Ankaragüçlüyüm diyen herkesin altına imzasını atması gereken mektup.
--spoiler--
internette organize olan Ankaragücü taraftarları, kulübün içine düştüğü durumu anlatabilmek için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a mektup yazdılar...
işte o mektup...
Sayın Başbakanım,
Bizler 102 yıllık köklü bir geçmişe sahip MKE Ankaragücü'ne gönül vermiş bir grup insanız. Malumunuz olduğu üzere camia olarak büyük ve alışılmadık sorunlarla uğraşmaktan sportif konuları geri plana bırakmak zorunda kaldık ve ne yazık ki ülke gündemini sportif başarılarımızla değil içinde bulunduğumuz fakrü zaruret ile işgal etmeye başladık.
içinde bulunduğumuz durumda tali olarak bizlerin de sorumluluğu vardır ancak esas sorumluluğun Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız sayın i. Melih Gökçek ve kulübü ona devreden, eski başkanlarımızdan sayın Cemal Aydın'a ait olduğu konusunda bütün Türkiye hemfikirdir.
Bizler, asli işi şehircilik ve belediyecilik olması gereken Sayın i. Melih Gökçek'in yok etme pahasına da olsa spor kulüplerini ele geçirmek ve idare etmek hususundaki ihtirasına bir türlü anlam veremiyoruz. 1980'li yıllardaki Hacettepe-Keçiörengücü dönüşümünü ve bu köklü kulübün yokoluşunu eminim sizler de hatırlayacaksınızdır. Bu başarısız denemeden sonra Ankara Büyükşehir Belediyesi uhdesinde bir futbol şubesi ve Büyükşehir Belediyesi'nin adını taşıyan bir futbol takımı kurulmuş, kamuya ait fonlarla ciddi tutarlarda yatırımlar yapılmıştır.
Takip eden yıllarda, halkın parasıyla Büyükşehir Belediyesi çatısı altında faaliyet göstermekte olan bu kulüp adı Ankaraspor olarak değiştirilerek ihalesiz, şartız, bedelsiz olarak taşınır taşınmaz tüm varlıklarıyla beraber yeni sahiplerine devredilmiş ve belediye çatısı altından çıkarılmıştır. Ancak istenen ve beklenen sportif başarının, köklü geçmişe sahip bir camianın desteği olmadan el edilemeyeceğinin anlaşılmasından olsa gerek, bu sefer heves ve hedef tahtasına MKE Ankaragücü kulübü oturtulmuş, elde etmek için gerekli her türlü yola başvurulmuştur.
Sayın Başbakanım,
Sayın Gökçek'in MKE Ankaragücü sevdası, yıllardır halkın parasıyla milyonlarca lira yatırım yaptığı Ankaraspor'un ligden düşürülmesi pahasına, oğlu Ahmet'in MKE Ankaragücü'ne başkan olmasıyla son buldu. Son buldu diyoruz zira bu tarihten sonra MKE Ankaragücü bir yok olma sürecine girdi.
Ahmet Gökçek'in başkanlığı sırasında kulüp dengesiz, kontrolsüz ve aşırı şekilde borçlandırıldı ve Gökçek ailesine mahkum edildi. Ne tuhaftır ki aynı dönemde kulübü yönetenler kulüp varlıkları ve gelirleri üzerinde haciz ve temlik işlemleri gerçekleştirmekteydi. ilginçtir ki Gökçek ailesinin hakimiyeti kulübü kendilerine devreden Cemal Aydın'ın yürüttüğü bir mahkeme süreci sonunda yasal olarak son buldu. Artık geride 102 yıllık geçmişin toplamında bile görmediği milyonlarca liralık borç yükü sırtına yüklenmiş, eli kolu bağlı, kıpırdayamaz halde bir camia kaldı.
Sayın i. Melih Gökçek bunla da yetinmemiş, kulübün tüm geleceği üzerine ipotek koymuş, basın ve yayın organlarında 'Bu Ankaragücü Amatör kümeye kadar gider' şeklinde demeçler vermeyi marifet saymıştır.
Sayın Başbakanım,
102 yıllık koskoca bir çınar bugün bütün tecrübeli futbolcuları elden gitmiş, 90'lı yıllarda doğmuş gençlerimizden müteşekkil, milyonlarca lira borcu olan, bütün varlıkları ve gelirleri hacizli, transfer yasağı bulunan, bütün varlığı fedakarca mücadele eden bir avuç futbolcu, teknik heyet ve cefakar taraftardan ibaret bir hale getirilmiştir.
Bu durum sadece bizleri değil bütün Türkiye'yi etkilemiş ve üzmüş, cefakar taraftarımızın yanı sıra başta bakanımız sayın Suat Kılıç olmak üzere Hakan Şükür, Aylin Nazlıaka gibi vekillerimiz ellerinden gelen desteği sergilemişler, MKE Ankaragücü'nün aydınlık yarınlara ulaşması için mücadele etmeye başlamışlardır.
Ancak o kadar ilginçtir ki, bir taraftan kıymetli bakanımız ve vekillerimiz MKE Ankaragücü'nü yaşatmak için çaba sarfederken diğer taraftan bir belediye başkanımız da öldürmek için elinden geleni yapmaktadır. O kadar ki, sayın i. Melih Gökçek, öldürmekle yetinmeyip ihtirasını 102 yıllık camianın bayrağı ve namusu olan armasına bile kendi adamları vasıtasıyla haciz koyduracak dereceye taşımıştır. Amacı MKE Ankaragücü'nün milletimize malolmuş amblemini ve renklerini ele geçirerek, şahsileştirmek ve Ankaraspor’da kullanmak suretiyle kulübümüzü yok etmektir.
Sayın Başbakanım,
MKE Ankaragücü taraftarları olarak sizden destek istirham ediyoruz zira sayın i. Melih Gökçek'e ve ihtiraslarına dur diyebilecek, onu esas iştigal alanı olması gereken belediyecilik ve şehircilik alanına tekrar davet edebilecek yegane makam hem Başbakan hem de mensubu olduğu siyasi partinin genel başkanı olmanız hasebiyle- zatı alinizin makamlarıdır.
MKE Ankaragücü, sayın i. Melih Gökçek'in ihtiraslarına kurban edilemeyecek derecede köklü ve kıymetli bir camiadır. Gerek şahsen gerekse de devletimizin yetkili krumlarını göreve çağırarak sayın i. Melih Gökçek'in MKE Ankaragücü üzerindeki haksız tahakkümümü ortadan kaldıracağınıza yürekten inanıyoruz.
Gereği için arz eder saygılarımızı sunarız.
--spoiler--
ankaragücü'nün onurlu kurtuluş mücadelesini anlatacak olan sinema filmi. 2012 mart ayı içinde vizyona girmesi bekleniyor. onurlu kurtuluş derken yanlış anlaşılmasın kastımız kümede kalmak değil bu büyük borç batağından ve sorunsal başkanlardan kurtulmak! filmin bütün geliri mke ankaragücü spor kulübü'ne verilecektir. film ile ilgili detaylı bilgiye http://www.guclukal.com/ adresinden ulaşabilirsiniz. emeği geçen (geçecek) herkese teşekkür ederiz.
102 yıllık tarihinde görmediği kadar büyük bir sıkıntı içerisinde olan, bu süreçte oyuncularının tamamına yakını serbest kalan, neredeyse tamamı a2'den oluşan bir takımla onur mücadelesi veren büyük ankaragücü camiasına ve büyük taraftarına çağrıdır. dayan ankaragücü! mezarını kazanlara inat, ölmeden helvanı yiyenlere inat, 'başkent kümeye' diye bağıran bazı takımların kansız taraftarlarına inat, iddaa'ya inat, takımı satıp gidenlere inat, ciğeri 5 para etmez sorunsal başkanlara, onların kuklası başkanlara inat, elini taşın altına koymayan ankaralı iş adamlarına, ankara'nın zengin ailelerine inat, ankaragücü'nün bu durumundan faydalanmayacağız deyip bir kaç gün sonra futbolcularını alanlara inat, satılık medyaya inat, futbol emperyalizmine inat... dayan ankaragücü! paranın satın alamayacağı şeyler olduğunu göster! futbolun henüz o kadar kirlenmediğini göster! 21 yaş ortalamaya sahip takımınla dün yaptığın gibi harikalar yarat ve çık şu bataktan! senin lacivert karanlığın da yeter bize lakin göster artık o sarı güneşi! devamsızlıktan sınıfta kalmayı göze almış liseli futbolcuların için, onların emekleri için, onların alın terleri için dayan ankaragücü!
atatürk'ün emaneti, veli necdet arığ'ın vasiyeti bir futbol kulübünden çok daha fazlası olan imalat-ı harbiye gücü'nü kurtar!
ankaragücü'nün istiklal savaşı başlamıştır, 7 değil 17 düvele karşı! diren, dayan ve kazan ankaragücü!
turizmin başkenti güzeller güzeli antalya'mızın, kızlarının da kendisi gibi bir başka güzel olmasıdır. valla lan! izmir'in kızları, izmir'in kızları diye boştan yere dolanıyorsunuz yeminlen ortalıkta. bu şehrin bir kızları var uff öyle böyle güzel değiller. size şu kadar söyleyim siz anlayın artık ne kadar güzel olduklarını. hemen hemen ankara'nın kızlarıyla yarışırlar. o derece güzeller yani. anlatılmaz yaşanır. aşık falan olmayın ama eğer aşık olduğunuzu anlarlarsa iş kötü. süründürürler! benden söylemesi.
--spoiler--
biz bu şehri falezlerden sevdik!
--spoiler--
samsun'dan başlayan, ankara cephesi başarıyla geçilen, ankaragücü kurtuluş savaşı'nın eskişehir cephesidir. inşallah kahraman futbolcularımız bu maçı da alıp, biraz da olsa rahat bir nefes aldıracaktır taraftara. taraftar dedim de aklıma geldi. yasakçı zihniyetin son kurbanı da bu maçtır. ankaragücü taraftarı eskişehir'e alınmayacakmış! bu nasıl bir zihniyettir arkadaş, aklım almıyor. sen koskoca emniyetsin, senin görevin güvenliği sağlamak. lazio ile roma bile hiçbir olay çıkmadan aralarında maç yapabiliyorsa, biz de pekala yapabilmeliyiz. yazıklar olsun deplasman takımının stada alınmaması kararını alanlara!
Ankaragücü'nün yeni başkanıdır. aynı zamanda altınyuva holding'in yönetim kurulu başkanıdır. vatana, millete ve en önemlisi ankaragücü'ne hayırlı olur inşallah.
ankaragücü taraftaları yaklaşan kongre öncesi yetkilere seslendiler.
ankaragücü taraftarları, ilgililerin perşembe akşamı 17.00ye kadar gereğini yapmadıkları takdirde açlık grevine gidiceklerini açıkladılar.
başta spor bakanı, ankara valisi ve büyükşehir belediye başkanı olmak üzere cemal aydın ve cengiz topel yıldırımdan ankaragücünün içinde bulunduğu çıkmazdan kurtulması için özveride bulunmalarını isteyen taraftarların ortak açıklaması şöyle :
102 yıllık koca çınarın yaşaması için başta spor bakanımız sayın suat kılıç olmak üzere ankara valimiz sayın alaattin yüksel, ankara büyükşehir belediye başkanımız sayın melih gökçek, sayın cemal aydın ve sayın cengiz topel yıldırımdan özveride bulunmalarını istiyoruz.
yukarıda isimleri geçen ve şu anda faal olarak görev yapmış ve yapmaya aday olan şahısların, 102 yıllık çınarın düştüğü duruma içlerinin acıdığını ve kulübün bu kötü tablodan kurtulması için ne yapmamız gerekiyorsa yapmaya hazırız söylemlerini basından takip ediyoruz ve bu bizi heyecanlandırıyor. bizde taraftar ve camia olarak, bu açıklamalarınızın samimi olduğuna inanarak, ne yapmamız, gerekiyorsa büyük ankaragücü adına söylemlerinizi yerine getirmenizi bekliyor ve temenni ediyoruz.
söylemlerinizi yerine getirilmesi dileğiyle
ankaragücü taraftarlari
not: 17.11.2011 tarihinde saat 17.00ye kadar gereğinin yapılmaması durumunda tandoğan tesisleri önünde ankaragücü sevdalıları olarak açlık grevine başlayacağımızı ilan ediyoruz.
bi̇z ne cemalciyiz ,ne cengizciyiz nede gökçekciyiz sadece armacıyız!
--spoiler--
bugün samsun'da başlayacak olan savaştır! ankaragücü birkaç saat sonra başlayacak samsunspor maçıyla beraber çıkışa geçecek ve demir attığı ligin dibinden çıkacaktır! inşallah, amin.
(bkz: son sarı yaprak düşmeyecek)
(bkz: bastır ankaragücü)
evet canlar! bildiğiniz gibi ankaragücü çok zor günler geçiriyor. ligin dibine demir atmış durumda. henüz galibiyeti yok hatta. bir çok kişiye göre ankaragücü bu sene küme düşecek! ama işte onların bilmediği birşey var, ' hükümet düşer, enflasyon düşer, ankaragücü babayı düşer.'. büyük ankaragücü taraftarı ankaragücü'nün küme düşmesini izin vermez! çok değil birkaç hafta içinde ankaragücü toparlanacak ve kendisini kümede kaldıracak bir sıralamaya yerleşecektir. şu kaos ortamından da kurtulursa önümüzdeki 3 sene içinde şampiyon olması içten bile değildir. olaki ben haksız çıktım hani olmaz ya oldu diyelim, ben de bu sözlüğü bırakırım.
--spoiler--
bıraktık işi gücü
bastır ankaragücü
--spoiler--
insanın canını sıkan durum. arada olur, her insanın başına da gelmiştir. bişey için çok üzülürsün, kahrolursun. sonra o insan için değmeyeceğini anlarsın ya da araya zaman girer falan ' vay amına koyum ne salakmışım lan, boştan yere üzülmüşüm' dersin bi de ona üzülürsün.
şu lafı da çok severim, yazıyım buraya da siz de sevin.
trajedi + zaman = komedi
7 ekim 2011 habertürk manşeti'ne verilen tepkilerden sonra köşesinden yazdığı yazıdır.
tepkilerin geleceğini bildikleri halde bilerek yapmışlarmış da işte 11 yaşındaki kızına da göstermiş falan filan. insan da biraz saygı olur arkadaş! kaç yaşına geldin biz mi öğreteceğiz? kadın bedenine saygı, ölüye saygı... sen 11 yaşındaki kızına evde istediğin kadar vahşet fotoğrafı gösterebilirsin ama benim 8 yaşındaki kardeşim bu vahşet fotoğrafını sakız almak için gittiği bakkalda görmemeli.
yazık!
[ http://www.haberturk.com/yazar/fatih-altayli ]
her fırsatta ankara'yı yermeye çalışan, 'ama ankara'da deniz yok yaa, hem boğaz da yok ki, nasıl başkent olur?' gibisinden sorular soran, atatürk'ün neden ankara'yı seçtiğini anlayamamış ya da çok iyi anlamış ama cumhuriyeti sindiremeyen aslen bayburtlu, sivaslı, amasyalı, zonguldaklı, kırşehirli vs. olan insandır. bu insanların çoğu daha ankara'yı görmemişlerdir bile ama kravatlı şehir, gri şehir tarzı yaftalamaları da yapıştırmaktan geri kalmazlar. bunların bütün dertleri istanbul dururken neden ankara'nın başkent olmasıdır? ankara'yı basit bir taşra kenti olarak görürler ama kendi çarpık kentleşmelerine bakmazlar, siktiriboktan trafiklerini görmezler, kapkaçcısından, tinercisine her türlü pisliğe sahip olduklarını sokakta yürürken tedirgin olduklarından bahsetmezler, o 'ankara'da yaşanmaz yaa' diye eleştirdikleri ankara'nın türkiye'nin en yaşanılabilir şehri olduğunu görmezler. götleri lüzümsuz yere kalkıktır. sanki amına koyum bana hepsi boğaz kenarında oturuyor. 20 milyon ipini koparıp gelen insanın yaşadığı şehirle iplerini koparıp gelenler övünürler. bunların çoğu cahil cühela, ergen zihniyetli ya da cumhuriyet düşmanı insanlardır. o yüzden çok da fazla muhattap olmadan, 'he tosunum he, doğru söylüyon sen paşam, haklısın yav tabiki sen de haklısın.' tarzı 'seni siklemiyom arkadaş anla işte zorla söylettirme!' anlamı taşıyan cümlelerle geçiştirin.
ankara'nın başkent olmasını hazmedemeyen insanlara örnek verecek olarak, iktidar partimizin lideri ve onun yandaşları en büyük örnektir. onun içindir ki istanbul'u finansın merkezi yapmak ayağı altında bütün bankaların genel merkezlerinin istanbul'a taşınması. ankara'nın içini boşaltmak ve milli iradeyi zayıflatmak.
(bkz: türkiye nin başkenti istanbul değil)
tabiki de büyük ankaragücü taraftarı hariç. ha bir de fenerbahçe taraftarı stadını doldurmuş. fenerbahçe taraftarı geçen senenin şampiyonu (her ne kadar şike şike de olsa), bu sene de ligde lider durumdaki takımlarını seyretmeye geliyorlar. ama büyük ankaragücü taraftarı bunca kaosa, boktan futbola, 5 haftada alınan 1 puana rağmen o tribünleri dolduruyor. e o kadar zamandır söylüyoruz arkadaş, boşa mı söylüyoruz.
(bkz: en iyi taraftar grubunun gecekondu olduğu gerçeği)
--spoiler--
NEREDE BU MiLLET!
Süper Ligde tüm statlar boşken Ankaragücü ve Fenerbahçe taraftarı stada koştu.
5. hafta maçlarında sahadaki heyecan tribünlere yansımadı. Bursa, Kayseri, Eskişehir, Samsun, Antalya, Karabük ve Gaziantep'te statlar dolmadı. Ortaya çıkan tablo hayal kırıklığı yaşattı.
Süper Lig’in 5. haftasında sahadaki mücadelenin dışında en çok göze çarpan; boş tribünler oldu. Her maçın yayıncı kuruluş tarafından yayınlandığı ligde yeni sezonun ilk haftasından bu yana değişmeyen tablo, geçtiğimiz hafta sonu artık çok net bir şekilde ortaya çıktı. 25 bin kişilik Atatürk Stadı’nda oynanan haftanın açılış maçında Bursaspor-Gençlerbirliği mücadelesini 5 bin taraftar izledi. Bursaspor’un tarihi boyunca ilk kez bu kadar az sayıda taraftara oynadığı konuşulurken, 8 bin kapasiteli Necmettin Şeyhoğlu Stadı’ndaki Karabük-Orduspor karşılaşmasında ise 2 bin 650 kişi vardı. Antalya-Sivas maçında, 8 bin kişilik Mardan Stadı’nın yarısı boştu. 20 bin kişilik 19 Mayıs Stadı’ndaki maçta ise Samsunspor ile Manisaspor, 9 bin taraftarın önünde oynadı. 33 bin kişilik Kadir Has Stadı’ndaki Kayserispor-Mersin idmanyurdu sınavını 6 bin, 16 bin kişilik Atatürk Stadı’nda Eskişehir-Trabzonspor müsabakasını 8 bin futbolsever takip etti. Dün akşam oynanan Gaziantepspor-Beşiktaş maçında da 17 bin kişilik Kamil Ocak’ta taraftar sayısı 6 bini geçmiyordu.
5. haftada dolan iki stat vardı. Biri Fenerbahçe-Belediye maçının oynandığı Şükrü Saracoğlu, diğeri ise Ankaragücü ile Galatasaray’ın karşı karşıya geldiği 19 Mayıs Stadı...
--spoiler--
not: aramaysa inanmadım, başlık açıldıysa bunla ilgili daha önce, moderasyon da eğer uyumuyorsa aktarabilirler o başlığa.
'ankara'da deniz yok yaa''cılardır. ulan akıl var mantık var. bir tarafta avrupa'nın en iyi 2. asfalt şehri, atatürk'ün başkent seçtiği seymenler diyarı güzel ankara. diğer tarafta denizi olan bir köy. ne denizmiş arkadaş! saçmalamayın nolur. izmir ne la?
saha içinde birbirinden güzel hareketler yapıp, rakip takım oyuncularına akıl dolu çalımlar atan ama skora etkisi çok az olan quaresma'nın salon futbolu oynaması gerekliliğidir. inanın salon futbolunda daha başarılı olacaktır. illa ben bjk'de oynayacağım diyorsa da gitsin jimnastik yapsın arkadaş. hem beşiktaş jimnasik kulübü için jimnastik futboldan daha önde gelir. sonuçta kulübün ismi jimnastik. taraftar da böylelikle daha çok sever, daha çok bağrına basar.
'hükümet düşer, enflasyon düşer, ankaragücü babayı düşer' tezahüratını sadece basit bir tezahürat sanan saftır. hiç aklınız kesiyor mu a canlar ankaragücü'nün küme düşeceğini? ankaragücü küme düşerse ankara'da taş üstünde taş kalmaz, ankaragücü düşerse katliam çıkar. o büyük taraftar var oldukça bu takımı kimse düşüremez! sağda solda söylemeyin bari taşşak geçerler.
facebook taraftar sayfalarında ve çeşitli taraftar sitelerinde dönen, şehidin emaneti bu büyük kardeşliği bozmak için atılmış iftiradan başka bişey değildir. neymiş de efendim gecekondu sivasspor maçında bursaspor forması yakmış! gecekondu tribünü tamam sestak olayından dolayı bursaspor'a kırgındır ama hiçbir zaman kardeş forması yakacak kadar alçalmaz. bursasporlu kardeşlerimizden biraz daha sağduyulu olmalarını, her duyduklarına inanmamalarını, duyar duymaz ağıza yakışmayacak küfürlerle reaksiyon göstermemelerini bekliyoruz. ankaragücü tarihinin en sıkıntılı günlerini geçiriyor belki de 102 yıllık koca çınar yıkılmaz üzere, bu zor günlerimizde en çok ihtiyacımız olan birlik bütünlük ve dostlarımızın, kardeşlerimizin varlığı. olaylara biraz daha hassas yaklaşılmalı ve aradaki husumetler bir an önce çözülmeli.
(bkz: sonsuza dek kardeş tek)
(bkz: bursankara)
(bkz: reklam değil şehidin emaneti)
bugün türk futbolu için küçük ama ankaragücü taraftarı için büyük bir gün. bugün 22 eylül 2011 mke ankaragücü sivasspor maçı var. ilk bakışta sıradan bir lig maçı gibi durabilir ama ankaragücü ve taraftarının birlik ve beraberliği için son derece önemli bir maç. bugün bütün ankara yek vücut olup tribündeki yerini almalı ve bu zor günlerde 102 yıllık çınarı yalnız bırakmayan, bu kahraman futbolculara destek vermelidir. bugün o sahadan mutlak galibiyetle ayrılmamız için taraftar en güzel ankaragücü tezahüratlarını büyük bir coşkuyla söylemeli, ele güne karşı 'hükümet düşer, eflasyon düşer, ankaragücü babayı düşer' mesajını vermelidir.
haydi gururlu kentin güçlü çocukları, şehrinin takımına sahip çıkmaya, bu akşam saat 8'de 19 mayıs stadına!
(bkz: haydi ankara maça başka ankaragücü yok)
sizlerin de çok iyi bildiği gibi canlar, ankaragücü'nün adı 2 senedir kaostan başka birşeyle anılmadı ve en sonunda ankaragücü üzerinde oyun oynayan bu kötü niyetli kişiler emellerine ulaştı. ankaragücü borç batağına saplanıp kaldı. en değerli futbolcuları serbest kaldı. tarihinin belki de en kötü günlerini geçiriyor.
bütün bu sıkıntılar bir şekilde atlatılır, bir şekilde üstesinden gelinir ama ankaragücü'nün o büyük taraftarının kötü gününde takımının yanında olması, bu kötü günde kulübü terketmeyen kahraman futbolcuları bağrına basmaması, kendi arasında muhalefete düşmesi, kendi çıkarını kulübün çıkarının üstünde tutan, avantasını almadığı zaman yönetim istifa diye bağırttıran sözde tribün liderlerinin arkasından gitmesi, kulüpteki kaosu bahane edip taraftarın maça gelmemesi kabul edilemez, büyük ankaragücü taraftarına yakışmaz! bizim taraftarlığımız başarıya endeksli bir taraftarlık değildir. bizim taraftarlığımız şahıslara endeksli bir taraftarlık hiç değildir! yönetimler gelir gider, futbolcular, teknik adamlar gelir gider ama arma baki kalır. gerçek taraftar da armanın yanında kalır.
gün birlik günüdür ankara! haydi gururlu kentin güçlü çocukları, kulübünün bu kötü günleri atlatması için, kombineni al ve maça git!
iyi gününde kötü gününde hep beraberiz,
çünkü biz ankaragüçlüyüz!
(bkz: gururluyuz güçlüyüz ankaragüçlüyüz)
bugün yaptığımdır. ulan zaten haftada 1 gün tatilimiz var anasını satıyım. onu da bu saate kadar uyuyarak top ettim. yarın yine, yeni yeniden iş var. çok saçma arkadaş bu çalışma sistemi. ben alışamadım valla. düşünsenize lan kendi işini yapmazsan eğer ömrünün sonuna kadar böyle haftada sadece 1 gün tatille çalışacaksın! sabah git, akşam gel, sabah git, akşam gel. çekilir mi la bi ömür? ben galiba baba parası yemek için programlanmışım lan. 1.5 ay oldu hala alışamadım. hala ilk günki gibi zor geliyor sabah erkenden kalkmak. okumak ne güzel şeymiş arkadaş. hala okuyorsanız tadını çıkarın.
kimilerine göre şereftir(!) ulan bu nasıl bir şeref. neyin şerefi? hangi şeref? şike yapmışsın lan sen! sen vermesen zaten sike sike alacaklar elinden. erkenden verince mi şeref oluyor? armanızdaki türk bayrağı'na yazık lan! utanın biraz amına koyum. hala şereften bahsediyorlar. şike yapan başkanlarını savunanlara göre tamam eyvallah bi nebze tutulur yanınız var ama şike yapmak, şike yapmaktır ve şerefsizliktir. kupayı iade etsen ne etmesen ne.
moderasyona not: benzer başlık illaki vardır. pek inanmadım bugün aramaya, varsa yönlendirirsiniz.
beşiktaşlıların önümüzdeki günlerde dillerinden düşmeyecek savunma sözü.
''biz de şike yaptık ama şerefimizle yaptık oğlum. bizim ki şerefli şikecilik!'' gibi olabilir. devamında da, ''dünyanın en büyük taraftarı bi kerem çarşı, taam mı?'' diye ekleyebilirler. ''tabi ya tabi, sen haklısın tosunum.'' deyip uzaklaşın.
yıllar yılı paralarının gücüyle, fakir, iddiası olmayan anadolu kulüplerinden maçları satın alarak, sahte, onursuz şammpiyonluklar yaşayan, şerefiyle, onuruyla mücadele eden anadolu takımlarının önüne geçen, müzelerini haketmedikleri kupalarla, ceplerini haram paralarla dolduran ve milyonlarca insana sahte sevinçler yaşatan 3 büyükler diye de bilinen 3 istanbul takımının ligin adını kirlettiği gerçeğidir. yeter lan!
şu an tek temennimiz federasyonun ve savcılığın bu işin üstüne kişi veya kurum ayırt etmeden gitmesi ve karışan herkese ve her kulübe hakettiği cezayı vermesidir. adalet geç de olsa yerini bulacaktır ve bundan sonra onuruyla, şerefiyle şampiyon olanları alkışlayacağızdır.
zaman anadolu'nun zamanı!
sarı ve lacivert gibi birbirinden güzel ve anlamlı iki rengin, şike gibi onursuz bir eylemle anılmasını sağladığından ve 100 yıllık büyük şanlı bir tarihe sahip mke ankaragücü'nün bu onursuz, ahlaksız eylemi yapan kulüp ile aynı renkleri taşıdığından dolayı utanmasına neden olduğu için bir an önce yapılması gereken değişikliktir. bence siyah - beyaz yapabilirler. böylece şikenin rengi her yerde aynı olmuş olur.
