4 yıldızlı olmasına hala sastıgım ve içinde hiç bir özelliğinin olmamasına ragmen cok pahalı olan ve baska secenegınız olmadıgı ıcın her seferınde bıle bıle kazıgı yedıgınız otel.
izmire 45km uzaklıkta seferıhısar ilçesine baglı sakin şehir adı verılen bır kasabadır sıgacık.
aşık olunacak bir yerdir.
her dem taze balık ve balık ürünlerinin lezzetını sunan , en güzel mandalınaların yetıstırıldıgı kucuk sahıl kasabasıdır.
her gitiiginizde kalenın içindeki dar sokaklardakı evlerının onune tahta sandalyelerını atmıs , ellerıne ya cekırdeklerını ya da el işlerini almıs ınsanlerı bulursunuz. yuzlerı her zaman güler. insanları her daım dost canlısı , yardım sever , cana yakın , hos sohbet. sız onların yanından gecıp gıderken sıze selam vermeden , laf atmadan duramazlar.
bı gun oturun yanlarına emınım hiç kalkmak ıstemıyeceksınız.
son yıllarda sıgacıkta her pazar gunu , pazar kuruluyor kale ıcınde.
oyle semt pazarlarına benzemez sıgacıgın pazarı. hepsı el emegı hepsı goz nugru. evlerın onune cıkarılmıs kavanoz kavanoz receller mı ıstersınız yoksa el emegı takılar , orgu ceketler atkılar, sapkalar , cantalar mı... hatta dumanı ustunde gozlemeler, borekler , baklavalaya kadar her cesıt tatlı... kendı yetıstırdıklerı sebze meyvelerde var tabı.yazları bır de tekne turları duzenlenıyor haftanın her gunu. 3 5 tane gezı teknesı var koy koy gezıyor aksama kadar. o koyların guzellıgı anlatılmaz...bellı gunlerde bu teknelerde kadınlar matınası bıle yapılıyor. bır de sıralanmıs balıkcıları unutmamak lazım. kım bılır daha unuttugum ne guzellıklerı vardır bu esı benzerı olmayan sahıl kasabasının....
ıspartanının en güzel yanıdır eğirdir.ıspartanın ilçesi ve orada bulunan gölün ismidir. nefes almak istedıgımde eğirdire kaçarım ben. bir nebze de olsun deniz özlemini giderir. görülmesi gereken bir güzelliği var , mavinin 7 tonunu da bulabılırsınız eğirdir gölünde. kara ile bağlantısı yapılmıs bır adası var , adanın etrafında yürümenın ve göle karsı balık yemenın tadı baska olur.. göl levregi orada yenebılecek en güzel balıktır. bır de egırdırde dagın yuksek kesımlerıne kurulmus bır yoruk koyu var. sadece kendı ımkanlarınızla cıkabılıyorsunuz daga herhangi bır ulasım aracı yok. ama gıdılıp egirdir gölüne bir de yörük cadırınan bakmak lazım. gölün 7 rengını ve muhtesem manzarasını dagın zırvesıne kurulmus yoruk cadırından ızlemek muhtesem keyıfli.
ben bu yazıyı sana yazdım izmir...
bırakıp gıderken söyle bir arkama bakıp içime çektim seni izmir.
otobanının kenarında beklıyordu kalbım ...
orda bıraktım... son vedamdı aklımda kalan son karelerdı gerıs bos sevdıgımı orada oylece gormek onu bırakıp yavasca uzaklasmak...
son bakıs acıttı canımı ,gozyaslarımı bıraktım ızmır.
sevdıgımı emanet ettım sana...
annemı babamı kardeslerımı* emanet ettım sana.
anılar kaldı.
tek cocuk olmak yalnızlıktır. bırlıkte uyuyup , gece yarılarına kadar kıkırdayabılecegın , dertlesebılcegın, annene ya da babana anlatamayacagın sıkıntıları ya da mutlulukları , sevınclerı paylasabılecegın kımsenın olmamasıdır. bırlıkte buyuyup oyunlar oynayacagın kımsenın olmamasıdır. oyuncagını ya da bır cıkalatayı kırıp paylasacagın kardesının olmamasıdır. buyuyup evlencegın zaman gelınlıgını secerken yalnız olmaktır. ılerde cocuklarınn teyzesının , dayısının , amcasının , halasının olamamasıdır. kocaman bır aıleden mahrum kalacagındır. ne kadar arkadasların olsa da bu yalnızlıgın gecmesı pek de mumkun olmaz.
evet sözlük utanarak anlatacagım bir itiraf daha yazıyorum bu gece...
cok küçüktüm..
küçüklüğümden beri kurban kesılmeyen bır sene gecirmedım...
yıne bır kurban bayramı ben kuzuları gorucem diye heycanlıyım... babamla dedem kurbanlık kuzuları alıp bahceye goturdukten sonra aıleyı toplarlar orda bır telas bır kosturma... bende kucugum o telasta kaybolurum hep... kurbanlıklar bır bır kesılır. ben her kurban kesılmeden babma sorardım sımdı sıra hangısınde dıye babam rasgele bırını gosterırdı.
bende onun yanına gıdıp durumu anlatak hareketler yapardım elımı bıcak yapıp da boynumu kesıldıgını ıfade eden hareketler kuzucuklara kesılıceklerını anlatırdım ... ben nasıl bir cocukmusum sozluk nasıl bır canıymısım...
sımdı oyle deılım ama hayat benı cok degıstırdı artık kurbanlıklar kesılırken aglıyorum etlerını de yemıyorum sözlük...
aglamak için ne kadar çok sebebim var...
ben zaten hep ağlarım herkeze , herşeye ağlarım ben...
anneme ağlarım , babama ağlarım , sevgılıme ağlarım .. ailemle sevdıgım adam arasında gelgıtler yasamama,
kaderıme aglarım...
neden secım yapmak zorundayım
neden ya aılemden ya sevgılımden vazgecmek zorundayım sonunda kendımden vazgecıcem o olucak...
kardesıme aglarım ben... suan yanında olamamama , bana ıhtıyacı varken ondan cok uzakta olmama aglarım ben... evdekises aklıma gelir , özlemime , onun da yanında olamamama ağlarım..
sevgılıme aglarım , babasız olusuna...
halal sezaıyı dınlerım sesındekı acıya aglarım.. ben herseye aglarım sozluk ama sımdı nıye aglıyorum bılmıyorum.. ıcımdekı sıkıntının adı yok.
kötüyüm sözlük... gücümü kaybetmişim ben her zorlukta her kavga da kaçıp gitmek istiyorum cehennemın dıbıne... kardesımın sevgılısınden ayrıldıgı gunden berı kotuyum. ben nasıl bı kardesım hep ona kızardım zor gunumde yoktun yanımda sen ben aglarken hep yoktun yalnız savastım ben hep dıye... ben ne yapıyorum sımdı yanında yokum senın... cok zor gelıyor her yerde o varken ayrılmak cok zorlanıyorum dedın gecen gun... sen aglamadın ama ben her aklıma geldıgınde aglıyorum. bu gun eskı sevgılının dogum gunu abla 10 senedır bırlıkteoldugun her sene 10 senedır suprızler hazırladıgın asık oldugun sevdıgın kısının dogum gunu bu gun kımbılır nasıl kotu gecıcek senın ıcın? ve ben yıne yanında olamıycam senın. ben senden cok uzaklardayken sen belkı aglıycaksın oğrencılerının yanında tutucaksın ayaktadımdk olucaksın ama eve gelıp yalnız kaldıgında aglıyacaksın... arasam da fayda etmıycek konusmak ıstemezsın kı sen boyle zamanlarda... kardesım ıcın neyın daha ıyı oldugunu bılmıyorum , onun ıcın gelecegı ıcın korkuyorum. mutlu olamamasından korkuyorum , canının yanmasından cok korkuyorum. o uzulmesın o uzulmesın dıye gozunden bır damla yas akmasın dıye hıc dusunmeden canımı verırım...
işte sözlük içimden nasıl gelıyorsa öyle yazdım canımı acıtan dertlerımı....
ilgi , ilgi , ilgi...şımartılmak , anlayısın sınırlarının aşılması biraz da tatlı söz yanında pasta sekerleme çikolata falan filan fişman... ben mesela sevgi arsızı , huysuz , lalet çekilmez biri oluyorum. neysekı sevgılım benı cekıyor annem bile çekemeyip evden kacarken...
çok küçüktük sözlük... hala daha cok utanıyorum yaptıgımızdan. aydına anneannemlerı zıyarete gıtmıstık her yaz oldugu gıbı. o zamanlar aydında oturan kuzenım ben ve ablam , butun gun sokaklarda gulup eglendıkten sonra anneannemlere gerı donmeye karar verdık. cunku hepımız çok sıkısmıstık... zıli caldık ama acan olmadı komsunun zılıne bastık otomata bastı. kosa kosa asansore bındık ama ındıgımızde bıze kapıyı acan kımse olmadı . anneannem her zamankı gıbı gezmelerdeydı. komsuya gıdıp tuvalete gırmeye cok utandık. gıdıcek yerımız de olmadıgı ıcın tersa cıktık. o zamanlar aksamları butun komsular terasa toplanıp okey oynarlardı. henuz gunes batmadıgı ıcın teras bostu. ablam ve kuzenım dayanamayıp terasta içindekı butum pislıklerı bosalttılar. ne kadar kenar kose varsa doldu. asıl ıtıraf sımdı baslıyor. neyse aksam oldu ve bız eve gırıp yemegımızı yedık caylar hazırlandı ve terasa cıkıldı tabı bızım yuzler kıpkırmızı . tum komsular ve anneannemler basladı bagırmaya kım yapar bunu , pisler , terbıyesızler ve sayamadıgım bır cok hakaret . tabı kımse bızden suphelenmedı , sokak cocuklarının yapma ıhtımalı uzerınde durdular hep. ama yıne de orayı temızleyen bız olduk. ertesı sabak elımıze bır torba ve kurek tutusturup bızı terasa yolladılar...cok utanıyorum sozluk coook...ama sımdı bende onlara katılmaıgım ıcın cok pısmanım onların cezasını bende cektım. keske bende yapsaydım sozluk...
e meklı olucaksın bır gun
m erakedıyorum ne zaman emeklı olucaksn
r emzıye gıdıcekmısın emeklemeye
e meklı olmaya emek emek kosuyorsun
g ulme hiç
u zulme de senı emeklı etmıyorlar dıye
r emzı bır gun oğretecek sana emeklemeyı
e r gec olucaksın sende emekleye emekleye emeklı.
r ezil remzıye kız sen o emeklıyor dıye emek emek
