ayrıca bu eşiği atlayan kadın ve erkek, (bkz: nev i şahsına münhasır) yapıdalardır. özellikle erkeği iyi sevişir, onlarla yaşanan aşk entrika ve macerayla doludur,* ikizler insanı pek sadık değildir ama (bkz: o kadar kusur kadı kızında da olur).
(bkz: lorenzonun yağı) kadar özel olmasa da üstünde gerçekten çalışılmış bi karışım içeren kavanoz. insandan sayılmaması gereken manyak ev arkadaşının (#4215601)(#4215813) * bir parça bok, biraz kusmuk ve üstüne alabildiğine sidikle doldurup odasında saklıdığı kavanoz.
not:arasıra kapağını açıp evi gezdirmek gerekir, kıvamını bulması için.
yapması gereken bir işi sürekli erteleyen ve hazır olması gereken ana çok az kala yapmaya başlayan kişinin durumunu özetleyen anne deyimi. yani artık durum öyle bir hal almıştır ki nerdeyse yumurta göte kaçtı kaçıcak, yapması gereken işi son ana sıkıştırmasından dolayı kişinin, o anlarda çektiği azap yumurtanın göte girmesiyle eşdeğer tutulmuştur zannımca. bugünün işini yarına bırakma demiş atalarımız.
istanbulda çukurcuma da açılmış olan ve bizim ülkemizde ilk defa çiçek dizaynı işi yapan yer. öyleki siz sevdiğiniz çiçekleri söylüyosunuz onlar sizin için çok farklı çiçek dizaynları yapıyorlar. hem garip hem çekici geldi bana. üstelik dükkana girdiğimde gördümki ortada öyle cadde üstü çiçekçileri gibi çiçek falan da yok. merak eden için web sitesi:
--spoiler-- http://www.sezenergin.com
--spoiler--
mesela kıçınız yok denicek kadar küçükse ve jean ler üstünüzde kötü duruyosa tercih etmeniz gereken tek marka. çok özel cep desenleri ve çok gizemli bir kesimi vardır. bizim buralarda mücevher fiyatına satılıyo ama amerikada 150 200 dolar civarına en babası en yeni modeli bulunur.
bir kısmı türkçe bir kısmı ingilizce kelimlerden oluşmuş, dil bakımından asimile fakat anlam bakımından en azından birşeyler çağrıştıran yaygın kullanım alanı bulan söz yada söz grupları. (az önce ben kendim uydurdum ama ihtiyaçtan dolayı bu yola başvurdum). örnek: ex den next olmaz
özellikle sosyo-kültürel yapımızdan ve demokrasi kültürümüzün tam olarak oturmamışlığından dolayı sahip olamadığımız ve bu sayede sivil toplum hareketinde * bulunamayıp sürekli güdüldüğümüz, bizdeki karşılığı cemaat kelimesine denk gelen kavram. örgütlenme özgürlüğü anayasa güvencesindedir, fakat eğer anneniz 1980 darbesini yaşamışsa onunla konuşurken ne zaman örgüt yada sendika deseniz 'aman yavrum karışma sen öyle şeylere, sakın bak' nidasıyla karşılaşırsınız. (bkz: 12 eylul darbesinin turkiye ye faturası)
sosyal tarafların, yani devlet, işçi örgütleri * (#4218550) ve işverenler - işveren örgütlerinin endüstri ilişkileri sistemi içerisinde aktif olarak yer almaları durumudur. bir takım faktörlere bağlı olarak gelişim gösterirler. bunların başında sosyo-kültürel faktörün içinde yer alan örgütlenme kültürü** gelir. sosyal diyalog, güçlü bir işçi sendikası ve onunla paralel olarak gelişen güçlü bir işveren sendikasının varlığı ile mümkündür.
mesela bizim evde bir tane varki daha manyağını bulamazsınız: en son gecen hafta salonda edebiyle oturmuş 4 kişiye şöle dedi: saçlarımı 3 numara kesicem ve salonda yakıcam cam kapı acmak yok kımsede cıkmıcak, ilk çıkana dalıyoruz!
diğer edepli sanılan 4 manyak kabul ettik ve eziyet başladı! öyleki yerimizde hareket bile etmedik, ama o koku butun gece ve nerdeyse ertesı gun evde kaldı.
alev alat lının şimdiye kadar 3 cildi yayınlanmış olan, dorduncusunu merakla ve heyecanla beklediğim, rusya hakkında yazdığı fakat roman kurgusu içerisinde ilerlerken size dünyanın bilgisini -üstelik belgeleriyle- farklı bir bakış açısından sunan, okurken kimi zaman ''aa bak bu böyleymiş meğer'' dediğiniz kimi zaman sinirden titrediğiniz, kimi zaman alev hanımı bulup elini öpmek istediğiniz roman serisi. son cildi (3.cilt) rusyanın en önemli edebiyat ödullerinden birini almıştır (mikhail a. şolokhov 100. yıl edebiyat ödülü, moskova 2006). okunması, hatta defalarca okunması gereken eserdir.
serinin yayınlanmış kitapları:
1- aydınlanma değil merhamet
2- dünya nöbeti
3- eyy uhnem! eyy uhnem!
