ben de bu yazık ortamı terk ediyorum. günlerdir giremiyordum, memlekette kıyamet kopuyor ve nihayet bir fırsat bulup bakayım diyorum başlıklara bak. iğrençsiniz.
şu an sol tarafında var olan başlıklar durumunun özetidir.
kızları evlenme vaadiyle kandıran piç.
amk a karşılık çükünüze koyayım.
allaha savaş açmak.
erkekleri itici yapan detaylar.
doğuştan görme engellilerin cinsel yaşamı.
parfüm kullanmayan erkek
ünyeye gidecekken yanlışlıkla umreye gitmek.
görüntülere bakarak da bakmayarak da faillerin belli olduğu üzücü olay. spor kulüplerinin yöneticileri, futbolcularının bazıları, taraftar gruplarının bu olaylardan nemalanan liderleri, bu gençlere böyle olaylarla erkek olunacağını işleyen kültür ve herkesin bir sebeple yanında kesici, öldürücü bir silah taşımasına yol açan asayiş zaafiyeti ki bu bilerek yapılmaktadır.
yine görüntülere bakmadan sadece bu maç özelinde değerlendirsek bile failler aramızda. volkan, sabri, emre, meireles, galatasaraylı tercüman ve orta yuvarlakta kutlama adı altında rakiplerini provoke eden futbolcuların tamamı ile yöneticiler.
görüntülere bakarsak; fail arkadaşını durağa bırakıyor ve yoluna gitmeye başlıyor. kimseyle bir teması ne öncesinde ne de o anlarda yok. hatta yürüyüşleri esnasında yanından geçen fenerbahçe formalı delikanlıya dönüp bakmıyor bile. kendi yolunda yürürken arkasından sesleniliyor ve döner dönmez kendisine doğru koşan kişileri görüyor. en önde de merhum delikanlı var. ilk ve tek temas da onunla oluyor. videoda ses kaydı olmadığı için ne söylendi bilemiyoruz. ilk temas çok kısa sürüyor ve merhumla birlikte arkadaşları da kaçmaya başlıyorlar. bana göre sadece buraya kadar değerlendirirsek bir can havliyle kendini savunma durumu var. ancak görüldüğü üzere ilk temastan sonra arkalarından koşmaya başlıyor ve söylenene göre merhumu yerde yatarken de bıçaklıyor. işte bunun da savunulacak bir tarafı yok.
nereden bakarsak bakalım ortada bir cinayet var ve bunu sadece galatasaray formalı kişi işlemedi. o sadece son noktada elinde bıçak olan kişi. ona gelene kadar kimler kimler, kaç yıllardır bu suçu pek çok eli bıçak tutanlarla işlemeye ve aramızda gezmeye, bizlerden saygı görmeye devam ediyor bir düşünelim.
türkiye kupası finalinin nerede oynanacağına ilişkin açıklama yapan bakan.
işte her şeye el atmak, her şeyde hakimiyet kurmak bu. ne zaman gördünüz bir spor bakanının kupa finali için yorumlar yapıp, nerede oynanacağına karar verilmesine karıştığı? sana mı kaldı bu işler? kupa finaliyle uğraşacağına daha önemli işlerinle ilgilensene. ama olmaz. diğer konular kendisini gösterebileceği oranda gündemde değil.
adamlar her konuda ayrı ayrı başkanlık sistemi kuruyorlar. ha olmayacak o ayrı.
hala ırkı üzerinden konuşulan devrimci. ulan kürt olsa ne olur türk olsa ne olur. adamın niyeti, amacı, yaptıkları ortada sen onlara baksana mankafa. terörist diyenler de var. nasıl teröristse bir kişiyi bile öldürmedi. son 11 yılda kafalar o kadar karıştı ki bazılarınız taşımaktan, toparlamaya çalışmaktan yorulup kafasızlığı tercih etti. daha nice mevzu gibi bu adam da bunun kanıtı olmuştur. adam kahrolsun emperyalizm diyor, kafasız çıkıp vatan haini diyor.
ibrahim yazıcı'nın cenazesinde yazıcı'nın en yakınları bile ağlamayıp dik durmaya çalışırken cenazeye katılır katılmaz salya sümük ağlayan ağlak. neden acaba?
bir kez daha bizi kahrettiren katliamdır. insanoğlu nasıl olur da doğadan bu denli nefret edebilir? Doğa ondan aldıklarımızı bizden misli misli geri alsın umarım.
" o gün biri bana 'abi seni facebook'da ekledim.' dedi. ben facebook'da yokum ki. birisi benim gibi davranmış. niye benim gibi davranmaya çalışıyorsunuz gidin kenan imirzalıoğlu gibi davranın. benim size ne faydam olur ki?" dedi az önce spor servisi programında.
yalnız, sivas'a attığı 2. gol için efsane, öyle bir gol atılmadı, yılın golü vb. tanımlamalarda bulunanlar ilk defa maç izlediler herhalde. çok güzel bir gol olduğu gerçek ama siz hiç mi maç seyretmediniz, gol görmediniz be abi?
ya sev ya terk et sloganını zamanında faşistçe bulan şakirtlerin işlerine geldiğinde, gün bizim günümüz diye düşünüp kendisi gibi düşünmeyenlere ya sev ya terk et dediğini bize göstermiş başlık. her işiniz böyle.
o polise beni koruması için vergilerimden maaş ödeniyor ezik. koruduğu ülkeymiş.
fenerbahçe için çok çok zor geçecek bir maçtır. umarım ki öyle olmaz ve fenerbahçe tahmin edilenden daha kolay alır turu. fenerbahçe'nin bazı maçlarda oynadığı o büyük takım futbolunu oynamasını diliyorum.
bu arada şunu da eklemekte fayda var. "bana ne lan fenerden." diyen hainler bir zahmet maçı da izlemesin. dalga geçecek cephaneyi nasıl olsa sağdan soldan bulursunuz, bunu bahane etmeyin. umurunuzda amk, bal gibi umurunuzda.
"ilk turda falan elense dalga geçilir, laf sokulur da adamlar bildiğin final için oynayacak bu akşam. O zaman türk olarak bize düşen desteklemektir." diyerek söylediğim cümle.
beşiktaşlıyım ve ne galatasaray'ı ne de fenerbahçe'yi günahım kadar sevmem. ama bu avrupa maçları başka. seni temsil eden 2bir takım var sahada, senin ulusunu. hatırlar mısınız bilmem yıllar önce galatasaray psg ile avrupa kupalarında karşılaşmıştı. paris'de oynanan maçta az sayıda olan gurbetçi türk vatandaşlarını 1 mayıs'ta polisin gazını yiyen işçiye çevirmişlerdi. her türlü zorbalık yapıldı ve tabi ki fransız televizyonu olanları göstermedi. işte o günü yaşayan, orada olanlara tanık olan her kim ki hala daha avrupa maçlarında yabancı takımları tutuyordur ben kanından şüphe ederim. aslında böyle örneklere de çok gerek yok. mantıklı olarak düşünüldüğünde bizi siklemeyen, aşağılayan, barbar diyerek hor gören zihniyetlerin futbol takımlarını destekleyeceğime herhangi bir türk takımını desteklerim.
galatasaray uefa'yı aldığında nasıl ağladıysak mutluluktan fenerbahçeli arkadaşımla umarım fenerbahçe de aldığında bu kupayı bir galatasaraylı arkadaşımla yine ağlarız mutluluktan.
denir ki: kızı olmayan kişi evlat sevgisini tam olarak yaşayamaz. bir kız babası olarak doğru olduğunu hissediyorum. tabi bir gün oğlum olursa daha net bir fikrim olacağı kesin.
kız babaları hassaslaşır, ömrünün çoğu kaba-saba geçen, küfürbaz adam gider yerine başka bir adam gelir. çünkü kimsenin veremediği terbiyeyi o minicik çocuk doğduğu an verir. dünyaya başka bakmaya başlar. artık narin, duygusal bir çocuğu vardır öyle kaba-saba konuşamaz, "getir lan suyumu fırlama" gibi cümleler kuramaz çünkü içinden gelmez.
aslında sözün özü şu: bir babanın kızı için yapabileceği en güzel şey annesini sevmesi, saymasıdır. bu sayede kızının ömrü boyunca sırtı yere gelmeyecektir.
daha sene başına kadar en nefret edilen takımlar listesinde zirvedeyken ne olduysa artık bir anda hayran patlaması yaşayan kulüp. ben bu kulübü rummenigge, matthaus, effenberg, scholl, elber, lizarazu, kahn, sagnol, augenthaler ve daha birçok oyuncusu ile sevdim, almanyalardan formalarını getirttim. öyle bir sene içinde ya da 3-5 maçla olmuyor bu işler ibişler.
