Bu mantıkla; şehitler varken, "benzine 12 kuruş zam geldi" diyen tip için, başlık açmak? Uzaaaar gider. Anladın mı? Anlamadın. Efferim. Düşünmeden, sorgulamadan, okumadan ve araştırmadan yaşarsan o küçük beynin kendine bir yol gösterici arar ve hayat görüşüne yakın bir lider gördüğü zaman ona sarılır. hatalarını görmezsin veya (...ama çalışıyor) dersin.
Okuyun efendiler okuyun.
Zam muhabbetine gelirsek; açıkçası umrumda değil (zor durumda olan aklı başında insanlar, kusuruma bakmayın) yerleştirebildikleri kadar yerleştirsinler ki, açlıktan ölüp, kişileri neredeyse kutsallaştıran tiplerin aklı başına gelsin.
Arkadaşımın bakkala gitmesi sonucu, bahçede kızıyla 2 dakika yalnız kalınca gelişen olaylardır.
Kız, babası gider gitmez bahçede dolanmaya başlar ve bulduğu paslı bir demiri eline alır.
Ben: bırak o elindekini.
Kız: sanane.
Ben: kızım o pis, ellerini kirletir.
Kız: bence kirletmez.
Ben: sen daha küçüksün, bilmezsin kirletir.
Kız: hiçte bile, ben abla oldum büyüdüm. Babam bana, sen artık büyüdün diyo (daha 4 yaşında)
Ben: tamam madem büyüdün, bak yere ayakkabıyla basıyoruz, o zaman yerler pis.
Kız: senin kardeşin var mı?
iç ses: konuyu değiştirmeye çalışıyor.
Ben: yok.
Kız: hahahahahaha.
iç ses: noluyo lan.
Ben: neden güldün?
Kız: sen kocamansın ama büyük diilsin, hahahahaha.
Ben: yoo büyüğüm ben.
Kız: hayır diilsin. Babam bana, kardeşi olan büyür dedi, hahahaha.
iç ses: hay senin babana. En iyisi susmak. Bi dakka ya, babasının da kardeşi yok.
Ben: ama babanın da kardeşi yok.
iç ses: efferim len, iyi aklina geldi.
Kız: ama o baba.
iç ses: sus.
Gökyüzünden yeryüzüne, damlalar halinde düşen yağış. Hava serin ve hafif karanlık olduğu zaman tadına doyum olmaz. Yoğun yağış şeklinde olmadığı zaman, sevdiğim yanımda ise hissettiğim duygu tarif edilemez. O sırada konuşmak atmosferi bozar (sevgi, susarak anlaşmaktır.) el ele tutuşup bakıştığımız ve sevgi sözcüklerini yağmura bıraktığımız andır aşk. Yağmur, en güzel doğa olayı.
Uzağı yakın eden. Çağımızın hastalıklarından biri olup, insanı tembelliğe ve aşırı yiyecek tüketimine iten alet. Amerika'da her 3 kişiden 1'inin obez olmasında başlıca etkendir. Görünen yüzü; film, dizi, klip, spor, çizgi film, haber veya kadın programları yayınlayıp, halkı eğlendirmek ve para kazanmak. Ne kadar güzel değil mi? Herkese hitap eden bir program bulmak mümkün. Bunu neresi kötü olabilir ki? 1. Körfez savaşı sırasında, amerika devleti, halkını kandırmıştı. Bunu televizyon, radyo ve gazeteler sayesinde başarmıştı. Halk yanlış bilgilendirildi ve askerlerinin ölüm sayıları çok düşük verildi. Gerçek eninde sonunda ortaya çıkacaktı ancak bunun önemi yoktu. Televizyon, kitle uyuşturucularından biridir. Tıpkı telefon ve bilgisayar gibi. Sevdiğimiz bir programı izlerken insanlar ölüyor, savaşlar oluyor, gece tok yattığında sevinen insanlar oluyor. Televizyon, hissizleşmek için kusursuz bir alet.
Fabrika kurarsın, işçi alırsın, kişi başı (sektöre göre değişir) 6 birim kazanırsın, 1 birim çalışana verirsin. işte kapitalizm. Maddi olarak zor durumda olan insanlar, ekseriyetle karşı çıkmaktadırlar bu sisteme, ben de karşıyım. Bu sadece lafta olan bir karşıtlık değil, yaşayış olarakta böyleyim. Maalesef insanların geneli, kendi çıkarları doğrultusunda olan şeyleri savunur. Zengin kapitalizm ister, fakir sosyalizm veya komünizm. Bu hayatın her alanında böyledir. Sistemi değiştirmek elimizde değil, lâkin kişisel olarak buna uyup uymamak elimizde. Örneğin; 5 birim kazanıp, 2 birim işçiye vermek, benim yaşam şartlarımı olumsuz etkilemediği gibi, çalışan kesim bundan büyük bir memnuniyet duyar. Ve benim açımdan, herkes mutludur.
Doğada yaşaması gereken canlıları, kafeslere koyup, insanların para verip izlemesini sağlayan hayvan cezaevi. Gücümüz yettiği ve öyle olmasını istediğimiz için, diğer canlılara yaptığımız saygısızca davranışlardan biridir. Gitmeyin.
Teknolojinin doruk noktalarından olup, sınırsız bilgi sağlayan, dikkat edilmediği durumlarda bağımlılık yaratan, çok sayıda insanın sosyalleşme adı altında asosyal olmasını sağlayan icat. Nereye çekersen oraya gider dedikleri insan türü gibidir. Akılcı kullanımı ne kadar yararlı ise, aksi durumda o kadar zararlıdır.
Kokusuz, renksiz, tatsız muhteşem madde. Dünya yüzeyinin yüzde 80'i su ile kaplı olduğu hâlde, susuzluk çeken insanların olması, düşündürücü olduğu kadar kapitalist düzenin anlaşılması için basit örneklerden biridir. Kıymetini bilelim, boşa akıtmayalım.
