Son bir kaç gündür bir hayli dikkatimi çeken müziktir. Genel olarak televizyondan haberleri takip etmem lâkin, aile ortamında bulunurken bir anda haberlerin başlaması ile duyduğun ve hayran kaldığım müziktir. Hangi sanatçıya ait olduğunu bilmediğim ancak modern döneme ait olduğu hususunda düşüncelerim mevcut.
Link: http://www.atv.com.tr/web...da-4133-bef2-989e0ab1731a
ilk değik ikinci çalan müziktir, sanırım keman değik viyolonsel ile çalınmaktadır.
erdoğan: din kültürü öğretmeni veya futbolcu.
kılıçdaroğlu: kırtasiyeci *.
bahçeli: matematik öğretmeni veya deterjan fabrikatörü.
demirtaş: oduncu *
ekmeleddin: kesinlikle fırıncı.
davutoğlu: zeki ama çalışmayan öğrenci olarak kalırdı.
Binali Yıldırım: teknoloji ile uğraşan bir bilim adamı ~https://www.youtube.com/watch?v=f0TZeyJ3txE ~
Ülker Tarhan: kesinlikle ülker fabrikasının reklam direktörü.
gibi örnekler çoğaltılabilir.
sayılabilecek bir sürü sebebin olmasıdır. Aynı zamanda bu gruba dahil olan öğrencilerin kendilerini aptal hissetmesi en büyük nedendir. nereden mi biliyorum, bakınız ben.
--spoiler--
her şey orta okula geçmemle başladı, doğuya yeni atanması yapılan bayan bir hoca matematik dersimize girmesi hem onun hemde biz öğrencilerin canını sıkmakta idi. Ancak gelin görün ki hem sınıfın hemde hocanın yapabileceği bir şey yoktu. sonuç olarak işi bizi ile ilgilenmekti ancak bunu yapamadı. Her derse girdiğinde defalarca bu şehre geldiğine lanet eder, okula bomba koyup hepimizi tarih sahnesinden kaybolup gitmemizi dile getirir, bu da yetmezmiş gibi sınıftaki bütün öğrencilerin kafalarında beyin yerine patlıcan ezmesi olduğunu savunur, hatta bu tezini kanıtlama adına birimizi numunelik olarak araştırma merkezine göndereceğini söylerdi. dönem ortasına kadar hiç bir dersine gitmemekle kendimi bir nevi tatmin etmeye çalışıyor ve artık matematik yapamayacağıma kendimi ikna etmiş bir vaziyette sözel dersler ile liseye kadar idare etmeye çalışıyordum. bizim zamanımızın teog'u olan sbs'den berbat bir puan alıp düz liseye gitmektense mesleğe gitmenin daha iyi olacağını düşünerek okul hayatımı sürdürdüm. bilindiği üzere meslek lisesinin sadece 4'te 1'i matematik dersi görülür ve bu öğretmende kendini beğenmiş ve durmadan mevzun olduğu gazi üniversitesini anlatan bir öğretmen ile karşılaşınca kendinizi iyice matematiğe kapatırsınız. sonuç olarak, istenilen üniversite kazanılmaz, ygs, lys gibi sınavlara sakat bir şekilde girmenize sebep olur ve en önemlisine bunu yapamadığınız için hem kendiniz hemde çevrenizdekilerin sizi aptal yerine koymasına alışırsınız.
--spoiler--
matematiğin sevilmesi için önce kendinizde o kapasitenin olduğuna inanmanız gerekir. biri size bunu yapamadığınız için aptal diyorsa size o muameleyi yapan asıl aptaldır ki o aptal bile yapabiliyorsa siz neden yapamasınız.
(bkz: rez)
buralar değerlenir, dinlerken çocuğunuz öyle olabileceğini aklınızdan çıkarmayın.
edit: artık bıktırmıştır, toplumunca her şeyin olduğu gibi bununda suyunu çıkartmışızdır.
önümüzdeki iki yıl içerisinde gerçekleşecek cerrahi bir operasyondur. açıkçası devrim niteliği taşımaktadır. bir çok cerrah ve bir çok insan tarafınsan imkansız gibi görünse de içimde gerçekleşecek gibi bir his vardır. bana göre beyin nakli, tam vücut naklinden daha zordur. Çünkü kulak, göz ve burun sinirlerini beyin sinirleri ile birleştirmek için kafatasında müdahale edilebilecek kadar yeterli alan yoktur ama solunum ve yemek borusunu birbiri ile etkileşime geçirecek alan ve avantajlar daha fazladır. açıkçası merak ve huşu ile sonucun ne olacağı konusunda hepimiz, özellikle benim beklediğimdir.
edit: tam vücut nakli demenin sebebi, duygu ve mantık hücrelerin- organizmaların kafada bulunmasındadır.
doların 3'te biriyken, ırak dinarının yaklaşık 3 katı fazlasıdır, evet. ülkeden ülkeye fark gösterdiğinden dolayı değeri hiç bir zaman anlaşılmayacaktır.
çaylak üyelerin durmadan beni takip etmesini sağlayan uygulamadır. zall'ın dilek kutusuna engelleme butonu eklemesini istetecek kadar vasat bir durumdur.
bir ibrahim tatlıses filmidir. hülya avşar ile birlikçe rol aldığı film ibretlik bir hikayeye sahiptir, ayrıca ibrahim tatlıses sevmek isimli bir şarkısı de mevcuttur.
kişinin ani bir şok etkisi ile söylediği saçma şeyleri, şok sürecini bitirdikten sonra kullandığı cümle. veyahut aşırı karmaşık bir konuyu anlatırken örneğin bilimsel, matematiksel konular hakkında bir fikir öne sürerken kullandığı karmaşık cümleden hem dinleyicinin hemde kişi kendisinin bir sonuç ortaya çıkarmamasından sonra kullandığı sözcük öbeği.
misal ben bu tanımı yaparken hiç bir şey anlamadım.
az önce duyduğum ve dinler dinlemez hayran olduğum fon müziği. soner akalın'ın bestelediği kemanın resmen ağlaması olarak nitelendirdiğimiz enfes bir yorum. işin ilginç tarafı ise muhteşem yüzyıl isimli dizi için bestelenmiş olması. her neyse işte harikadır, efendim. https://www.youtube.com/watch?v=MVBrTYDVGJU
öğretmen bir arkadaşım sayesinde tanıştığım, yaklaşık bir aya yakın dinlediğim müzik türüdür. dinlemeye bir başladığınız zaman diğer müzik türleri kulağa oldukça basit gelmektedir. bu müzik türü ile tanıştıktan sonra herhangi bir iş ile uğraşırken bir an önce boş vakit bulup dinlemek isteyeceksiniz, kulağınızın içinde bir orkestra durmadan armonileri hatırlatacak. gözünüzü kapattığınızda o sesleri duymak isteyeceksiniz. size bunu garanti ederim. eşsizidir, mükemmeldir, armoniler de kaybolup gidersiniz. kemanın ve piyanonun su gibi akan notalarında, sizde akmak isteyeceksiniz.
yalancı insanlar efendim, bütün hayata bakış açınızı alt üst eder. Onlar yüzünden kimseye güvenemez bir hal alırsınız. her şeye herkese şüpheyle bakarsınız. en önemlisi de sizi aptal yerine koymasıdır. bu da inanılmaz derecede kötü hissettirir, evet.
biri barok dönem, biri klasik dönem ve biri de romantik dönemleri temsil ettiğinden dolayı çok saçma bir versustur.
hepside birer klasik müzik dehasıdır.
bach'ın bach pachelbel's canon in d major, (1685-1750) Violin konçertoları, brandenburg conçertoları mükemmeldir.
mozart'ın Symphony No. 40 in G minor, Symphony No. 25 in G minor, Requiem in D minor özellikle lacrimosa eşsiz ve benzersizdir.
beethoven'u fazla dinleme fırsatım olmadı çünkü klasik müzik dinlemeye yeni başladım ama 5th Symphony girişindeki tüyler ürpertici ve her müzik kulağına hitap eden keman solosu insanı alır götürür resmen. hepside iyi ki varlar.
bu arada carl off'un carnina burana eserinin tamamını dinlemenizi şiddetle tavsiye edilir.
kahinat güzeli olabilecek pop müzik erbabımız. ayrıca yaptığı kaliteli müziklere laf söyleyen zevksizler tarafından hiç bir zaman gerçek değeri anlaşılmayacak. o kadar mütevazi ve o kadar görgülü bir kadın bu ülkeye bir daha gelmeyecektir. üstelik o kadar kültürlü ve zekidir ki ülkeyi terk etse ıq seviyemiz 0lara düşer animallah.