sığ zihinlerin ortak bir bilinçle hareket edip eğriyi doğrudan ayırma çabanızı hükümsüz kılmak için gösterdeği beyhude çabaya aldırmamaktır kişinin karmayı önemsemiycek kadar yüksek amaçlara sahip olmasıdır.
karmayı önemsemek sığ zihinlerin beğenisini önemsemektir bedelsiz bir şekilde onların hizmetkarı olmaktır.
karma kişinin gerçek değerini asla yansıtamaz hatta yanına bile yaklaşamaz sözlükte tesadüfü kişilerce tesafadüfü bir şekilde okunup okuyan kişilerin ruh hali ve öznel beğenileriyle yargılanıp o kişiye uygun olup olmaması neticesinde değer verilmesidir.
tamamen nesnel, akıl ve mantıkla sağlıklı bir şekilde düşünebilen seçkin bir oylama ve eleştirme ( namı değer ayar verme) gurubu oluşturulduğunda sözlük gerçek bir bilgi kaynağı amacına büyük ölçüde ulaşabilir.
bu şekilde şeçkin bir grup oluşturulduğunda iki çeşit karma olmalı ve sözlük ahalisinin bireyleri tarafından oluşturulan karma daha az dikkate değer bulunmalı hatta hiç önemsenmemelidir seçkin grup tarafından oluşturulan karma ise fevkalede önemsenmeli ve kişinin gerçek değerini yansıttığı için yüksek karmaya sahip insanlardan maksimum ölçüde faydanlanmaya çalışılmalı hatta bu kişilere katkısı oranında maddi destek verilmelidir.
Sorun şu ki böyle değerli ve nesnel bir yargıda bulunabilicek aydın kişilerin sözlükte nasıl himaye edilceğidir bana göre zall sözlükten belli bir hisse vermeli ve sözlüğün en değerli unsuruna kalitesine yaptığı katkıları karşılıksız bırakmamalıdır ama yine sorun şu ki bu kişilerin varlığı tam bir muammadır.
bu akıldan ve mantıktan tam olarak nasibini almış kişilerin sözlük dinamiklerini kalite zeminine oturtmasıyla sözlük her türlü daha çok okunmaya değer büyük ve kaliteli sosyal bir paylaşım platformuna dönüştüğünde ikicil karma sistemindeki birincil karma o zaman önemsenmeye değer bulunacaktır.
aynı anda ve yüksek dozda bu ağrı ve acılara maruz kalan kimse hayatı çok farklı bir açıdan görür bu açı halk dilinde yer yer ebesini .mını tersten görmek olarak adlandırılır.
Tarih derslerinde aklımıza kazınan bir durum olan 1. dünya savaşında almanya yenilince bizde yenilmiş sayıldık şeklinde anlatıla gelen tarihi olayın tersi durumudur, almanyanın 2. dünya savaşında yenileceği kesinleşince türkiye müttefik devletlerin yanında savaşa girmiş ve 2. dünya savaşında galip devletler arasında yer almıştır.
şimdi örneklerle konuyu pekiştirelim;
- Hocam 1 dünya savaşında neden yenildik.
+ Almanya kaybedince biz de yenilmiş sayıldık evladım.
- Hocam 2 dünya savaşını nasıl kazandık.
+ Almanya kaybedince bizde yenmiş sayıldık evladım.
tarih dersimiz burada sona ermiştir anlayanlar anlamayanlara anlatsın.
nil karaibrahimgilin madensuyu reklamında oynadığı gibi bursa büyükşehir belediyesi başkanıda böyle bir reklamda oynasa kaldırımlardan atlayıp soyuyorsam sebebi çok soyuyorsam sebebi çok diyip kaldırımdan kaldırıma atlasa, hayvani jiplerinin içinden fakir vatandaşları kırbaçlasa akpli badem bıyığıyla nihahaha diye gülse vallahi çok samimi olacaklar her 5 yılda bir üşenip kullanmadığım oyu samimiyetlerinden dolayı ibineler diyip chpye verirdim.
şimdi görükle bursaray hattından %36 tasarruf etmişler ba-ba-ba yalanın bu kadarı ulan zaten yaptığın tasarrufun %6 sını bunu bildirmek harcadın her tarafa yazmışlar başımı nereye çevirsem bu yazı rüylarıma giriyor artık aramızda para toplayıp kaldırabilsek keşke.
ulan bu zaten tasarruf hikayaside kesin kazayla olmuştur
- Başkanım inanmıyacaksınız korkunç bişey oldu.
+ Aman YAarabbi ne oldu.
- Tasarruf yapıyoruz başkanım
+ Neee! kovarım lan sizi biz kendimiz zengin olucaz diye başkan olduk bu salakların yaptığına bak çabuk çabuk bizim lehimize değiştirin bu olayı.
- Yapamıyoruz başkanım her şeyi denedik mecbur tasarruf yapıyoruz.
+ NEeeeeeee!
- durun başkanım bunu şöyle lehimize çevirebiliriz afiş hazırlayıp her yere bunu asıcaz heryere heryere...
+ Durmak yok yola devam nihahahaha.
en kötü karar bile kararsızlıktan iyidir görüşünün iyi mi kötü mü olduğuna karar verememiş kararsız insanın kararlı olmayı, kararsız olmanın alt kümesi haline getirmesidir.
Otobüslerde en çarpık sosyal anlayışlardan biridir.
Şu soruları sorursak konuyu daha net anlayabiliriz.
s- Otobüslerde kimlere yer verilir ve neden ver verilir.
c- Tanım( belediye otobüslerinde geçen): yaşlı, gazi, hasta, engellilere ve hamilelere.
s- tanımda geçen kişilere neden yer verilir.
c- ayakta durabilecek güce kısmi olarak sahip olunduğundan ve yolculuk esnasında bizden daha fazla engel ve zorlukla karşılaşabileceğinden empati kurulup yer verilmesi beklenir.
s- çocuklar otobüslerde seyahat halindeyken tanımda geçen kişiler ile normal yetişkin bireyler arasında bir zorluğa maruz kalmaz mı?
c- kalırlar.
s-peki neden oturan çocuklar hor görülür?
c-otobüste bulunan ve genellikle otobüs popülasyonunun çoğunluğunu oluşturan otobüs teyzelerinin kıt anlayışı yüzünden.
Eğitim sistemimizin büyük eksikliklerindendir nasıl espri yapılacağının öğretilmemesi okulda ve okul sonrası hayatımızda kesinlikle çok ama çok gerekli bir unusurdur espri yapabilmek matematik gibi türkçe gibi ekmek gibi su gibi gereklidir.
insanlarda espri anlayışı hep vardır ama bu öğretilmediği için bozuk ve çarpık kötü bir espiri anlayışı oluşur bir çok insanda bu da nefret, mutsuzluk ve anlayışsızlığı körükler.
ezcümle insanlar arası iyi bir sosyal iletişimin ve insani mutluluğun önemli bir yapı taşı olan bu unsurun görmezden gelinip insanlara küçük yaşta öğretilmemesi daha güçsüz bireylerin oluşmasına neden olmaktadır.