Tabii ki de parasının olmasıdır. "Ya öyle değil o..." dediğinizi hayal eder gibiyim. Ama sorarım size parası olmadan nasıl özgüveni olacak bu adamın? Nasıl kızı alıp bişiler ısmarlıcak? Hala ailesiyle yaşarken nasıl gecelere kadar takılacak. Ulan 11'de otobüs bitiyor lan otobüs!
Kızlar biliyorum şimdi hepiniz "ya canım zengin olmasa da olur" falan diceksiniz. Ama tarz giyinen adamları görünce dibiniz düşecek. Nasıl olacak soruyorum size kiminle çıkacak bu insanlar! 35'ine gelince görücü usulu yapıp para getirmiyor diye dırdır yapan eşlere sahip olurlar artık, sonra da niye ataerkiliz. Beyin nasıl göçmesin sorarım size
kaliteli yazarlar ile. kaliteli olmayan yazarları eleyen bir moderasyon ile. bilgi ve mizah dolu yazılar, hoşgörülü barışçıl kardeşlik anlayışı ile yaşayan yazarlar ile.
konuyu (bkz: sozluk nasıl kurtulur) olarak değiştirelim. çıkan cevapları alıp aynen ülkeye uygulayalım. kısa süre içinde bilgili esprili ve zeki bir ülkenizin olduğunu farkedeceksiniz.
Dine inanmamaya ilk başladığımda aynen böyle düşünüyordum. Sonra bir çok inançlının ağzından "inanmamanın kendisi saygısızlık zaten" diye duyunca bu mottodan vazgeçtim.
Ya zaten sana göre peygamber ya yalancı ya deli daha neyine saygı duyacaksın ki. Saygı duyacağın tek şey ona inanan insanların karakteri, bu noktada hoşgörü kelimesini de kabul etmiyorum. Üstün alçaktakine hoşgörü gösterir, haklı haksıza hoşgörü gösterir. Kilit kelime tahammüldür ki; o da ortadoğu toplumlarında olmayan bir şey.
Bütün hayvanlar yüzebilirken yüzememek, en ağır apaçiler şahinlerde arabesk rap çalıp araba kullanırken direksiyon kursunda 3.hakkını kaybetmek ve neredeyse bütün karakteri bozuk insanlar sevgili edinebilirken bu zamana kadar hiçbir kızla çıkamamış olmak. Dans edememek falan dahası da var bunun da şimdilik bu kadarı geldi aklıma.
Karl Marx\'a ait söz tam olarak şöyledir: \"Dinsel üzüntü, bir ölçüde gerçek üzüntünün dışavurumu ve bir başka ölçüde de gerçek üzüntüye karşı protesto oluyor. Din ezilen insanın içli ezgisini, kalpsiz bir dünyanın sıcaklığını, tinin dıştalandığı toplumsal koşulların tinini oluşturuyor. Din, halkın afyonunu oluşturuyor.\"
Kalpsiz dünyanın sıcaklığı... Buna benzer bir vurguya bir de Shaekspare\'in olmak ya da olmamak tiradında rastlıyoruz.
\"Yoksa kim dayanabilir zamanın kırbacına?
Zorbanın kahrına, gururunun çiğnenmesine
Sevgisinin kepaze edilmesine
Kanunların bu kadar yavaş
Yüzsüzlüğün bu kadar çabuk yürümesine
Kötülere kul olmasına iyi insanın
Bir bıçak saplayıp göğsüne kurtulmak varken?
Kim ister bütün bunlara katlanmak
Ağır bir hayatın altında inleyip terlemek
Ölümden sonraki bir şeyden korkmasa\"
Sonuç olarak. Din bu dünyayı kabullenemeyen insanın tesellisidir. Sefalet içindeki toplumlar dine hep daha sıkı sarılır sarılmıştır
sonra başlat + r kombinasyonuyla çalıştırı açın regedit yazın. ctrl+f yapın portalsepeti geçen tüm kayıtları arayın ve silinebilen her şeyi silin. (bunları yaparken chrome kapalı olsun) Geçmiş olsun.
Nebi Vural'ı takip eden hocalardan öğrenilmedikçe anlamı olmayan spor.
Ayrıca müsabaka sporu olmadığı için belli bir harekete karşı belli bir teknik mantığıyla öğretilir. Adam tutar tutuşuna göre bir şey yaparsınız, yumruk atar ona göre bir şey yaparsınız. O yüzden sadece bir tanesini görüp "olum kolumu tut kolumu tut yapıyor bunlar karşı taraf napıyorsa yapsın diye hareket ediyorlar ehe ehe" demek de cahil yorumudur.
Kesinlikle böyledir diye düşünüyorum. Ondan başka var mı her türlü kılığa giren her türlü deliliği yapan. Bu kadar vantastik olabilecek tek kişi Şener Şen bence.
Bonus: http://www.youtube.com/watch?v=oUltheRpJNw
Sürekli dinsiz Türk der. Hobileri Türk kesmektir. Kara Murat'ı görünce çok korkar. Genellikle kel ve bıyıklıdır. En son Fetih 1453 filminde görülmüştür. Diriliş Ertuğrul dizisinde de tapınakçı kuzenleri oynamaktadır.
Burada atıp tutan atarlananlara harbi teesüf ve küfür ediyorum.
Ulan biz de onurlu adamız. Biz de kimsenin yuvasını yıkacak insanlar değiliz. Ben bu kızı tanıdığımda alnında sevgilisi var yazmıyordu. Karakteri o kadar hoşuma gitti ki geri duramadım. Zaten tam meylettim ki sevgilisi olduğunu öğrendim.
O zaman vazgeçeceksin abi diceksiniz. Ben de öyle dedim. Ama olmuyor ki. Böyle dile dolanan bırakamadığım bir şarkı gibi ama bak serdar ortaç demet akalın şarkısı gibi de değil. Hani bir filmde bir yerde duyarsın melodisini unutmamak için sürekli dinlemek istersin. Benim için aynen bu. Hem zaten istediğimiz her şeyden vazgeçmeye zorlanıyoruz bari bunu istemesi bedava olsun lan. Bari az burada linç etmeyin bizi.
Piçlik yapıp kızı ayırmaya ya da ayartmaya da çalışamazsın. Diğer adama kızmak istersin ama ona da kızamazsın. Kimin ne suçu var ki? Zaten onun hakkında kötü düşününce kendinden de soğuyorsun. Ama bu arada da hep görmek konuşmak iletişime geçmek istiyorsun. Git esrar çek eroin iç daha mantıklı bağımlılık mk ama yok işte siktiğimin kafasına söz geçmiyor ki. istiyor da istiyor.
Ne bileyim işte. Karman çorman bir şey. Siz siz olun iyi stalklayın sarmadan önce. Sonra çok bozuyor adamı.
Küçüklüğümden beri kubbeli yapıların hastasıyım. Dine inanırken cumaya giderdim o ortam bana garip bir huzur verirdi. Hayır dinle ilgisi yok binanın kubbeli olmasını diyorum. insan kendini kapalı alanda gibi hissetmiyor.
Ve kendimi bildim bileli şu başlığın hayalini kurarım. kubbeli bir kütüphane olsa böyle. ama günümüz dindarlarına bunu söylersen tefe tutarlar adamı. biz iyisi mi kubbeli kütüphane yapalım bırakalım camide namaz kılsınlar.
Modern gençtir. her yerde bu boktan muhabbetleri yaparlar. ve herkes her yerde sevişiyormuş gibi gündem komple bunun üzerindedir. ama sorduğun zaman modernlik olarak tanımlarlar. sanki atomlardan kuarklardan bahsediyorsun mk modernlikmiş.
not: hayır muhafazakar değilim dine bile inanmıyorum. gına geldi sadece.