dünyalar tatlısı bir insan. mütevazılıktan ölecek hastalığına yakalanmış bir şair. geçenlerde twitterda 'siyaset hakkında dinlenilebilir bir cümle söyleyebilmeniz için okumanız gereken kitaplar' başlığı altında oldukça iyi kitaplar tavsiye etmiş kitap listemi değiştirmeme vesile olmuştur. seviyoruz efendim, böyle insanların çoğalması dileğiyle.
bir seneden uzun süredir içinde bulunduğum, geçenlerde eski sevgilim neydi ki arkadaşı ne olsun diye kendime atar yaparak vazgeçmek için start verdiğim durum.
not: eski sevgilimle tüm ilişkim biteli 2.5 yıl oluyor.
leyla erbil' in öykülerinden oluşan yanılmıyorsam ilk kitabı. kitabın başlarındaki öyküler biraz karışık geliyor ama sait faik için kısmı var. işte o kısımdaki öyküler güzel.
--belki biraz spoiler--
insancıklar; ünlü edebiyat yazarı Dostoyevski\' nin ilk kitabıdır. Kitap ilk yayınlandığı dönemde çok ilgi görse de, yazarın diğer kitaplarının yayınlanması bu ilgiyi söndürmüş. Yazarın diğer kitapları ile kıyaslandığında bu kitap oldukça acemi kalmış olarak değerlendirilmekte.
Acemi olarak eleştirilen bu kitap; Varvara adlı genç kadın ve Makar Alekseyeviç adlı orta yaşların sonunda bir adamın mektuplaşmalarını ve kısa zamanlarda görüşmelerini içerir. Mektuplarda birbirleri ile dertleşen iki karakter, birbirlerine acınası hayat hikayelerini anlatıyor; böylece hayatın içerisinde rollerinin \'insancıklar\' olduğu okuyucuya sunuluyor.
Yalnızca mektuplar üzerinden ilerleyen bu kitapta, tekrara oldukça yer verilmiş. Ayrıca ileride göreceğimiz Dostoyevski\' nin varoluşçu izleri bu kitapta henüz yer almamakta.
--spoiler--
Ara ara kitapçılarda bakarken ilgilendiğim fakat ilk birkaç sayfasının yansıttığı Osmanlıca kelimelerin çokluğu gözümü korkuturken aynı zamanda bu kitap bana fazlasıyla gizemli görünüyordu. Eni sonunda elde ettim ve okudum. ilk sayfalarda beni korkutmuş olan Osmanlıca kelimelerin çokluğu sayfa sayısı ilerledikçe azalmaya başladı. Aynı zamanda anlatılan masalsı hikaye iyice kendine çekti.
Anar' ın bu fantastik sayılabilecek kitabında; felsefeye, fiziğe ve kimyaya yer verilmiş. Mesela kitapta; Réne Descartes ve onun ünlü "Düşünüyorum öyleyse varım" sözü; Rendekar adlı kişinin "Düşünen biriyim, varım" sözü şeklinde sunulmuş okuyucuya. Bu söz kitap içerisinde sık sık geçmekte ve Uzun ihsan Efendi adlı karakter, bunu yanlış bulup doğrusunun "düş görüyorum, öyleyse varım" olduğunun iddia etmekte. O bunu kanıtlamak adına birçok şey yapmıştır, kendi oğlunun yaşayacaklarını kitap halinde yazmak gibi. Böylece her şeyin kendi düşüncelerinden ibaret olduğunu da gözler önüne sermek istemiştir. Kitabın kendisi de bundan oluşmaktadır. Aynı zamanda Aristoteles' in düşünceleri de fizik bilimi kısmında Aristatilis adıyla bize sunulmuştur.
ihsan Oktay Anar, felsefi, fiziki düşüncelerini sentezleyip masalsı bir öykü içerisine katarak kitap haline getirmiştir. Yazar kitapta çok sayıda karaktere yer vermiş, hepsinin öyküsünü inceleyip sonunda hepsini öldürmüştür. Geriye bir tek idealist yazarımız Uzun ihsan Efendi ve kitabını yazdığı oğlu Bünyamin kalmıştır.
--spoiler--
bugün hayatımda ilk defa yaptığım eylem. hiç aklımda yoktu, kızılay standına çağıranlara sürekli ilaç kullanıyorum deyip duruyordum. sonra bir arkadaş girelim de bir değerlerimizi ölçtürelim en azından deyip kandırıverdi beni. onca ilaca rağmen uygun görüldüm ve yaptım bağışı. ayrılırken çok mutluydum, ben tam bir kahramanım havalarındayım. sağa sola tavsiye ediyorum filan. evin önüne geldim bir göz kararması, kulakta değişik sesler, mide bulantısıdır başladı.elimde anahtar kapıyı açamıyorum. ayakta bile duramayıp yere serildim, annemi aradım fakat konuşamadım bile, kelimeyi söyleyemiyordum. kadın öbür tarafta trafik kazası geçirdiğimi zannedip telaşlanmış. ben konuşamıyorum yine. hayatımda çok nadiren mide bulantısıyla karşı karşıya kaldığımdan yabancıyım o hisse. zaten yere yığıldığımda, tamam a.. kesin ölüyorsun şu an dedim. kötü bir tecrübe oldu benim için, ama yine de kan vermek güzel duygu siz verin.
ilk olarak bugün neden gelmedin adlı içli ve naif şarkısı ile tanıdığım sanatçıdır. ikinci albümünde türkülere kendi yorumunu katmıştır. ben ki türkülerin başka sanatçı veya şarkıcılar tarafından seslendirilmesine karşı bir insanımdır. ama bu kadının yalan dünya yorumu çok hoş olmuş ne yalan söyleyeyim. ha bir neşet ertaş* tadı bulmak mümkün değil elbette. ama yine de dinlenilir.
gaziantep'te temelleri yeni atılan sosyalist öğrenci topluluğu oluşumu. ilk olarak ali: düşlerinde özgür dünya belgeselini yayınladılar. devamının gelmesi dileğiyle.
...yarın her şey değişecek, yarın. birdenbire anlar ki yarın da böyle olacaktır, öbür gün de, tüm öteki günler de. ve bu çaresiz buluş ezer onu. işte böyle düşününce öldürür insan kendini ya da, gençse tümceler yapar.
l'enverse et l'endroit- albert camus.