mike brant tarafından icra edilen, "dağlar kızı sera" şeklinde tercümesi yapılacak, müjdat yetkiner in geri vokal yaptığı çok güzel bir fransızca şarkıdır.
hep kürtlerden duyduk, istek üzerine istekte bulundular. bu sefer, bir türk olarak kürtlerden isteklerimi sıralayacağım. öncelikle sürekli mağdur edebiyatı yapmasınlar. ülkenin çoğu fakir, ama hem kırıp döküp, hem tehdit edip, devletin askeri ve polisine kurşun sıkıp, taş atıp, sonra da hizmet bekleyen başka topluluklar yok. devletten bekledikleri kadar, kendileri de artı değer üretsinler. hem 10 çocuk yapıp, hem devletten bunlara iş bulmasını istemesinler. barış istiyorlarsa, kardeşlik istiyorlarsa terör yandaşı partilere oy vermesinler, bunlara oy vermeyerek cezalandırsınlar, silahla hiçbirşeyin çözülemeyeceğini pkklılara da göstersinler.
gece gece cnnturk te okuduğum haberdir. bahsi geçen çalık grubu, tayyip in damadına ait olan çalık holding ise, ortada garip bir durum vardır. bir yandan irtica ve milli görüş çevrsiyle mücadele eden tsk, bir yanda en laik geçinenlerden ve akp destekçisi bir holdingde danışmanlık yapan bir orgeneral.. çalıklara hangi konuda danışmanlık yaptığı ise ayrı bir muammadır.
türkiye cumhuriyeti vatandaşı olmayan generaldir. maalesef çoğu konuda olduğu gibi batı ülkelerinde yaşanan, işte askerlik böyle yapılır dedirten olaydır.
ülkemizde siyasilerin, zenginlerin, arkası kuvvetlilerin çocuklarının evlerinin dibinde askerlik yaptığı zaten bilinen birşey. ama tsk generallerinin çocukları nerde yapıyor acaba askerliği? hiç sıcak çatışmaya giren, şehit olan, yaralanan general evladı var mı acaba? ülke savunması üzerine nutuklar atan subaylardan kaçının oğlu mesela gabar dağında pusu attı bir gece vakti? yahut elde silah sıcak takibe çıktı? neden ingiltere de yaşanan örnek olaylar, türkiye de hiç yaşanmaz, ya da hiç duyulmaz?
subaylarımız bile batıdaki örneklerden farklı maalesef.
dünya tarihine eşsiz, tarifsiz eserler bırakmış en süper bir medeniyetidir.
ek:
kürt milliyetçisi bir yazarca (#5584121) no'lu entryde yazılan bir tanım üzerine açılan bu başlığa, saçmasapan yorumlar getirmeye çalışan evlatlara sahip bir uygarlıktır. entry numarasını da verdim de, "harika yazmış, süper kürt milliyetçisi" diye entry döşesin bazı etnik milliyetçi yazarlar, niye kızdınız şimdi? demogoji bitecek, sözlük kurtulacak, hadi bakalım..
1 günlük protesto an itibarıyla işe yaramamıştır. hadi protestocu yazarlar, duruma isyan olarak, 1 yıl girmeyin sözlüğe, bakın ne güzel, ne etkili protesto olacak..
java program çalıştıran her cep telefonunda, bookmaker adlı programla mümkün olan keyif..100 tane kitap yükleyin cep teline, gittiğiniz her ortamda okuyun arkadaşlar..
net ortamını bu kadar ciddiye alan, tuhaf protesto hareketleriyle triplere girenlere inat, desteklediğim olaydır. hackleyin sözlüğü de gülelim gene abuk sabuk entrylere, "adam olmaz lan bu sözlük" diyelim, "moderasyon özür dilesin be" diyelim, çok bi havalara girelim.
hayattaki bunca acı olay varken, ciddiye almayın sözlük ortamlarını, hayatın tadını çıkarın, gülüp geçin dostlar..
12. dalgası devam eden bir sivil darbenin, dalga dalga misillemesini bulacağı gün olacaktır. iftira, suç uydurma, komplo kurma, hürriyeti tahdit, ihaleye fesat karıştırma , rüşvet suçlamalarından çok kişi gözaltına alınacaktır.
hukuk devletinin bugün içine edenlerin, yarın aynı hukuksuzlukta karşılığını bulacağı, kaybedenin tüm türkiye olacağı açıktır.
sadece türkiye de değil, dünyadaki birçok ülkede olan durumdur. kıyıda köşede kalmış, siyasi parti kursa yüzde 1 oy alamayacak marjinal gruplar, sendikalar ve partiler, emeğin yüceltilmesini, emekçileri simgeleyen bu güzel günü alet etmekteler.
18-20 yaş zibidilerinin camları kırmasına, yoldan geçenlerin huzurunun bozulmasına, vandalizme kurban edilen, kendi bastırılmış şiddet duygularını tatmin etmeye alet edilen işçi bayramı için, ne gariptir ki en büyük duygu sömürüsünü de bu kesim yapmaktadır.
akıllanmalı artık bu ülkedeki aşırı sol, çocukluktan, vandalizmden uzak kalmalı. 2009 türkisyesinde şiddete eğilimli olan, suç işlemeye, darp etmeye, teröre meğilli sadece aşırı solcular ve etnik kürt milliyetçileri kaldır.. faşizmin gerçek savunuculuğunu inatla dayatmaktalar..
islami eylem için, pakistan dan hindistana kaçak olarak geçip, çoluk çocuk yüzlerce insanı katleden aşırı dincilere karşı tepki gösterilememe durumudur.
her allahın günü ırak camilerindede, sokaklarında bombalar patlatılıp, masum insanlar öldürülürken, ve bunu mezhep ayrımı, din için yaparlarken, islamcıların tek kelime etmemesidir.
yanı başımızda din için, mezhep için binlerce kişi öldürülüyor, ne bir yorum vardır bunlarda, ne bir özeleştiri..
dincilerin hayatlarının korku içinde geçtiğini gösteren durumdur. adamlar başı açık kadından korkar, bilim ve felsefeden korkar, tanrılarından korkar, düşünen insandan korkar, öteki dünyadan korkar, darwin den korkar.
nasıl bir korku kölesi olmakmış bu yahu, dedirtir.
hukuk devletinden guguk devletine doğru son hız gittiğimizin göstergesi olan iddiadır.. yobazların yaptığı bütün katliamların yakında ulusalcılara yıkılacağı anlaşılmıştır.
hangi din olursa olsun, dinlerin ortak özelliği olarak, bir toplumu cahil, korku dolu, aldatılmaya müsait, geri kalmış bıraktırmasıdır. bir dine ne kadar mutlak olarak inanılıp, hayatın her alanına uygulanırsa, o ülkenin kaçınılmaz olarak güçsüzleşmesi, trajik bir biçimde başka ülkelere sömürge olmasıdır..
bilim ve akıl, dinle beraber kullanılamaz. tarihte büyük medeniyetler, güçlü ülkeler, dini sadece araç olarak kullanan, gündelik hayatta olabildiğince seküler yaşayan, sorgulayan, "tanrıya" yeri geldiğinde meydan okuyan cesur toplumlar tarafından oluşturulmuştur.
2000 li yıllarda bir bilim dergisinin feci bir çapsızlık ve ilkellikte sansürlenmesi, bilim kavramının içeriğinin boşaltılmasıdır.. emeği geçen herkese yazıklar olsundur.
"senden özür dilerim, narin götünden s.kerim" tarzında devam eden edepsiz çocukluk dönemi repliğidir..
özür dilemenin bir toplu ibadet, ayin ve arınma halinde komediye doğru evrildiği şu günlerde, ansızın akla gelen ukteyi yerine getirmemek de olmaz..
şöyle topluca sevdicekten yahut olmadı ermenilerden, "senden özür dilerim" dense, sonra devamı da tam olarak getirilse, ne güzel olur, hey babalar ne iyi olur..
