yapılması güzel olan, terk edilmesinde beis olmayan şeylerin durumudur.
buna; mendub, adab da denir. sünnet-i gayr-i müekkede hükmündedir.
peygamber efendimizin ömründe bir iki kere de olsa yaptıkları ve sevdikleri, beğendikleri hususlardır. yeni doğan çocuğa yedinci gün isim koymak, erkek ve kız çocuğu için akika hayvanı kesmek, güzel giyinmek, güzel koku sürünmek müstehapdır.
bunları yapana çok sevap verilir. işlemeyene azab olmaz, şefaatten de mahrum kalınmaz.
Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellemin ismini işitenin ömründe bir defa salevat getirmesi farz, okuyunca, yazınca, söyleyince, işitince ilkinde söylemek vacip, tekrarında müstehaptır.
Salevatın çeşitleri çoktur. Namazların son oturuşunda okunan salli barikler salevattır. Peygamber efendimize salevat getirmek için Allahümme salli ala Muhammed ve ala ali Muhammed demek kâfidir. En kısa salevat budur. Namazda okuduğumuz, Salli barikleri okumak daha sevabdır.
Peygamber efendimize salevat-ı şerife getirmenin fazileti çoktur. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: "Cebrail aleyhisselam "Sana kim salevat okursa, 70 bin melek ona salât okur. Meleklerin salât okuduğu kimse Cennet ehli arasına girer" dedi. işi güçleşen, salevat okumayı çoğaltsın! Çünkü salevat, bütün sıkıntıları giderir, rızıkları artırır, işlerin hayırla bitmesini sağlar. Salevat, Sıratta nur, salevat okuyan da nur ehli olur. Nur ehli olan da Cehennem ehli olmaz."
Peygamberimiz buyurdu ki, "Her kim günde yüz defa salevât-ı şerife okursa, kıyâmet gününde güneşin sıcaklığından kurtulup, Arşın gölgesi altında benimle berâberdir. Ve her kim benim için bir salevât-ı şerife getirirse, rahmet melekleri onun günahlarının affolması için duâ ve istiğfar ederler."
londara üniversitesi felsefe bölümü'nde öğretim üyesidir. londra üniversitesi school of advanced study'de felsefe programı kurucu müdürlüğü yapmıştır. aristoteles derneği bildirileri editörlüğü yapmaktadır.
oxford ve frankfurt üniversitelerinde felsefe ve sostal bilimler öğrenimi gördü. oxford, harvard ve londra üniversitelerinde felsefe dersleri verdi. yapıtları arasında hegel's dialectic and its criticism(cambridge university ,1982) ve on voluntary servitude:false consciousness and the theory of ıdeology(polity press,1996) bulunmaktadır.. halen oxford üniversitesi lincoln college'da felsefe bölümü öğretim üyesidir.
Birbirinden bazı farklılıklar gösterse de iki gelenek günümüze kadar yaşayabilmiştir. Bunlardan biri Köylü Tiyatrosu geleneği, ikincisi ise Halk Tiyatrosu geleneğidir.
Türk köylüsünün eski bolluk, kuttörenleri ve çeşitli canlıların taklitleriyle birlikte olan seyirlik oyunları zamanla değişikliklere uğramasına karşın, günümüze kadar yaşayabilmiştir. Köylümüz zamanla geleneksel oyunlarına kendi toplumsal yaşantısını katmış olmakla birlikte, bu gelenek Türkiye'de öteki ülkelere göre bozulmamış ve süreklilik göstermiştir. Halk Tiyatrosu ise, değişik bir çevrenin malıdır. Kentlerde oluşmuş bir tiyatrodur. Türkiye'nin başka yerlerinde de görülmekle birlikte Karagöz, Ortaoyunu gibi geleneksel halk tiyatrosu türleri istanbul'un malı olmuştur.
bakınız sözlük ün sözlük anlamı; bir dilin bütün ya da belli bir çağda kullanılmış sözcük ve deyimlerini abece sırasına göre alarak tanımlarını yapan, açıklayan ya da başka dillerdeki karşılıklarını veren yapıttır.
bazı yazarlarımız bu tanımı unutup,bir konu hakkındaki düşüncelerini tabiki o konuyla ilgili olarak bir başlık altında belirtmektedirler ve bu durumun olması gereken olduğunu düşünürler. hayır arkadaşlar, bilginin kutsallığını ve onun başkalarına aktarımının önemini anlamayan dar görüşlü insanların bu düşüncesine katılmak söz konusu bile değildir.
kendini dünyanın merkezinde sanan, hayatta kayda değer işler başarmış insanların düşüncelerinin merak edildiği gibi kendisinin de düşüncelerinin merak edildiğini zanneden , birilerine bir konum sahibi olmuşcasına gösteriş yapan ama aslında hiçbir şey olmadığının farkında olmayan bir yazar tiplemesidir sözlüğü ortam sanan kişi.
olması gereken; bildiğimiz bir bilgiyi en güzel şekilde başkalarına aktarabilmek ve tabiki bu sözlük içeriğine uygun olarak o bilgi hakkında ki görüşlerimizi,bilginin yanlış anlamlandırılmasına ortam bırakmayacak şekilde açıklamaktır. bu yüzden kendini onemli gören yazarlarımız,sizin o nacizade fikirlerinize hiç mi hiç ihtiyacımız yoktur. bizim ihtiyacımız olan bilginin kendisidir.
unutmayalım ki hayatın içerisinde bir hiç olarak yaptığınız sığ, vizyonsuz, kayda değmez , önemsiz görüşler büyük bir derya içerisinde bir damla gibi kücücük ve kayda değmez kalacaktır.
sözlük anlamı yönünden, kutsal kitap'a yönelmek, dönmek anlamını taşır. evanjelizm terimi farklı protestan grupları tanımlamak için kullanılmaktadır. kelimenin kaynağı yunanca iyi haber veya genel olarak asıl gerçek anlamına gelen evangelion dan gelmektedir. ayrıca hz.isa nın gerçek öğretisi yerine de kullanılmaktadır. reform hareketi esnasında martin luther kelimeyi kendi kurduğu evanjelik kilise hareketi için uyarlamıştır. bugün hala almanya da lutheryen kiliseler için evanjelik kilise terimi kullanılmaktadır. ingilizce konuşulan dünyada, kuzey atlantik anglo-sakson dini geleneğini 18. ve 19. yüzyılda değiştiren ve farklılaştıran dini hareketler ve mezhepleri ifade etmek için kullanılmaktadır. bugün için evanjelizm, amerika'daki hristiyan toplumunun tutucu kanadını ifade etmektedir.
edmund henry allenby(1861-1936) ingiliz komutan.
ingiliz mandaterliğindeki filistin'in ilk valisidir. birinci dünya savaşı'nda ingiliz-mısır biliklerinin komutanlığını yapmıştır.
suudi arabistan'da mekke şehrinde bulunmaktadır. hz. muhammed'in ayı iki parçaya bölerek bir parçasını kuaykıan, bir parçasını da ebu kubeys dağları üzerine koyduğu, mucizelere tanık olmuş dağdır.
hukuk kavramında kişiler gerçek kişiler ve tüzel kişiler olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.gerçek kişilerden kastedilen insanlarken;tüzel kişiler ise, kişiler ile birden fazla gerçek kişinin belli bir amaç doğrultusunda bir araya gelmesiyle oluşmuş,hak ve borç sahibi olabilen ve kendini oluşturan gerçek kişilerin dışında ayrı bir varlığa sahip olan topluluklar ifade edilmektedir.
tüzel kişiler, özel hukuk tüzel kişileri ve kamu hukuku tüzel kişileri olarak ikiye ayrılır.