bir de bunların öss hazırlık aşamasında kıçını bilgisayar mühendisliğini kazanmak için yırtan ama kazanamayıncada bilgisayar mühendislerine bok atan programcı kırıntısı versiyonu vardır ki hiç sormayın. türkiye'de bilgisayar mühendislerinin yediği bok kadar hiç kimse bok yememiştir, hiç bir guhuh bunlar kadar küfür azar hakaret işitmemiştir.
bu durumada ekşisözlükte rastlamışlığım var, gidin başlık butonuna bilgisayar mühendisliği ve bilgisayar mühendisi yazın bakın neler çıkacak.
ne demişler (bkz: kedi uzanamadığı ciğere mundar der)
efendim birde bunların bir kurulusu vardır türkiye "sirius bilmem ne araştırma şeysi" diye. şimdi bana diyeceksiniz ki "ulan bu evrende milyonlarca galaksinin içinde sadece bir fare boku kadar bile etmeyen dünya'da mi yaşam çıktı" diye. benimde yanıtım "niye olmasın" olacaktır. üstelik yaşamın cıkması ile zeki yaşamın cıkması farklı şeylerdir. farz-ı misal diyelim ki bizim dünyamıza benzer gezegenler sözkonusu ve yaşam hatta zeki yaşam bile ortaya çıktı. şimdi bu adamların işigücü bitti bizimle ebe-sobe mi oynayacaklar? ya adam gibi yeryüzüne iner dertlerini anlatırlar ya da siktirir giderler, atmosferde ne bok yiyor bunlar? neden gizlesinler kendilerini?
üstelik galaksiler arası yolculuk yapabilecek bir uygarlığın ortaya cıkabilmiş olması biraz fantastik kaçmıyor mu?
üniversite sınavını kazanamayanları avutmak için, çevredekiler ya da bu bizzat bu kişi tarafından kullanılan züğürt tesellisi. bunu öne sürerek bir lise mezununun tıp fakültesi kitaplarını okuduğunu ve kendisini bu alanda en az bir doktor kadar geliştirdiğini iddia ettiğine rastlamıştım. bir de bunun bilgisayar camiasındaki sürümü vardır ki hiç sormayın, bilgisayar mühendisliği okuyan ya da kazananlar daima "iyi bir programcı olabilirsin" "bilgisayar diplomasını chip dergisi versin" "odtü bilg. mühendisliği mezunu tanıyorum senin kadar iyi programcı değil" gibi şeylerle hem ego masturbasyonu yapar hem de karşıdaki aptalı teselli etmeye mutlu etmeye çalışırlar. karşıdaki yeterince akıllı değilse -ki çoğunlukla böyledir- bunun gazına hemen gelecektir.
hayır efendim, min. bir lisans eğitimi alınmadan bir boka sap olunmaz söylenenlere inanmayın. ayrıca oturup mal mal tıp mühendislik vb. kitaplarıda okumayın. zaten okusanızda anlayabileceğinizi sanmıyorum, onları anlayabilecek adam üniversiteyi de kazanacaktır.
bir takım dingillerinde sahip oldukları için kendilerini bir bok zannettikleri insan dişileri. bunlar kendileri dışındakileri abazan gibi iğreti bir terimle yaftalarlar.
düzceli mehmet adlı kitabı tam bir beyin yıkama kitabıdır. yazar, kolayca yerden yere vurabileceği bir ateist tiplemesi yaratıp onunla oyuncak gibi oynamaktadır. bu da nurculuk denilen şeyin ne ölçüde gerici bir tarikat yahut da din olduğunu göstermektedir.
bir ay öncesine kadar sabah derse girdiğim anfi'de başıma gelmiş ve hiç yoktan rezil rüsva olmama yol açmış durumdur. şöyle ki, anfi'de ders esnasında en arkaya oturursunuz ve hapşırığınızı dikkat çekmemek -nezaket- için tutmaya çalışırken, akabinde ağızda hava sıkışması ve bunu izleyen osuruğa benzer bir sesin agzınızdan anfi'ye doğru yankılanmasına yol açmaktadır.
hiç bir suçunuz olmadığı halde, üstelik nezaket amacıyla giriştiğiniz bir tutum başınıza böyle sıkıntılar açabilmektedir.
milyarlarca yıl önce, dünya daha çok genç iken atomlar molekülleri, moleküller daha karmaşık molekülleri ve bunlarda çok karmaşık reaksiyonları neticesinde canlılığı upuzun süren bir kimyasal sürecin sonunda var etti. canlılık cansızdan pat diye değil, uzun süreli bir oluş ve gelişim sonucu ortaya çıkmış, nesilden nesile de aktarılmıştır.
ne idugu belirsiz kavram, ilgili filozof burada yeni bir insan türünü mü kasteder, ateistleri mi kasteder, belli bir ırka mı hitap eder, yoksa insan türünün kendi kendini aşışına mı değinir belli değil tamamen muğlaktır. böyle terimler çekip çekiştirilerek narsizmini tatmin etmeye çalışan insanlar tarafından oldukça destek alacaktır.