naifliğini ve tevazusunu sevdiğim komple edebiyat adamı.mazhar alanson'a bir türlü kitanı hediye ettiğini söyleyememiş,mazhar alanson sürekli lafı ağzına tıkmıştır samed karagöz'ün bir programda,biraz daha sesini çıkarmalı ve televizyonculuğa alışmalı sanırım.güler yüzü klark'ı izlemek için en büyük nedendir.
vasat aylin aslım albümü.keşke ilk albümden sonra hiç albüm yapmasaydı da efsane kalsaydı diye geçirdim içimden albümü dinlerken.albümü kaçak grubu yapmışta aylin aslım vokal yapmış gibi.aylin aslım kokmuyor albüm.feminist ve sert tavırlar fazlasıyla eğreti olmuş.haa yarın yeni albüm yapsa yine alırım,sonra bir daha alırım,ama kredisini tüketmemeli bence.
edebiyatın magazinsel yüzü olarak görülse de.gonca özmen sıkı şairdir.şair kadındır.kadındır.doktorasıı yapmakta ve deli gibi yazmaktadır.daha çok yazasıca...
edebiyat dergilerinde bolca gördüğüm 1986 doğumlu şair.geçtiğimz haftalarda "çok tanrılı sular" isimli ilk şiir kitabı çıktı.geçtiğimiz yıllarda cemal süreya ödülünü de almıştı.
güzel kapakları olan edebiyat dergisi.ankaradan çıktığını biliyorum.hala çıkıyor mu onu bilmemekteyim.sanırım dergiyi çıkartan arkadaşlar gazi üniversitesi'nde okumaktalar.
kısa vadede kaybetmiş gibi görünselserde.solcu çocuklar çok zeki çocuklar olduğu için bir şekilde toparlarlar ve yine istediklerine yakın bir şekilde yaşarlar.bu sağcılar içinde geçerlidir.siyaset yapacak kadar kafası çalışan insanlar kendilerine reva görüleni beklemez,istediklerini uzun vadede de olsa alırlar,yaşarlar.
sanıyorum yeni bir grup kurmuş kişidir.ama yeni grubunun şarkıları berbattır,genç osmanın sesi harikadır.şarkıların kötü olması genç osman'ın umurunda mıdır? bence değildir.o müziğini yapar,müzik için yaşar.hem zaten türkiyede çıkan en iyi albümün vokalini yapmış bir adamın(mavi sakal-kan kokusu) birazcık kafasına göre takılmaya hakkı vardır.çok yaşasın...hep söylesin.
çok okuyup uğrana savaştıkları şeyi bilirlerse süper aydın olan,,diğer türlü faşizme göz kırpan insanlardır.pek çoğunun ne uğruna kendisine ülkücü dediğini bilmemesi kötüdür,türkiye gerçeğidir.ne yaptığının farkında olup,hayatını gerçek bir ülkücü gibi yaşayan biri ise vatan kurtarır,candır.
çok genç yaşta aramızdana ayrılan şairdir.şiirleri soyut dergisinde yayımlanmıştır.hayattayken kitaplaşmayan şiirleri bundan birkaç yıl önce etki yayınlarından "ölüme direnen şiirler" ismiyle kitaplaştırılmıştır.hem şiirleriyle hem de hayat hikayesiyle çok şey katar insana.
Gezginci
giderken
yalnızlığımla dolduruyorum kenti
elimde kirli bir valiz eski tarihli birkaç mektup
ve çizemediğim gök
tuz kokusuyla dolu yüreğim
içimden yaralı bir kuş uçarak dağlara
duyduğum buruk acı gitmek
her şey gerilerden seyrediyor beni
o bakamadığım kent
demiri bileklerinde eriten ihtiyarlar
asmalar bir de özlemek
akşam bilirim orda acı türküsüdür işçilerin
kendine koca bir dünya çizerek sokağa fırlayan çocuk
onun düşüşüdür yoklukla çizilen balkon
ve aldanışıdır koca bir hayat
hep bunları ve bildiklerimi
burda öğrendim
aslıyı da erzurum'un türküsünü
ay nasıl çizilirmiş burda öğrendim
yola çıkınca burda öğrendim
kirli bir valizle elimde beş para etmez
izmir resmini ay o ince kadın
tren salıyor beni geceye
benim özlemle açılan yüreğim ne kadar mahzun
kaç aydır işsizim bilmiyor kimse
kutsal kitapların gölgesinde
yeni doğmuş ceylan yavrusu gibi
korkulu fakat temiz
herkesin acısıyla yoğrulan bedenimin
işyeri kapılarından ölü bir at gibi çıkması
alınyazımı kuşun kanadına işledim
götürsün atsın
diren
coşkulu yüreğim
her şeye yoksulluğuna
bahara bak
nasıl direniyor böcekler
yıllarca taşınan yaraya
acıyla dikilen sütunlara bak
nasıl nasıl direniyor her şey
giderken yalnızlığıyla dolduruyor beni kent
her şeyi
çook gerilerden seyrediyorum
caddeleri
yalınayak çocuklar büyüten bir marşla koşuyor
incir satanlara
ve bütün şekercilere
buğulu bir ocağın ilk sıcaklığına
anlatamadığı bir dille
koşuyor bilmediği ölüme
bende
deniz her zaman yıkıntıydı
sessizlikti
yüzümde durulan tuz
taze menekşeleri silen
herkesi bir umutsuzluğa eski bir hançere koşturan
deniz
o korkunç yalnızlık
geliyorum hazırla bütün intiharlarını
her şeyi gerilerden seyrediyorum
bütün bunları
unutamadığım kırmızı güneş
ve sancıyla kıvrılan nakışlar
sonra
her şeyi
o maden işçisini çok gerilerde unutmadım
onun göğü yumruklayan elini
öfkeyle büyüyen gözlerini
dağlara çıkan yüreğini unutmadım
unutmadım
sevgiyle açılan göğsünü
bir yaban ördeği gibi giderken...
dışardaki yüzüyle tv'deki yüzünün aynı olmadığını düşündüğüm insan.buna kısaca iki yüzlülük desem ya değil mi.işte ona da dilim varmıyor,çünkü fazlaca iyi niyetli olduğunu da biliyorum.bence evin erkek evladı olmak olayından çıkıp biraz büyüse iyi olur.ha bir de haber kanallarında program yapmayı haketmeyecek kadar genel kültür yoksunu olduğunu da düşünüyorum.