hediye alma şartı var mı yok mu önce onun belirlenmesi lazım. ayrıca ne kadara kiralayıp, ne kadara kiralanacağız, çok saçma. "o kadar para verdim, s.kmeden bırakmam" minvalinde şeyler söylenebilir, çok ayıp bi'şey olur bu. ayrıca bir taraf fena halde hoşlandı diyelim, diğer kişinin alakası yoksa o hoşlanan kişi "bana o kadar ümit verdin, ühü" şeklinde zırvalarsa ah almış olur muyuz? bunlar hep belirsiz.
ıslak halıydı zaten amına koyum amcam abim ben yegenler birde dedem 3. kattan düştük lan nerde hata yapmış olabiliriz dedem yogun bakımda dedemi çok özlüyom la
azgınlıktan deliren kadının karşısında, bir türlü ereksiyon olamayan, küçük penisli erkeğin olduğu sahneler. hayır koskoca porno sektöründe bu adamlardan başka adam mı yok, o kadının suçu ne? of bazı porno sektörü çok saçma.
"esmer, zayıfça, sıcak ve kıvırcık. baksan bir şeye benzetemezsin. ta ki sana bakacak. gözünün içine. seni çok seviyormuş gibi, kimsenin sevmediği gibi. hep seni beklemiş gibi, her şeyi anlatacakmış gibi, her şeyini verecekmiş gibi, sonrası yokmuş gibi, umrunda değilmiş gibi, dertli dertli bakacak sana, içimde böyle bir yer mi varmış dersin, oralarına kadar değer. çözülmeni bekler. görmek için nasıl soyunduğunu. koltukaltlarına kadar sevmek için seni. oralarına kadar ısırabilmek için. bırakma kendini. o gözler bir daha öyle bakmaz çünkü"
bir zaman sonra sevgilisi tarafından "maalesef" terkedilecek olan yazar. efendim kadınlar ilgiden hoşlanır, bir süre. kadınlar, yine "maalesef", ilgi göstermeyen adamın göstereceği küçücük ilginin peşinde koşmaktan hoşlanır. bu "yere göğe aşkımı yazıyorum heleloy" tarzı hoşluklar kadını bir süre memnun eder, zira ego böyle ufak tefek şeylerle bazen ilgilenir, ama kimse gerçekten sahip olduğunu sonsuza dek istemez.
ayrıca ne kendisini ne de sevdiceğini tanırım, nacizane hayat tavsiyemdir. muhakkak ki yanılmak isterim. sevgiler, saygılar.
şimdi bunu yazma sebebi ne olabilir bir insanın? bakın ben çok mutluyum, kocam da var, hadi kıskanın beni, demek olabilir. başka bi'şey aklıma gelmiyor.
eski sevgilimin getirdiği mug, pembeli bi'şeyler bir de kaldığı otelde bulunan iğneye geçirilmiş renkli iplikler... kıyamamak değil de, o geri geldiğinde çıkaracağım kutularından, öyle şey ettim.
dünyadaki en yakınımken, şu an nasıl olduğunu bile soramayacak kadar uzağız. hayat işte... çok özlüyorum ama onu değil, bana hissettirdiklerini. kendimi çok sevmiştim ben öyle, iyiydim. şu anki adamı tanımıyorum zaten, tanısam hiç sevmem eminim.