-burası benim ya, burası benim* üniversitem hepinizi atarım, kaç kere söyleyeceğim bülent abim gelecek, vallahi babama söylerim alırım kimlikerinizi polis abilerime teslim ederim, atarım sizi buradan. ama bana ne yea ben savunurum size mi kaldı siz kimsiniz yea. yakarım!!!*
+ bi s.ktir git bokunda boncuk ara ya
--spoiler--
an itibarı ile mematinin oğlunun vurulduğu dizidir. yıllardır ilk kez bu kadar heyecan yaptım bu dizide.
--spoiler--
not: az reyting yapsın lazımdır.
ekşiye girebilmek için 2 yıl bekledikten sonra komple kayıttan silinmiş bulunmaktayım, silindiğim tarihten şu ana ve gelecek 2 yıl boyunca da ana avrat ikili ilişkilerime devam edeceğimi temin etmek istiyorum.
2 yıl 1 aydır yazar olmak için uğraştığım lanet olasıca! sözlük. 3 gün önce girdiğimde bir de ne göreyim, silmişler. bu adaletin hangi sayfalarında yazıyor ey ekşinin akıllı bıdıkları. yazık...
kimse demiyor ki bize neden yumurta attılar. o yumurtalar utançtan suratında pişmesi gerekirken yağ gibi üste çıkmaya çalışan zihniyet sahibidir bu kişi. okul yönetimini istifaya davet etmiş, gerideki güruh* da arka çıkmış. bu durum hala at gözlüğü değil kara çarşaflara bağlanmış zihinleri açar diye umuyorsak yine yanılıyoruz.
yalandan totem yapıp yazmıyorum, tıkanıyorum işin aslı. yalandan ben butonuna bakıyorum aylık tek pekiyi pek güzelim gelmiş mi diye. ama sözlüğe de çok temiz sövüyorum. ulan hoş bir şey yazsan yafta, kötü yazsan siklenmeme, iyi yazsan sallamama.. ne yapayım ulan ben en sonunda dedim ağzımı bozayım madem, iş yapar. sözlükle ilgili özet hislerim böyledir işte.
yakın tarihten, mondros'dan bellidir. sen tut düşmanın olan milletlerle antlaşmaya otur sonra da onlara güvendiğin için antlaşmanın sadece osmanlıcaya çevrilen kısmını oku, ingilizce olan kısmı okuma. milletin düdüklenmesine sebep ol. şimdi sana karşı savaşanlar mı sana düşman sen mi kendine?
bakmakla görmek arasındaki farkı çok net ortaya koyan suliet. görünce dudağım uçukladı, bir an kendimi 21'e kadar sayarken buldum, heyecanlandım. içimde kabaran bir şeyler oldu.
en sevdiğim kötü karakterlerden biri olan brian cox'un oynadığı filmdir. Merdivenden inerken konuştuğunda, işte bu sesi tanıyorum diye doğrulduğum an filmin başladığı andı.
yanlış bir önermedir. hangi ülkedeki kadınlardan bahsedildiği belli değil ayrıca dine nasıl vururum zihniyeti ile açılmış ise bu başlık cevap verilesi bir başlıktır. türkiyedeki bir çok kadın ailesinin zoruyla okuyamadığı için cahil kalmalarının birinci sebebi aileleri ikinci sebebi ise kendileri. bunun geldiğimiz yüzyılla da uzaktan yakından alakası yoktur zira türkiye daha kaçıncı yüzyılda olduğu belli olmayan haritayı açtığınız zaman da göründüğü üzere ortada bir yerlerde olan bir memeleket. dinin bu konuda üzerine düşen bütün görevi yerine getirdiğine inanıyorum yanlışı yapan yanlış uygulayan ise insan oğlu..
bebekken yaptığınız her şey avantajdır, asıl mühim olan büyüdüğünüzde bir iki olay hariç hiç birini hatırlamamanız. nerede kaldı avantaj, belki* hatırladığınız ufak tefek olaylar.
sıranın bize de geleceğine inandığım durum. google ve youtube gibi sıranın sözlüklere gelmesi ihtimali bile, medyanın işine geleni çal gelmeyeni at mantığının bir sonucudur. biz ise bana dokunmayan yılan bin yaşasın gibi saçma bir tavır takınırsak yazık bize!
okulda o kadar çok kuytu köşe var ki türk öğrencileri etrafta göremezdik. astronomi kulesi olsun zindanlar olsun bir sürü mekan, hele içlerinde bir mekan vardır ki sormayın, bir türk genci için cennet cennet.