sigorta şirketlerinin ömrünü sorgulatan uygulamadır.
uzun yıllar istanbul / kartal bölgesinde din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği yapmış olan saygı değer hocamız. dün memleketi erzincan 'da kalp krizi sebebi ile hayatını kaybetmiş.
sakinliğin ve dürüstlüğünle bize kattığın bir çok değer için sana sonsuz teşekkürler hocam.
bazı derslerde "musalladan öteye başka bir şey yok" diyip insanların dünya işlerinden başka bir şey düşünmediğinden sitem ederdin.
bugün yine bize musallayı hatırlattın.
hakkın rahmeti hep üzerinde olsun.
yazarın biri tabiri caizse gidip cami duvarına işedi ve sözlük şu an erişilmez durumda.
ligin düşme hattında 39 bin seyirciye oynayan takım.
bunda bir tuaflık var değil mi ?
demek ki biri veya birileri çok büyük bir hata yapmış ve yapmaya da devam ediyor.
bir kapatıp açmak gerekiyor sanki ? ne dersiniz ?
dört sene şampiyon olamayan büyük bir camiyanın başına geçip ben size şampiyonluk sözü vermedim demek
orucu kazaya bırakmak gibi bir şey.
bu işi yapamayacaksan keşke hiç başlamasaydın sayın başkan.
madem stadı sen yaptın çık açıkla başgan.
stadı kaça yaptın. kim ne verdi kime borçlandın ?
dün ilk traileri yayınlanmış aralıkta vizyona girecek olan yeni film.
fragmanda ilk dikkatimi çeken şey luke skywalker 'ın oldukça silik görünmesi ve olaylar da etkisinin pek olmaması.
adam vader'ın oğlu, obi-wan'ın ve yoda'nın öğrencisi sonuçta koca imparatorluğu yıkmış.
kylo ren gibi bir veletin ortalığı yakıp yıkmasına seyirci kalacaksa ve onu durdurmak sadece rey'e kalacaksa
bu film de yedinci film gibi çok ağır eleştiri alır.
ayrıca yine kylo ren 'in baba katili damgası az gelmiş gibi bu kez annesi için de bu işe girmesi hainliğin ötesinde birşey.
sonuçta bu kadar saydığımıza bakmayın yine oturup para verip izliycez.
neler yaşayacağını henüz idrak edemediğin gündür.
komutanın biri arkadan seslense "efendim komutanım" dersin.
adam seni azarladığında da "aaaa neyi yanlış yaptım ki ?" dersin.
bu durum acemilikten çıkana kadar devam eder.
dün rte dedi ya ...
ne boş yere teşekkür ediyorsun o stadı biz yaptık !
diye.
sanırım beşiktaşlıların bugün düştüğü durum tam olarak budur.
bu diplomatik bir dille tartışma örneğidir.
ilk önce bu tür hamleler olur sonra başkanlar konuşur ilişkiler normalleştirilir.
elin oğulları geldi küsküyü verip gitti.
hani birşeyi anlatmak için illa argo bir cümle mi kullanmak lazım ?
evet bu maçı başka türlü anlatmak çok güç.
biz adamları küçümsedikçe onlar biraz daha büyüdüler sahada.
yıldız dediğimiz isimlerimizin, izlanda'nın ileri üçlüsü yanında bir
gezegenin uydusu bile olamayacaklarını çok net gördük.
geldiler bizi rüyalardan uyandırdılar daha net bir ifade ile
bir ahmet kaya şarkısından ...
biri saksımızı çiğneyip gitti.
biri duvarları yıktı, camları kırdı.
fırtına gelip aramıza serildi.
biri milyon kere çoğaltıp hüzünleri,
her şeyi kötüledi, bizi yaraladı.
biri şarabımızı döktü, soğanımızı çaldı,
biri hiç yoktan vurdu kafeste kuşumuzu!
ciğerim yanıyor, yüreğim kanıyor.
olmasaydı, olmasaydı sonumuz böyle.
şimdi bu sekiztaşlılar porto'yu porto'da yendik fener kim olm nidalarıyla kadıköy'e geleceklerse
öncesinde bir türk kahvesi içip fallarına baksınlar.
(bkz: sana kabaran bir şey var )
Yine kasetten izlenerek alinan Aziz topçusu.
Gol atarsa boş kaleye atar.
Laz filozof.
Türk futboluna Daha iyisi gelene kadar en iyisi bu.
15 yıl önce iktidar olan bülent ecevit genel başkanlığındaki dsp dir.
sen çok yanlış gelmişsin.
the başakşehir'e transfer olursa tekrar adından söz ettirmeye başlayabilir.
zannımca pascal nouma dan daha çok beşiktaşlıdır.
ya da şöyle söylemek daha doğru olur.
takıma olan katkısı bir çok sembol isimden daha fazla olmuştur.
son iki şampiyonlukda katkısı büyüktür.
sevgili ulu sözlük ...
yazılarıma bundan sonra daha çok ekşi tarafında devam edeceğim.
arada uğrar bir bardak çayınızı içerim.
başarı başarıdır tarih hep kazananları yazar.
yalnız bir sene önce ezeli rakibine cemaat operasyon yapıp , seni tekrar finanse edip o kupayı kaldırmanı sağlamışsa
burada çok övünülecek bir durum yok.
senin uefa kupan var git onu bi tarafına sokup rahatla biraz ..
daha iyi gelir.
Orta parmağı ile gösterdiği kadar ceza vermişler.
Seneye şenlik var.
bundan yıllar yıllar önce ben bir tamirci çırağı iken
bu kez ustam sabah temiz kıyafetlerle gelmişti tamirhaneye
gözleri umut dolu yüzünde bir parıltı dünyanın en mutlu insanı ...
- vay usta bu ne fiyaka ???
+ olm bugün ben yokum gelenleri idare et
- olur usta
+ ayırca şu fordun tabanına zift atılacak bugün onu hallet
- olur usta
ustam çıkmadan kirli aynada bir kez daha kendine baktı .. gömlek yakalarını dikleştirip
atladı murat 131 e uçtu gitti umutla döndü köşeyi.
aksam beş gibi işleri bitirdim; takımları topluyorum ustanın araba köşeden belirdi.
ağır aksak gelip her zamanki yerine park etti.
ustanın yüzü asıktı, sanki büyük bir ünvan maçı kaybetmiş boksör gibi omuzları düşmüştü.
- cesur, oğlum bugün sen erken çık dükkanı ben kapatırım dedi.
bu kez başımı salladım hiç bir şey söylemeden çıktım.
kafamda bir çok karışık duygu ile eve doğru yürürken
onbir yaşındaki bir çocuk aklı ile bu durumu anlamaya çalıştım
belli ki birini her şeyden çok seviyordu ve o hayatında bir şekilde varken başka bir adamdı.
o yaptığı işin cennetiydi belkide ...
o gün ustam dünyanın en mutlu insanıydı bir süre.
aksamına bir şey kalmasa da aşk denen şeyin o büyük insanları ne hallere soktuğunu görmüştüm.
biz arabaları tamir ediyorduk onları teslim ederken aldığımız üç beş liradan bir de müşterinin yüzündeki memnuniyetten besleniyorduk.
oysa hayat bizi pek beslemiyordu mutlu olduğumuz şeyler çok azdı.
üstümüzdeki kirli tulumlar ortalama on saat üstümüzde kalır içindeki temiz insanları gölgelerdi.
ertesi gün sabah dükkana gittiğimde dükkanın kapıları açıktı.
ustam taburesine oturmuş bir elinde çayı bir elinde sigarası dumanlar içininde öyle sesiz sesiz oturuyordu.
- günaydın usta dün nuri abi (boyacı) geldi bizim şu fordu sordu.
+ ford tamam cesur bugün gelirse boyaya alsın nuri
[adam sabaha kadar çalışıp 3 günlük işi bir gecede bitirmiş.]
+ bi de cesur bugün ben yine yokum , haftalığını üst çekmeceye koydum iş çıkmazsa öğleden sonra dükkanı kapatırsın.
- olur usta ama bir şey diyicem ?
bir çocuğa nasıl bakılırsa o şekilde yüzünü yukarı kaldırarak
+ he söyle
[üstümdeki tüm çocuk şımarıklığımla ]
- okuycam mühendis olucam kurtarcam bu hayattan seni * ))
o demin ki asık suratlı adam bastı kahkahayı
+ haa haaa haaaa hadi insallah hadi insallah
ben mühendis oldum olmasına ama ustamında durumu çok iyi şükür.
halen işleri aynı usul zor olsa da bir şekilde bir dünyalığı yapıp başka biriyle çoluk çocuğa karıştı
ve hayattan bir tat alıyor.
ben o ertesi sabah ustam kendine birşey yapar diye çok korkmuştum ama adam işine gücüne verip kafasını bir şekilde dağıtmış.
o gün buluştuğu kızda özetle devam etmek istememiş senle olmaz demiş.
bazen umutsuzluğa düştüğümüz durumlarda çok da dibe vurmadan bir şeye sarılmak lazım.
zaman her şeyin ilacı.
7 mayıs 2017 beşiktaş fenerbahçe maçı nda emenikeye attığı pası bu ligde sadece 2 futbolcu atar.
biri kendisi diğeri galatasaray da 10 numara giyiyor.
sevgili kardeşim bir gün buraları okursan sana iki çift lafım var.
1. seni çok seviyoruz ve daha iyi olmanı istiyoruz.
2. futbol seyircisi olarak senin sahada olmanı ve sürekli oynamanı bekliyoruz.
bu sene geçti bitti seneye yeni bir hoca gelecek. ne olur şu yaz tatilini fazla abartmadan kendine iyi bak iyi çalış da
seneye seni doya doya izleyelim artık.
Bu adam çok okur.
insanları okumaya araştırmaya davet eder.
Birileri bunları yapmadan biseyler hakkında atıp tutarsa.
Onlara cahil der hödük der.
Hepsi bu işte adamı bi anlayamadık
Gitti.
Büyük her zaman büyüktür.
Önemli olan o ruhu kaybetmemek.
5-6 sene önce küme düşürülen puanları silinen takım
Bugün avrupanın zirvesinde final oynuyor.
Saygıyla juve.
Etme ...
--spoiler --
Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun etme
Başka bir yar başka bir dosta meylediyorsun etme
Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı
Hangi hasta gönüllüyü kasdediyorsun etme
Çalma bizi bizden bizi gitme o ellere doğru
Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun etme
............
--spoiler --
bu sene fenerbahçe nin başında olsaydı. şu an fenerbahçe şampiyonluğun en güçlü adayı olurdu.
neden mi ?
nedeni beşiktaş ve ...
fenerbahçe yürüye yürüye top oynuyor. maçlarda en fazla 20 dakika tempo yapabiliyor.
iç saha maçlarında seyirci desteği yok. taraftar başkanı protesto edelim derken haksız değil ama içten içe de daha çok
üzülüyor aykut kocaman tribünleri tekrar toplayabilir.
takımın koşu mesafesini artırıp tempoyu 40 lara 50 lere getirebilir.
fenerbahçe bunları yaptığında zaten hep ilk ikideydi.
harcanan kumaşa yazık olmuş.
fark 2 puan beyler siz akıllı olun.
daha fazla entry yükleniyor...