Düşünüyorum da, sanırım en büyük korkumuz olduğumuz gibi görünmek. Yumuşacık kalbimizin fark edilmesi, naif yönlerimizin keşfedilmesi, cesaretsizliğimizin anlaşılması, korkularımızın paylaşılması sanki zarar göreceğimizin en büyük işareti.
Kabuklarımızın altında kendimizi saklamakta ne kadar da ustayız.
Ve ne kadar güçlü korunuyoruz, kalkanlarımızın ardında.
Hissedilmeden, el değmeden, sevgimizi göstermeden. istiridyeler, deniz minareleri, midyeler, kirpiler ve kaplumbağalar gibi.Sahi koruyor mu bizi bu çatlamamış sert kabuk?
Kimse incitemiyor mu duygularımızı, inançlarımızı, benliğimizi?
Yoksa zarar mı veriyor bu ürkeklik, bu kabuk bize?
ikilemde kalınan hadisedir. Telefonu açmadan önce bere kulak üstüne kadar sıyrılır; fakat komik olduğu için hemen düzeltilir. Ardından telefon açılıp kulak ile telefon arasında bere kalacak şekilde konuşulmaya çalışılır. Ancak karşıdakinin ne dediği anlaşılmaz. Daha sonra içten edinilen bir küfür huzurunda bere çıkarılır ve telefonla konuşulur. Üşümemek için konuşma kısa kesilir...
facebook şirket sözcüsünün yapmış olduğu açıklamadır. Yeni özellikle arkadaş listesinde olmayan kişilere özel mesaj yollamak için 1 dolar ödemek gerektiği açıklandı. Spam uygulamalarının önüne geçeceğini düşündüğün hadisedir.