ergenlerin istilasına uğramış DH konudışı bölümüyle kafa kafaya yarışan bu sözlükten ayrılmanın zamanı gelmiştir. kürtler aleviler ateistler bakireler mini etekliler veren kızlar vermeyen kızlar kadar hepinizin başına taş düşsün.
ben şimdi buradan isim verip kimseyi rencide etmek istemiyorum. ama diğerinde gayet güzel başlıklar mantıklı yorumlar okuduktan sonra geliyorum bi bakıyorum, başlıklar şu şekilde; seks, seks, bakire, seks, kürtler, seks, karı kız, seks, ateistler, çirkin kızlar, vermek isteyenler, vermeyenler, seks, seks, seks.. aynen bu şekilde devam ediyor.
sürekli reklama giren kanal. reklamlardan geriye kalan kısıtlı zamanlarda da dizi film eğlence programları yayınladığı söylenmektedir ama ben hiç denk gelmedim.
izin verdiğim kadar hayatımdasın diye profil yazısı olan kızlardır. artık o nasıl bi ego'ysa dünya sadece onun etrafında dönüyor. gerçi sadece onu suçlamıyorum, onun totoyu kaldıran yine başkası mı sanki, sensin tabi ki türk erkeği.
kenardaki polislerin sürekli fotoğraf çektiği derbi.
bu polislik kurumunun içi o kadar boş ki, nasıl anlatsam bilemiyorum. polis aracında elinde sigarayla devriye gezen polisler mi istersin, polis minibünde beklerken yolda yürüyen kızlara yiyecek gibi bakan polisler mi istersin, olay yerine gidip elinde sigaralarla olaya bakan mı istersin.
yok yani ülkedeki bütün kamu kurumlarının içi o kadar boş ki, tabi hepsi bizim insanımız en nihayetinde. disiplin genlerde yok. hava sıcak tabi, nem bu nem.
taraf tutmuyorum hiçbir takımı tutmuyorum. haliyle uzun yıllardır yerli maçları izlemiyorum. haziran ayındaki dünya kupasından sonra bu akşam derbi var dediler. açmaz izlemez olaydım, ruhum sıkıldı yeminle. futbol namına birşey yok. iki takım da gelişigüzel dan dun oynuyor. taraftar desen her türlü terbiyesizliği yapıyor. saha kenarındaki polisler cep telefonlarıyla foto çekiyorlar. hakemler berbat, tvdeki yorumcu erman berbat, saha berbat.
saçma sapan sorulara hazırlıklı olun. ne de olsa o soruları soran kişi de klasik yollardan geçerek oraya gelmiştir yani pek bi özelliği olmayan birisidir. mevcut şartlardan dolayı orada soruları o sormaktadır. aslında söylemek istediğim bu ülkede altyapı diye birşey yok. kimse büyük başarılarla bi yerlere gelmiyor. sizden pek farkı olmayan birisiyle karşılıklı oturup konuşacaksınız bu kadar basit.
haa bir de, 5 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz diye sorarsa aman diyeyim şu klasik cevabı vermeyin. çok itici ve klişe. zaten o soruyu soran adamlar hala kaldı mı bilmiyorum ama belli de olmaz. soracak pek birşeyi olmayan insan neticede sorarlar yani çekinmezler.
kampanyanın esası "ya bağış yap ya da bir kova buzlu suyu başından aşağı dök" iken bizim yarım akıllı ünlüler foşur foşur sularla oynamakta para bağışlaması gerektiğini bile bilmemektedir.
zaten bağış ne kadar gereksiz birşey. soyunmak daha güzel.
siz o çekirdek kabuklarını yerlere atarak çevreyi kirletiyorsunuz, bir çevreci olarak sizin bu pisliğinizi heryerde görmek beni hüzünlendiriyor ama yine de çevresini kirleten ahlak yoksunu insanlar demiyorum çünkü çok ayıp.
sıcak yaz gecelerinin olmazsa olmazıdır. bünyeyi kaplayan o yapışaklıktan kurtulmanızı sağlar, bi anda rahatlarsınız hayattan keyif almaya başlarsınız.
çağımızın en büyük kandırmacalarından bi tanesidir ama yine de internetten alışveriş güzeldir.
sen şimdi sözkonusu ürünü satın almak istiyor musun? aynı gün hemen o an daha ikona tıklar tıklamaz kargoya vericekmiş gibi yapıp aklına girerler ödemeyi tahsil ederler. sonra da "amaaan caaaanımmmm hele bi otur soluklan yeeenim" moduna geçerler. hele bir de acelen varsa iyice yandın demektir.
gerçi küçük firmalar genellikle bu sözünü tutar da, büyük firmaların çoğu bu kandırmacanın arkasına saklanır, işlem hacmini yükseltmeye çalışırlar. sen sonra iptal etsen de kimsenin umrunda olmaz, kaybettiğin zamanla başbaşa kalırsın.
"stoktan hızlı gönderi" ibaresine aldanıp sipariş verdiğim ürünü 2 gündür göndermeyen mağaza.
müşteri hizmetlerini arayıp yeterince uzun süre bekletildikten sonra, karşıma çıkan temsilci arkadaşa durumu izah ettim. ordaki "hızlı gönderi" ibaresi ile kastedilen süre 48saat oluyormuşşş yersen.
yani gerçekte "stoktan hızlı gönderi" diye birşey yok arkadaşlar haberiniz olsun.
paraya tapanların ülkesinde yaşanan en klasik sorundur.
her firma işini görecek şekilde gerekli hizmeti alır ama sıra ödemeye gelince o eller o ceplere hiç gitmek istemez. bu da piyasada gizli bir zincirleme reaksiyona neden olur. oysa herkes hizmetini aldıktan sonra adabıyla ödemesini yapsa hiç sıkıntı yaşanmayacaktır. ama yooook illa puştluk yapılacak üçün beşin derdine düşülecek, kasadan para çıkarmayalım şimdi, oradan gelecek parayla şurasının açığını kapatırız tarzı söylemler yüzünden paranın el değiştirmesi yavaşlar.
bankacılık denetleme kurumu benzeri "firmaları denetleme kurumu" olmalı bu ülkede. hizmetini aldın mı aldın, öde lan hemen parasını demeli. aksi halde daha çok beklersiniz anacım.