adına bu kadar entry girilmesini hak etmediğini düşündüğüm dişi birey. Şuan entry girerek çelişkili davranıyorum biliyorum ama gerçekten toplum için değerli bir yeteneği olmayan insanlar hakkında düşünce sahibi olmasak keşke diyorum. tabi medya ve magazin her ülkede olduğu gibi toplumsal marjinallikleri ve ahlaksızlıkları hep ön plana çıkartır ve insanların beynini gereksiz bilgilerle doldurur.
edit: kitabı hakkında konuşmayı unuttum, inşallah öyle bir kitabın olduğunu da unuturum.
özellikle erkek çocuklarında travmaya sebep olduğunu düşünmekteyim. freud reisin de anne-oğul ilişkisinde değindiği dinamiklere son izlediğim gerçek seri katillerin dizi ve filmlerinden sonra katılmaktayım. anne olmanın kutsallığı sanırım çok zor ve sonuçlarının ağır olmasından kaynaklı.
kendi hayatım için; son dönemde iş hayatının ve evliliğin oldukça konuşulduğu sohbetlerdir. özellikle üniversite arkadaşlarımın sırayla evlilik tecrübesini yaşamaya başlamasıyla değişimler hakkında çok konuşuyoruz. bu dönemden önce daha çok genel olarak kadınlar, oyunlar, frp gibi şeylerden bahsederdik.
izmir yüksek teknoloji enstitütüsünün torpille mi bu listeye girdiğini sorguladığım hede. odtü ve itü birincilik için yarışır diğerlerini görmedim ama hacettepe de illaki bu listede olmalıdır.
iki cinsiyetin de birbirine muhtaç olması durumudur. muhtaçtan kastımız ise tek başlarına dolduramayacakları bir takım duygusal, fiziksel ve durumsal hedeleri karşı tarafta bulmalarıdır. bun da gocunacak bir şey yoktur. Örneğin çocuk yapmak için iki cinsiyet de birbirine muhtaçtır.
bir fikir, bir seçenektir. her fikir gibi bir kere akla girdikten sonra çıkmaz, kafanızın içinde durur ve büyümeye başlar. kontrol edilebildiği sürece iyi yönleri vardır bu seçeneğin var olduğunu bilmenin. kontrol edilemez ve mantıksız hale gelirse, mantıklı fikirleri yiyerek büyümeye başlar.
not: eğer aklınızda bu fikir mantıklı gelmeye başlar ise lütfen biriyle konuşun. beyniniz bir sorunun çıkmazda olduğunu düşünse bile emin olun bir çıkış yolu her zaman vardır.
hayatımın en şahane yıllarıydı, internet yaygın değil sadece bizim gibi insanların online olduğu en güzel yıllardı. ogame, msn, icq, gibi nice güzel program/oyun da bize eşlik ederdi. ekşisözlük daha bozmamış, facebook'a daha teyzeler girmemişti. telefonlar kontörlü, sms değerli, arama yapmak ise sadece zor durumlarda yapılan bir şeydi. daha da yazılır o yıllara ve nesile dair ama bu kadarı yeterli olacaktır.
son albümleri çıkan alman endüstriyel-metal grubudur. Benimse yıllardır her şarkılarını ezberlediğim, hiçbir grubun şarkıcının yazmayı akıllarına getirmedikleri konularda şarkı yazan muazzam bir gruptur.
-spoiler-
yahu puppe, sen nasıl bir şarkısın öyle. bu kadar piskopat duyguları açığa çıkartan bir şarkı daha dinlemedim ben. rammstein'ın stein um stein'ını alıp wilder wein ile çarpmışlar gibi olmuş. inanılmaz beğendim.
edit: kız arkadaşım konusunu sordu şarkının, nasıl anlatacağımı bilemedim ama size anlatırım, sizden utanmıyorum. yan odada fahişelik yapan bir kardeşin, küçük kardeşine yalnız kalmaması için bir oyuncak vermesi ve ufak kardeşin yaşadığı psikolojiyi anlatmakta.
"bizi ilgilendirmez" olgusunun içinde olmayan toplumsal bir ahlaksızlıktır. bu durum masum bir üçüncü kişiyi içinde barındırdığı için kabul edilemezdir. bir yerde haksızlığa uğrayan ve yapmadığı kötü durumlar yüzünden mutsuz olan bir kadın ve/veya çocuklar varsa yapılmasına bize ne denemez en azından mantıklı bir toplumda.
edit: bu durumu gaylik ile veya evlenmeden yaşanan ilişki ile karıştırmamak lazım bence, sadece kendisini ve rızası ile karşısındaki insan olduğu sürece işin içinde; "bize ne amk'dur".
hayatımı adadığım kızın adıdır. gözlerine bakınca her şeyi başarabileceğim hissini bana veren, aşılamayacak bir şeyin olmadığını yine gözlerinin parlamasında gördüğüm en güzel gözlere sahip kızın ismidir.
Bu arada 23 Nisanda evlenme teklifi ettiğim, bana hayatımın en güzel "evet"ini cevap olarak veren isimdir ayrıca, onu mutlu etmek için her şeyi yapmak gibi bir amacım var artık sözlük. bu bana hem büyük bir sorumluluk hissi veriyor hem de yaşamak için bir sebep. umarım başarabilirim sözlük. iyi geceler.
şu ana kadar izlediğim en ağır espirileri yapan insandır, bir louis ck ve Ricky Gervais hayranı olarak onların ofansif olduklarını düşünürdüm ama jimmy'i izledikten sonra adamın tek attığını anladım. Bu arada her konuda espri yapılabilir ama herkes yapmamalıdır bence, bu şekilde kaliteli yapabilen üstatlar bu iş için varlardır.
efenim uygulama şöyle çalışıyor. bir kere yüklüyorsun sonra herhangi bir vikipedi linkine tıkladığın anda seni mirror sitelerinden birine yönlendiriveriyor. sanki hiç vikipedi engeli yokmuş gibi. helal olsun yapana.
efenim uygulama şöyle çalışıyor. bir kere yüklüyorsun sonra herhangi bir vikipedi linkine tıkladığın anda seni mirror sitelerinden birine yönlendiriveriyor. sanki hiç vikipedi engeli yokmuş gibi. helal olsun yapana.
senaryosunun %70'ini tüm oyunun ise %55'ini bitirdim, söylenecek çok şey vardır ama açık dünyada gezerken karşınıza çıkan olayların randomluğu inanılmaz. Bu rastgele olayların çok çok az tekrarlanıyor olabilmesi muazzam. En sevdiğim detay bu oldu dostlar.
Oyun oynamayı seviyorsanız, tarzınız değilse bile teknolojiye ilginizden dolayı bile bir el atın bakın.
Yukarıda tahmin ettiğim gibi oyunun ps4 ön sipariş fiyatları dün itibariyle arttı ve standart versiyonu 299TL'den 469TL olarak güncellendi.
Bir oyuna 470TL vermek ne kadar mantıklıdır bilemeyeceğim ama son yayınlanan bilgilerle oyunun ne kadar ayrıntılı olacağını biraz daha anlamış oldum. Yakın oyun editörü arkadaşımın verdiği bilgiye göre atların daşşakları soğukta büzüşecekmiş. Bu nasıl bir detaydır ve nedendir emin değilim ama hoşuma gitmedi değildir.
bu gereksiz ifadeye ciddi bir şey yazmak içimden gelmediği için ufak bir espri yapacağım izninizle.
+ seni artık kadın olarak görmüyorum.
- lan bak hala konuşuyor, bir kere daha elin bacağıma değerse öbür gözünü de patlatırım.
+ ya Kamil abi sen de çok sert vurdun be.
- ...
yaklaşık 3-4 aydır düşündüğüm ve dün gerçekleştirdiğim hadise. iş yeriniz ne kadar güzel, ne kadar sıcak olsa da bazen ayrılmak zorunda kalabiliyorsunuz. Benim yaşadığım tecrübe bu şekilde idi. Parası hariç her konuda gerçekten çalışmak istenilecek yerdi. Para ise hem kişisel hem de genel durumda çok önemli bir faktör olduğu için bu kararı sonunda verebildim sanırım.
1 buçuk yıldır her gün, herkesten fazla gördüğüm insanları bırakmak beni duygusal olarak bir ayrılık psikolojisine soktu galiba. Kendimi hep birilerine çok bağlanan bir insan olarak görmüştüm ama genelde bu kızlar hakkında olurdu, şu an bir iş yerine bunu hissediyor olmak çok ilginç geliyor, ama bu benzetme sayesinde bana göre olmayan bir kızdan nasıl ayrılıyorsam ve atlatmaya çalışıyorsam bunu da bu şekilde atlatmaya çalışacağım. Alkol ve müslüm gürses geceleri ile olmasa da en azından bir gece hafif şekilde içerim.
Oldukça kişisel bir tecrübeyi paylaşmış oldum sözlük, genel hatlarıyla başka birisinin düşüncelerine tercüman olur mu bilinmez ama buraya yazmak biraz da olsa rahatlattı beni.
Not: ayrılma faslım; iyi insanlar oldukları için oldukça kolay geçti. ayrılmak istediğimi söyledim, sakince sebebini sordular. Yeni bir teklif aldığımı, değerlendirmek istediğimi söyledim. Tamam dediler, yasal bulunma zorunluluğu falan önemli değil, diğer şirket ile ne zaman anlaştıysan o zaman çıkabilirsin gibi muazzam tatlı bir yaklaşımda bulundular. tabi bu durumda bitmemiş bir projemin olmaması da önemliydi, bir şeyin ortasında olsam ben de bitirene kadar kalmayı düşünürdüm sanırım. dilekçemi verdim ve bitti dostlar.
amerikan vatandaşı veya çifte vatandaş olmayı gerektiren iş ilanıdır. türkçe dışında bir çok farklı dil bilen insanları da aramaktadırlar. Türkiyeye özgü bir şey değildir, almancadan japoncaya kadar bir sürü dil listelenmiştir.
edit: ayrıca bu bir haber sitesi olmadığından salak saçma haber diyemiyorum ama yinede düşünmeden veya araştırmadan her şeyi tüketen insanların galeyanına sebep verdiği için ahlaksız bir başlıktır benim gözümde.
konu intihar gibi sıkıntılı bir konu olduğunda sebebinin küçümsenmemesi gerekir. çünkü zaten intihar edilen şey değildir konu, intihar edilen şeye yüklenen anlamlardır. takıntı hastalığına sahip insanların (ki bir çok tipi var bu hastalığın ama yüzeysel geçelim) tedavi edilmezlerse bir kadının onu terk edişi için değil uçlu kalemleri kırıldığı için bile intihar edebilirler.
tanışıp, vakit geçirmesi gereken yazarlardır. belki de bir gün beraber bir başlık açmaya karar verirler, ufak ufak aynı onlara benzeyen yazarlar dünyaya getirirler. beraber seri eksi oy verirler, yaşayıp giderler. kim bilir.