zencilerle takilirsaniz acayip birikim yaptiracak bir olusum. bazi vakitler geliyor ki, adamlarin literaturu tamamen slang uzerine kurulu, onlar konusuyor sen bakar hale geliyorsun.
savas ilan edilmis bir ulkenin liderlerinin soyleyecegi, soyleyebilecegi bir laftir. hele hele ki pkk denilen teror orgutu kendi topraklarindaki vatandaslari tarafindan destekleniyorsa. adamlara tezkere cikarmissiniz, topraklariniza girecegim selektorunu yakmissiniz, hala "biz turkiye cumhuriyetiyiz. bize nasil boyle bir sey derler?" ayaginda tavanlarda yuruyorsunuz.
bir de suc gene ve gene hukumete atilmis. evet, politik arenada yenilen bu laflarin hesabini diplomasi verir de daha pazar gunu sehit olan oniki askerin hesabini neden tsk vermiyor, veremiyor?
tabii, ortada duzgun adam kalmayinca denize dusmus bizlere tek el tsk'dan geliyor, oyle saniliyor, bir anda ne idugu belirsiz kuruma sariliniyor. aferin.
(not: simdi oyle bir donemden geciyoruz ki, bazi kisiler "hangi renktensin" diye biletime bakiyor okuz okuz. kalkip pkk sempatizani bile ilan edilebilirim. o yuzden talabani ile barzaniyi cok tuttugumdan degil, biraz izan olmasi icin yazdim. kendileriyle organik veya inorganik bir iliskim olmadi, o yuzden yuzlerine tukurulup tukurulmeyecek adamlar oldugunu da bilemiyorum. bilenlere de sasip kaliyorum.)
feysbukta cok yayginlasmis duvar atraksiyonu araciligiyla saglanan forward cilginliginin onemli bir parcasi olan "harfleri karistirilmis kelimeleri okuma" hadisesinin ingilizce versiyonun giris cumlesi. soyle bir sey;
"only great minds can read this
this is weird, but interesting! this is a cool thing check it out.
fi yuo cna raed tihs, yuo hvae a sgtrane mnid too
cna yuo raed tihs? olny 55 plepoe out of 100 can.
i cdnuolt blveiee taht i cluod aulaclty uesdnatnrd waht i was rdanieg. the phaonmneal pweor of the hmuan mnid, aoccdrnig to a rscheearch at cmabrigde uinervtisy, it dseno't mtaetr in waht oerdr the ltteres in a wrod are, the olny iproamtnt tihng is taht the frsit and lsat ltteer be in the rghit pclae. the rset can be a taotl mses and you can sitll raed it whotuit a pboerlm. tihs is bcuseae the huamn mnid deos not raed ervey lteter by istlef, but the wrod as a wlohe. azanmig huh? yaeh and i awlyas tghuhot slpeling was ipmorantt! if you can raed tihs forwrad it
"september 11 was terrible, but if you reprise the history of the ira, that of the americans wasn't so terrible. any american would think i was mad. many people died, two high-profile buildings came down, but it wasn't as terrible or as extraordinary as they think. [the americans] are a very naive people; or they pretend to be."
[11 eylul kotuydu ama ira kadar degildi be abi. amerikalilar cok kizgin oldugumu dusunebilir. epey insan oldu, iki tane koccaman bina yikildi, ama kendilerinin dusundugu gibi cok kotu veya siradisi olay degildi. amerikalilar epey toy adamlar. veya toy ayagina yatiyorlar.]
demis, sonra da iddialarini soyle pekistirmis;
"nearly 3,000 people were killed in the september 11 attacks. more than 3,700 died and tens of thousands of people were injured in more than 30 years of violence in northern ireland."
[uc bine yakin insan 11 eylul saldirilarinda oldu. kuzey irlanda`nin 30 yildir suren siddetinde ucbinyediyuzu askin insan oldu, binlercesi de sakat kaldi.]
"the kemalists dislike christians because the kemalists are atheists, and the islamists dislike christians because they are islamists. christian america gets no sympathy from either side." http://www.atimes.com/ati...middle_east/ij23ak02.html
asagida koyacagim haberi direk 'siyaset' bolumune koymus, ustune ustluk internet sayfasinda sabah sabah en ustlerde gostermis gazetedir. guldurdu gene beni.
23 yasindaki mark zuckerberg'e 15 milyar dolarlik bir servet getiren populer internet sitesi facebook, chp'deki parti ici hesaplasmaya da zemin saglamis bulunuyor. chp'deki ic kavga, oldugu gibi facebook'a sicradi.
sayilari simdiden 20'ye yaklasan gruplar facebook'ta baykal yanlisi veya karsiti gruplar olarak birbirlerine karsi kiliclari cekmis bulunuyorlar.
facebook'ta kurulan chp baglantili gruplarin site adlari soyle:
"baykal gitmesin", "haluk koc", "sayin baykal biktik senden", "yeniden chp hareketi" "chp'nin yeni genel baskani haluk koc", "iddia ediyorum deniz baykal'dan gicik olan 250 bin kisi bulabilirim", "chp-turk solu artik uyansin", "deniz baykal gitsin", "'deniz baykal' dedik ama 'hep kal' demedik", "deniz baykal rodos'a kadar dipten yuzsun", "derya baykal'dan kurtuldum, deniz baykal'dan kurtulamadim", "deniz baykal chp'yi daha da batirmadan istifa et", "deniz bey koltugu biraksan da gencler gelse super olacak kanimca", "deniz baykal'a alerjisi olanlar toplulugu", "deniz baykal'a uyuz olanlar", "9 koyden kovulsa da dogru soylemekten vazgecmeyen lider deniz baykal", "prof. dr mehmet tomanbay", "gelecektin niye gittin, madem gittin niye geldin"...
bu arada, facebook'ta "deniz baykal'a alerjisi olanlar toplulugu," chp'nin simgesi olan 6 ok'un onunde baykal'i general uniformasi ve hitler biyigiyla gosteren bir fotomontaj resim de kullandi. mark zuckerberg, facebook'u kurarken basina bunlarin gelecegini herhalde hic kestirememisti. chp'nin yeni slogani: "umudumuz facebook"
"chp'deki ic kavga, oldugu gibi facebook'a sicradi." diyerek sanki olayi chp kadrosunun bizzat feysbukta savasiyormus gibi gostermesi uzerine bir de "mark zuckerberg, facebook'u kurarken basina bunlarin gelecegini herhalde hic kestirememisti." diyerek koktenmizahi gazeteciligi ortaya cikartmistir.
yaptigi "istanbul'da bayram provasi" haberiyle gene yerden yere yatirmis, istihzanin kiyilarina surukletmis, kara mizah misali bi guldurup bi dusundurmus gazete. oyle bir haber yapmislar ki, sanki ana haberde konusma diliyle veriliyorcasina, samimi ve bir o kadar curetkar ve dahi sitemkar.
"vatan caddesi`nin habersiz kapanmasi yuzunden istanbul kilit oldu, istanbullu da sinir sahibi..."
"araclar saatlerce yollarda kaldi, insanlar cilgina dondu."
"polisten uyari da yok"
hayir sanki oyle bir hava da yazilmis ki, haber merkezindeki gazeteci bir arkadasiyla gecmis "istanbulluyu da sinir sahibi ettiler abi. ben gordum acikcasi, ben dahil tum insanlara cilgina dondu yaaa, ne diyosun! hayir o degil, polisten uyari da yok hic, hic." seklindeki konusmasindan sonra yetistirilmesi gereken haberi direk konusmasindan kesmis gibi bir hal var.
polis uyarmadi der insan? insanlar nasil cilgina doner? habercilikte bu samimi deyimlerin yeri nedir? cok mu yakinsin bana, nedir guzelim?
ille bir seylerden ayrilirken bazi seyler 'civiklastirmak' geregi duyan bazi kisilerin soyledigi, gayet duygusal, gayet kalbin en ince kivrimlarimdan gelen bir soz. samimiyetine inaniyorum, sonucta oturmussun, gotun terleyerek polemige girmissin, onu yapmissin bunu yapmissin da ayrilirken bunu soylemenin ne geregi var? kalkip "ah evet seni seviyorum ama oburu daha konfor sagliyor, alttan alttan daha cok hava veriyor" demenin, bir de bunu dedikten sonra "ama bak simdi sanma ki uzulmuyorum, cok uzuluyorum aslinda, bitap dustum" demek hangi beynin urunu?
siz de bir canlisiniz sonucta, cikip uzaydan geldiginizi filan iddia etmiyorum ama, akil fikir abi?
boris vian'ın l ecume des jours'sunda bulunan fantastik bir alet. önce litreyi belirleyip sonra kadehinizi bir yerine yerleştiriyorsunuz bu aletin, ardından bir parça çalıyorsunuz ve parçaya göre malzemeler değişerek kokteyliniz hazırlanıyor. ardından çaldığınız parça tadında bir şey içebiliyorsunuz.
içinde piyanokteyl, karında hastalık olarak nilüfer açması, fareyle insanların giriştiği olaylar gibi birçok sürreal ögeyi barındıran bir boris vian kitabı.
sanırım asıl sorun bu şeyi olduktan başlar. nitekim sağ salim aşınızı vurulmuşsunuzdur ve sık sık duş alan bir insansanız soracağınız ilk şey muhtemelen "banyo yapmama zorunluluğu var mı" filan olacaktır. eğer bir devlet hastanesinde olmuşsanız, size düşecek olan hemşire aldığı azıcık maaş yüzünden isteksiz ve bıkkın olacaktır. şöyle bi yüzüne bakıp sizin banyo yapabilirliğinizi soracağınızda acaba sizin hakkında "vay vay, siz otuzbirci*" diye düşünüp düşünmeyeceğini hesaplarsınız. ereksiyon olduğunu gizlemeye çalışmak gibi, bunda da tabii ki utana sıkıla da olsa soruyu soracak, cevabı da alacaktır.
opsiyonel olarak yanlarında doğum tarihlerinin son iki hanesi veya o anki yaşları bulunur. 10 ile 17 ve 89-95 arasında dolaşır bu rakamlar. genelde rakamlar alt çizgi dediğimiz güzide "_" işaretiyle ayrılır.
morgan freeman tipli takım koçunun er kişinin sırtına vururken söylediği laftır. ardından arkaya müzik girer ve aldığı bu gazla er kişi bütün sahayı turlar, sayıları atar. gene de yeterli olmazsa son vuruş ona verilir. bu şaşırtıcıdır çünkü esas oğlanımız çelimsiz ve o zamana kadar o sporda gayet başarısız olmuştur. fakat koç böyle istemiştir. atış yapılır. ve sayı. çocuk sırtlara alınır, gezdirilir filan. sonra ortalık durulunca koç büyük bir zafer havasında çocuğun yanına gelerek gene bu lafı sarf eder: "iyi vuruştu evlat"
"bizler mahallerimizde küçük hayatlar yaşıyoruz; marjinalize olmuşuz, katılmayı reddettiğimiz şeylerin haddi hesabı yok. sessizlik istemiştik, artık bu sessizliğe sahibiz. buraya geldiğimizde suratlarımız ergenlik sivilceleriyle ve çıbanlarıyla kaplıydı, bağırsaklarımız öyle bir düğünlenmişti ki bir daha görevlerini yerine getirmeyeceklerinden korkuyorduk.
fotokopi makinelerinin yaydığı koku yüzünden, white-out kokusu yüzünden, evraklardan yayılan koku yüzünden ve karşılığında ufacık bir alkış alacağımız ama başarmak için kendimizi parçaladığımız o zorlu işlerin altından kalkmak için harcadığımız çabanın bitmek bilmeyen stresi yüzünden bütün sistemimiz iflas etmişti.
alışverişle yaratıcılığı birbirine karıştırmamıza sakinleştirici alıp cumartesi gecelerini video dükkanlarından kiraladığımız kasetleri seyrederek geçirirsek her şeyin yoluna gireceğini sanmamıza neden olan baskılara maruz kalmıştık.
fakat artık çölde yaşıyoruz ve her şey çok ama çok güzel."