sol flamede sürekli olarak ''şöyle kız, böyle erkek, şunu diyen sevgili, cart curt, sik, bok'' gibi başlıkların yer almasıyla oluşan durumdur. biraz daha anlamlı konular tartışılabilir, tanımlanabilir diye düşünüyorum.
sevgiliyle ayrıldığınız halde herhangi bir sebepten barıştığınızı sanmanızdır.
şimdi gülsem mi ağlasam mı bilemediğim az önce yaşadığım olaya geçiyorum ama gülmek ağır basıyor. büyük bir kavgayla ayrıldığım sevgilimi hala seviyordum. bana geri dönmesini bekliyordum. birbirimize gerçekten yenilir yutulur laflar etmemiştik. sonra dün bir de baktım ki bana seni çok seviyorum diye mesaj geldi. ben de seni çok seviyorum ama böyle böyle şeyler oldu şeklinde devam etti bu konuşma. herneyse iki tarafta yaptıkları için özür diledi. birbirimizi sevdiğimiz söylendi. düşünün bütün sorunlar halledildi ve birbirinizi seviyorsunuz. bu durumda ne düşünürsünüz? evet şuan sevgiliyiz diye düşündüm ben. bugün akşam özledim diye bir mesaj attım ve yapma bu şekilde kopmamız daha zor olacak şeklinde cevap geldi. yanlış bir şey mi söyledim biz barışmadık mı dedim. biz birbirimize çok ağır laflar ettik ben yüzüne bakamam senin dedi. evet ve ben hala gülüyorum sözlük.
sıkça rastlanabilen teyzedir. otobüse biner. havadan sudan bir şeyler anlatır durur millete. hele trafikte ani bir fren yapılsın şöförle bile muhabbete girdiğini görebilirsiniz.
başlık: ama kelimesinden önce söylenen sözlerin anlamsız olması.
bir cümlenin ortasında ama kelimesi varsa 'ama' dan önce söylenenler 'ama' dan sonra söylenenlerin gölgesinde kalmaya mahkumdur. örnek verilecek olursa;
-seni seviyorum ama bu ilişki yürümüyor.
-sizinle gelmeyi ben de çok istiyorum ama önemli bir işim var.
-zayıfladım ama sonra kilo aldım.
vs. vs.
siz siz olun ama geçen cümlenin sonuna bakın. önceki kısmı önemsizdir.
sözlükte gördüğüm acınası durumdur *. uludağ sözlüğün kalitesinin düşmesinde de etkisi olan bazı kişilerin cinsellikle ilgili açtığı anlamsız, gereksiz başlıkları görüyoruz. bir yandan kadınları ''biriyle seks yaptıysa kaşardır bu'' şeklinde tanımlayan, kadınları bir et parçası olarak görüp namuslu olmanın yolunun erkeklere yaklaşmamak olduğunu savunan bazı yazarlar bir yandan ise türk kızlarının iyi sevişemediğini, tüm işin rus kızlarında olduğunu vb. söyleyerek türk kızlarını akıllarınca aşağılıyorlar. ulan hem ülkedeki kadınların cinsel konularda bastırılmış duyguları olduğunu kabul et ki bu bastırılmış duyguyu evlenmeden önce ilişkiye girmenin yanlış olduğunu söyleyerek sen oluşturuyorsun sonra da hakaret et aşağıla. saçmalık.
birisiyle aynı odada uyurken yaşanan garipliklerdir. evet, oldukça ilginç şeyler olabiliyor. mesela ikiniz de uyanıksınız ama uyumaya çalışıyorsunuz. bunun farkındasınız. aniden gelen bir tükürüğünü yok edene kadar ki yutkunma isteği bunu yaparken ses çıkarmama çabaları... sürekli bir o tarafa bir bu tarafa dönmek, kolunu, bacağını döndürmek... eğer korku filmlerinden etkileniyorsanız yatan kişinin yüzüne karanlıkta bakamamak, bakınca ilginç şekiller görüp bir anda heyecanlanıp sonra ''lan napıyorum ben, kendime gelmem lazım'' demek... gibi birçok şey sayabiliriz.
muhtemelen acelesi olduğundan dalgın bulunan kişidir. okula gittiğinde arkadaşlarının kahkaha bombardımanına tutulur ve ancak o şekilde durumun farkına varır. heh peh diye gülmeye çalışsa da aslında başından aşağı kaynar sular dökülür. ***
genelde ilkokulda yaşanmış durumdur. böyle bir durum gerçekleştiğinde doğal olarak sınıfta ilk sizin haberiniz olur. kokudan en çok etkilenen kişi siz olursunuz. bayağı da komik bulur, gülmemek için kendinizi tutarsınız.
genelde ilkokuldaki çocukların söylediği yalandır.* öğretmen kaçta uyuyorsun? diye sorduğunda sekiz, bilemedin sekiz buçuk deme gerekliliği duyardık. yoksa ayıplanacağımızı düşünürdük.**
hangi yöne hareket ederseniz edin takip edildiğiniz hissini uyandırır. hele ki oturduğunuz koltuğun tam karşısında öyle bir resim varsa durum sinir bozucu olmaya başlar. bu duruma takılmamaya çalışırsınız ama her boş bulunduğunuzda resme bakarsınız. insanı tribe sokar.
sessiz bir ortamda dikkatlice dinlerseniz dünyanın çıkardığı çınlama sesini farkedeceksiniz. yeni keşfettiğim bu durumu tüm insanlıkla paylaşmak istedim.
devlet yurdu çıkmadığı ve henüz eve çıkacak arkadaş olmadığı için özel yurtlara bakayım bir dersiniz ve özel özel yurt aramaya koyulursunuz. gitmek istediğiniz özel yurdun kapısında sizinle aynı durumda olan kişilerle muhabbet etmeye başlarsınız. sonra birde bakarsınız ki işler büyümüş, aynı gün ev tutmuşsunuz. iyi midir kötü müdür tartışılır..
acı gerçektir. sözlükte de kendini fazlasıyla belli eden durumdur. bu duruma karşı olan en az onlar kadar insan vardır. fakat toplum örgütlenme konusunda yeterli altyapıya sahip olmadığı için herkes farklı telden çalmaktadır. sigara gibi bizi yavaşça zehirliyorlar ama çoğu kişi umursamıyor. bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyor. illa ölümle burun buruna geldiğimizde mi duyarlı davranalım. ki o saatten sonra ne fayda...
üniversiteye yeni başlayanların girdiği muafiyet sınavından sınıftaki hiçbir öğrencinin geçememiş olmasıdır.
sınavın iki aşamalı olduğu bir üniversitede ilk aşamada sınava girmişler ve sonuçların açıklanmasını heyecanla bekliyorlardır. bu büyük beklemenin ardından gelen yetkili bahçedeki öğrencilere yavaş ve yüksek sesle: arkadaşlar, hiçkimse ilk sınavdan geçememiştir. olsun boşverin. daha iyi öğrenirsiniz ingilizceyi üzülmeyin. şeklinde konuşur. öğreciler gülsünler mi ağlasınlar mı bilemezler. çoğunluk kahkalarla karşılar bu durumu pek tabi.
HSYK nin yargının iş yükünün azaltılması ile ilgili hazırladığı çalışma yargının gerici erkek egemen yüzünü ortaya koydu. Kurulun en çarpıcı önerisi, tecavüze uğrayan kadının tecavüzcüsüyle evlenmesi, böylece davanın düşmesi.
