikle de bunlarla dinlenir. sennheiser olanından önceden dinlediğinizi sandığınız şarkıları bir daha dinleyin derim. hiç duymadığınız şeyler duyacağınızın garantisi verebilirim.
Norveçli dj, müthiş müzik yapar. jezebel, touching me, if you only knew, my first mistake, remember me, a long time, jamelia, monday, i get lifted, bella, retrograde gibi şaheserler tekrar tekrar dinlenmeye doyulmaz....kimisi kendinindir, kimisi edit ama hepsi enfesdir..
bence çok orijinal bir tarzı vardır ancak kendi tanımı şu şekildedir: "Im a 25 year old guy who makes housemusic and downtempo and other kinds of music...." (gerçi o 25 yaş bikaç senedir duruyor, minimum 27dir şimdi)
yazdan önce Türkiye'ye gelip, hem Antalya'da hem istanbul'da performans sergilemiştir. Propaganda'yı pek dolduramamıştı, o yüzden bir bakıma sevindirmişti..bu entryi yazmakta bile tereddütlüydüm..tr'de hiç popüler olmasın lütfen*, hep böyle kalsın bi biz bilelim, biz dinleyelim özel olsun..hele jamiroquai gibi saçma bir video sayesinde hiç bilinmesin.
geçen internetten bir film izleyeyim dedim. açtım google amcayı yazdım filmin adını, bir sürü şey çıktı;
filmifullizle fullfilmhdizle..yok altyazılıizle-fullhdizle-1080pizle-720pizle-dublajlıizle-hemenizle-öyleizle-böyleizle-yokizleme-filmgirsingötüne hatta filgirsingötüne falan filan..
sonra instagrama bakıyorsun.. kedi resmi koymuş mesela teki, yazmış 88 tane hashtag;
cat-kedi-kitten-gatto(işte seksen dilde kedi falan)cute-pretty-true-friends-love-endless-friendship bok püsür
sanki gerizekalıya veya bilale bir şey anlatıyormuş gibi geliyor bana..gerçek dünyada da böyle olduğunu düşünsene..markete gidiyorsun manav bölümüne mesela..
salatalık var, her tarafı kartonla dolmuş..üstlerinde yazıyor;
salatalık-hıyar-çengelköy-sebze-yeşillik-cacık-organik-turşu-kalori-sağlıklıyaşam-istediğinkadarye
veya gece nöbetçi eczane arıyorsun, sokağın kenarına bir sürü tabela asmış dükkanın teki;
ilaç-hasta-doktor-acil-tedavi-basur-tablet-ilaçal-hemenal-altyazılıal-fitil-fullfitilsok-hemensok
tuhaf olur yani, henüz olmadı ama ilerde olabilir bunlar hep..
yağ oranınızı öyle %5'lere 8'lere falan düşürmeniz gerekir gibi kat-i bişey yoktur. %15'le de gözükebilir*.
hatta yağ oranınız öyle yüksekse, göbeğiniz varsa yağ tabakasından dolayı biraz daha fazla adonis'iniz var gibi gözükebilir.
senaryoda minik klişeler ve saçmalıkları olsa da oyunculukları ve dövüş sahneleriyle saran dövüş filmi. 2 saatten fazla sürüyor ama seyirciyi sıkmıyor, özellikle ikinci yarısı su gibi akıyor.
mavi tik uygulamasından sonra da anlayabildiğimiz gibi Mark Zuckerberg çiftlere diyor ki; "aranızda hala ayrılmasını bilmeyen hayvanlar var!"
bu devirde sosyal medya ve whatsapp(veya benzeri uyg.) kullanıp da ilişkisini sağlıklı sürdürebilene saygı duyuyorum valla.
hep böyle ingiliz veya amerikan filmlerinde falan görürüz ya müstakil evler, aha işte tam o tipte evler nasıl yapılıyorun cevabı...bizde de varmış meğersem böyle uygulamalar yapan firmalar..şu mesela
pek de takip edilesi olan bir yazar değil. baktım eski entrylerine de; bildiğin malmış, ergenmiş. o karmayı hiç haketmiyor, hakkaten..ben söylüyorum yahu..6-7 senede çok değişiyor demek ki insan, haliyle...
(#69514) nolu entry'min silinme sebebinin mantıklı bir açıklamasını beklediğim moderasyon. ya ben salağım, ya sözlükte çok şeyler değişti haberim yok, ya da başkaları salak.
-
başlık: kavuk
entry : idrar torbası
silinme sebebi: ilk entry tanım şeklinde olmalıdır. kendisinden önce tanım olmayan entryler silinir.
-
yaklaşık 2 sene önce, ahmet kaya'nın vallahi apo yu özledik videosunun linkini verdiğim entry "götümüze girebilir" sebebiyle silindiğinde benim gözümde bitmiş sözlük.