acil olarak şemdinli'ye gönderilmesi gereken ordudur. sadece uludağ sözlük klavyelilerinden oluşacak ordu sayesinde pkk'yla artık klavye başından değil de, sıcak temas sağlanarak mücadele verilecektir. gazamız mübarek olsun arkadaşlar!
türkiye'de çok vardır böyle insanlardan. ulan, pkk ebemizi sikmiş, onlarca insan ölmüş orada, adamların aklı fikri futbolda. yok fenerbahçe şike yapmış da, yok sabri formasını ters giymiş... bunları üst üste koyup sikeceksin!
milyonlarca türkün en kısa zamanda gerçekleştireceği eylem. kimse rahat değil, herkes tedirgin.
önceki entry'lerimden birinde de belirttiğim gibi, aynen şöyle düşünüyorum bu konuda:
özellikle bu akşamki gaziantep karşıyaka karakol saldırısı göstermiştir ki, pkk ebemizi sikmeye yemin etmiştir. adamlar gelip evimizde sikecek bizi, biz hala bordo klavyecilik derdindeyiz. lan olm zaten kürdistan pratikte bu adamların elinde, teorikte de verelim de kurtulalaım. gözüme uyku girmez oldu lan! ülkeyi terk edeceğim şerefsizim!
son terör olaylarından sonra endişeleri gittikçe artan türktür.
bu akşamki gaziantep karşıyaka karakol saldırısı göstermiştir ki, pkk ebemizi sikmeye yemin etmiştir. adamlar gelip evimizde sikecek bizi, biz hala bordo klavyecilik derdindeyiz. lan olm zaten kürdistan pratikte bu adamların elinde, teorikte de verelim de kurtulalaım. gözüme uyku girmez oldu lan! ülkeyi terk edeceğim şerefsizim!
içinde birazcık da olsa insanlık duygusu barından bireyler tarafından kınanan eylem. ateşe ateşle, kana kanla cevap verelim. evet! çok hoş, çok güzel, çok sevecen insanlarız biz!
formatı yalamış yutmuş bazı yazarlara, format öğretmeye çalışan bir garip insan. formattan bahsediyor, başlık içindeki entryleri referans alarak entry giriyor. "bakalım sen mi daha çok format biliyorsun, yoksa ben mi?" diye sormazlar mı adama? sorarlar bence.
oldukça ilginç bir durum. şu sol üstte bi' uludağ sözlük anteti var gördünüz mü? haa işte, tıklayın oraya bakalım ne oluyor? yeni bir sayfa akmaya başlıyor değil mi? evet dediğinizi duyar gibiyim. işte orada sözlük formatını düşünen kişinin ssg olduğu yazıyor. şimdi ben bunları niye anlatıyorum ya da nasıl anlatıyorum? manyak mıyım lan ben! konuyu neden dağıtıyorum ki! mevzumuz belli sonuçta. geçelim gelişme bölümüne şimdi de, göze hoş gelsin yazdığım şeyler.
evet efendim, gelişme bölümündeyim şu an. bir başlık açtım bugün, odaya girdiğimde salih memecanlarını sıvazlıyordu şeklinde. amacım, sözlük kuralları dahilinde keyifli vakit geçirmekti. tanım entry'sini de şöyle seçtim:
edit: salih abi'den böyle bir şey beklemezdik. allah canını almasın salih abi!"
neyse efendim, daha sonra hiç aklımda olmayan şeyler olmaya başladı ve belirli bir kitle, gayet kurallar ve format dahilinde, çeşitli çağrışımlarla entry girmeye başladılar başlığa. benim buradaki "format dahilinde" şeklinde bir kalıp kullanmamım tek sebebi, sözlük formatını düşünen kişinin ssg olmasından kaynaklanıyor ve ekşi sözlük formatına uygun şekilde ilerliyordu her şey. tabii, biz uludağ sözlük'ün nasıl bir yer olduğunu gayet iyi biliyorduk, koministimam mesaj attı bana "başlığı değiştirelim, yoksa silerler" dedi. başlığı değişirmek için hamle yaptım, onayladım; ama başlık değişmedi. akabinde yaptığım müdahalelerde de "sadece türkçe karakter ekleyebilirsiniz" gibi bir uyarı çıktı karşıma. değiştiremedim başlığı.
zaman içerisinde, biz geyiği bitirdik. herkes köşesine çekildi. benim silik kutum hafif hafif dolmaya başladı. tek tek siliyorlar entry'leri, sonra bi' ara denize girdim çıktım, bi' geldim başlığı silmişler tamamen. kafamdan aşağı kaynar sular döküldü. ulan bu sözlüğün formatı ekşi sözlük ve ssg referans alınarak hazırlanmadı mı? madem öyle bir şey yok, sözlüğün antetine tıklayınca akan şeyler ne? sözlük formatı yazmışsın, altına çizgi çekmişsin, düşünen yazmışsın iki nokta koymuşsun yanına ssg yazmışsın. eee madem düşünen ssg, ekşi sözlük'teki sandra blokları başlığındaki 500 tane entry neden silinmiyor da uludağ sözlük'teki odaya girdiğimde salih memecanlarını sıvazlıyordu başlığı yarım saat içinde siliniyor.
oturup bunu düşünün canlarım, o güzel beyninizi kullanın ve düşünün sadece.
koministimam da çaylak olmuş bu arada kendisine allah'tan rahm... pardon, geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
--spoiler--
bir erotik hikayenin girizgahını oluşturabilecek seksi cümle.
edit: salih abi'den böyle bir şey beklemezdik. allah canını almasın salih abi!
--spoiler--
yukarıdaki şekildeydi entry.
ne yapsam, ne yazsam bilemedim. zamanında ekşi sözlük'te yer alan sandra blokları başlığındaki sinerjiyi yaşamak istemiştim tekrar. mekan farklıydı sadece. nereden bilebilirdim kafaların da farklı olduğunu.
- son günlerde başlayan örgüt yandaşlarının eylemleri hala devam ediyor.
bunca olan bitenden sonra, hiç kimse terör sorununun mutlaka bitirileceğini savunmasın. adamlar verebilecekleri göz dağını da verdiler. her yerde gözümüz var da dediler...
kürdistan'ı vereceksin bu adamlara, kafamız rahat olacak. başka yolu yok arkadaş bu işin.
oldukça muzip bi' eylem. düşünsenize, justin bieber'a "şeker topladın mı lan piç?!" dediğinizi. ne cevap verebilir ki ha, ne cevap verebilir?! türkçe mi biliyor lan herif! susar sadece, duymazlıktan gelir, gülümser...
ünversiteye yeni başlayacak olan binlerce genci heyecanlandıran karşılaştırma. ben, boğaziçi'ni seçtim; ama kafamda da soru işaretleri yok değil hani. odtü'nün kızları daha güzel olabilir mi acaba? bi' de hangileri daha çok gelip teklif ediyor? neyse efendim, işte böyle oldukça fazla sayıda soruya gebedir.
kampüsleri şenlendirecek, fakültelerin genç ve yakışıklı erkeklerle dolmasını sağlayacak, kızları heyecanlandıracak bir haberdir efendim. evet, bu sene itibariyle boğaziçi ünversitesi endüstri mühendisliği'ne yerleşmiş bulunmaktayım. ilkokula bir yıl erken başlamamdan ötürü, kampüsümdeki birçok kızı gençlik ateşimle cayır cayır yakacağımdan da zerre şüphem yok. bekle beni boğaziçi!
açtığı saçma sapan başlıklar ilgi görmeyince, tekrar tekrar canlandırıyor. ne güzel lan! aç başlığı, 3-5 entry al. başlık ölsün, tekrar entry gir başlığa. zaman geçsin, son girdiğin entry'i sil... vay bubanın kemüğüne senin! bu hallere de mi düştün lan sen?!
%99.98'i müslüman olan bir ülkedeki, %0.02'lik bi' atayis topluluğun ortaya atmış olduğu ilginç iddia. güya bu atayislerin psikolojisi bozuluyormuş da, depresyona filan giriyorlarmış ezan sesi yüzünden. lan olm, ezan okunurken birbirinizin memelerini sıvazlayan siz, çekinmeden fuhuş yapan siz, uyuşturucu ve alkollü içkiler tüketen de siz... ezan mı oldu lan şimdi bunca pisliğin sebebi? beğenmiyorsan çekip gidersin amerika birleşik devletleri'ne. gerçi, sen orada da bir şeylere kulp bulursun ya, hadi neyse... size kendi ellerimle salavat getirteceğim iblisler!
yalnız yaşadığım bir dönemde, sık sık ifa ettiğim bir eylemdi bu. hatırlıyorum da, kabakları yıkamaya üşendiğim zaman direkt makineye atıyordum. çok güzel kabak dolması yapardım bi' vakitler.
oldukça düşünceli bir yazar kardeşimizdir kendisi. özel mesaj yoluyla edebileceği her türlü hakareti eder ve akabinde beklemediği bir tepkiyle karşılaşınca tehdit edip koşa koşa uzaklaşır.
oldukça tuhaf bir durumdur. dedemin babası münir özkul'u çok severdi, 1978'de kaybettik kendisini. dedem de münir bey'i çok severdi o'nu da kaybettik 1989'da. sonra babam... babamı da 2006'da kaybettik. ve sıra geldi bana... maalesef bugün 6 aylık ömrümün kaldığını öğrendim. aah aahh ben de rahmetlik olduktan sonra, münir özkul bizim sülaleyi harcamış olacaktır. telef olduk lan resmen! telef ettin bizi mahmut hoca! koskoca 4 nesil geçti dünyadan amk, sen hala yaşıyorsun münir dede!