Benimle sevisir misin şeklinde verilen teklifin genelde ana bacı da karıştırılarak çirkin bir üslupla reddedilmesi durumu vardır.
Sadece sarılıp uyuyacagiz ise olumlu bir tekliftir. Dişi olan zaten mevzuya gönüllüdür de bu verilen sözle sorumluluğu erkeğe yıkar çünkü direkt yatalim teklifine evet dememistir. Güvendiği dağlara kar yağmasını istemiştir.
Gecenin sonunda ise pis,manyak,salak şey kandırdın beni gibi sözlerle, gülümseyerek, erkeginden intikamını alır.
cidden sıkıntılı bir abimiz. ölüm orucuna başlamıştı. şimdi de oturma eylemine başlamış. ak partililer bu adamdan nemalanmak ısrarından vazgeçmezlerse ağır bir fatura ödeyebilirler. sürprizlere ve tekliflere açık birine benziyor.
(bkz: güruh) (farklı kelime kullanayım da ortamlarda entel derler)
tarihin en berbat trol denemelerinden biri. ilkokuldan sonra aldığı tüm diplomalarının iptal edilmesi gereken yazar beyanı.
Beşiktaş'ı olmasa bile rakip takımları pozisyona sokma anlamında becerisi yüksek bir oyuncu.
Kimse kusura bakmasın ama bu adam takıma girdiğinden beri takım oyun olarak düşüşe geçti. Beşiktaş'ın el freni.
eskiden de ekonomik kriz oluyordu ama herkesin çorabında marlborosu vardı. mesele o değil. krizi zaten çağıran bu şuursuz tüketim anlayışı oluyor canım kardeşim. daha basit anlatayım. 3000 lira kazanan birinin 30 bin lira borcu olabilir. 300 bin lira borcu olamaz. önce o batar. sonra alacaklısı batar. sonra ülke batar.
2009 da amerika'da yaşanan mortgage krizinin dünya'yı sarsmasının nedeni de bu yüzdendi. şimdi biz ne üretiyoruz. ne tüketiyoruz.
rant ekonomisi aldı başını gidiyor. her yer inşaat. hammaddeye dayalı üretim var mı? tarım, avm ve komisyoncular arasında oyuncak olmuş. bir tarla dolusu mahsülün ederi ile bile 1 tane ı phone bilmem kaç alamıyorsunuz.
ortalıkta ise arabaaaa, evvvv, telefonnnn, donnnn, gömlekkkk, ruj, föndotennnn diye dolaşan zombiler görüyoruz.
batıyoruz canım kardeşim. yiye,yiye... harcaya harcaya batıyoruz.
bunların haberciliğinin aynısını zamanın da samanyolu tv yapıyordu. sabah, akşam ergenekon, etö haberleri veriyordu. güncel olayları bile etö'ye bağlıyorlardı. neredeyse mahalle bakkalını bile para üstü vermediği için şikayet etsen ertesi günü örgütün gizli kasası diye haber yapacaklardı. sonuç ne oldu? final belli de biraz daha saçmalasınlar bakalım.
kitap okuyacak kadar ne sıçıldığını merak ettiğim konudur. madem okuyorsun çakraların da açıktır. doktora git hap, şurup bir şey yazsın rahat rahat evinde oku kitabını.
haklı bir isyandır. evet ya benfica ve napoli maçlarında bile penaltı ile kazandı bu takım. aslında fenerbahçe ve galatasaray'a uluslararası bir operasyon yapılmaktadır. her maç 8-10 net pozisyona girip, oyunu rakip sahada oynayan beşiktaş'ın lehine verilen penaltılar olmasa kazanması zaten imkansızdır. dikkat ederseniz riekerink beyin de dediği gibi atılan ilk gollerimiz falan ofsayttır. bir tane pozisyona bile giremeden maç tamamlayabilen galatasaray falan böyle mağdur edilmektedir. 2002-2003 sezonundan sonra dekoder satılmaz, futbol biter serzenişleri de tekrar başlamalıdır. beşiktaş yine katledilmelidir. 2002-2003 sezonunda gençlerbirliğinin bile 20 bin kişiye oynadığı tribünlerden 2015-2016 sezonunda tüm takımlarda 6-7 bin ortalamalarına kadar gelişmişti futbolumuz. hadi biraz daha bastırın da ananızın liginde sarı,kırmızı,lacivert kardeş kardeş oynayın.
eski türk filmlerini izlenilir kılan tek unsur karakter oyuncularıdır.
ben hiç bir zaman kemal sunal'ın eşşoğlueşek repliğine gülmedim ama dikiştutmaz sabri'ye, sütçü ali'ye, gardrop fuat'a, lüfer'e, kahveci hakkı'ya güldüm.
ali kaya'nın kahvesinde hile yapanın halini gördüm. mardinli arif'in karizmasına yaklaşan bir jön görmedim. turgut özatay'ın kötülüğün resmini çizmesine şahit oldum. tecavüzcü coşkun'un her filmine mülayim ve kalender bir tavırla başlayıp, şerefsizlik dozajını istikrarlı bir şekilde artırmasına hayran oldum. daha uzar gider de uzun yazı okumasını sevmiyorsunuz.
bakara suresi
11 - Hem onlara: "Yeryüzünde fesat çıkarmayın." denildiğinde: "Biz ancak ıslah edicileriz." derler.
12 - iyi bilin ki, onlar ortalığı bozanların ta kendileridir, fakat anlamazlar.
fakir olup da tip sahibi olmak zaten zor bir durum. buradan tüm tipsizlere sesleniyorum. çalışın! para kazanın. giyeceğiniz marka bir kıyafet, iyi bir yer de geçireceğiniz estetik bir operasyon, aldığınız gıdaların çeşitliliği, spor falan her şeyi değiştirir. ne ulan bu kadar bırakıyorsunuz kendini. sorun sizin tipiniz değil, sinmişliğiniz.