insanı derinden yaralayan bir hadise. Hele hele sakatlanan oyuncu 17 maçta 15 gol 5 asist gibi bir istatistik yakaladıysa. Save yapmadan maçı oynayasım geldi ama gururum izin vermedi.
Benim başıma gelendir, doğru düzgün bir muhaabbetimiz bile yok kim görse kuzeniz, sadece bir tanesi değil hepsi böyle, neden böyleyiz acaba, hepsi kız ve yaşıtım 5 tane kız kuzenim var ama hepsi birbirinden hayırsız, bi insanın kuzeniyle konuşacak hiçbirşeyi mi olmaz. Aynı mekandayken bile selamlaşmıyoruz nerdeyse, bana karşı resmen buz gibi.
Tanım: Yazarın kuzenlerinin iplemez davranışları sonucu serzenişidir
Super marionun son çıkan serisidir. Grafikleriyle biraz küçük yaş kitlesine hitap etsede olmuş oyundur. Netin yokluğunda iyi gidiyor gerçekten. Save özelliğinin de olması iyi olmuş. ilk bölümlerde hiç yanmadan 25-30 canınız olsada ilerledikçe zorluk artmaya başlıyor. Öyle ki joysticki parçalatacak cinsten bölümler de vardır. Zorluğuda aslında bölümlerin uzunluğudan kaynaklanıyor. Küçükken oynayamadıklarımın yerine oynuyorum. Özetle güzel oyundur.
- maçı takım elbise giyerek izleme
- devre arasında 15 dakika ara verme
- oyuncularla diye bilgisayarla konuşma yapma
- üst üste yenilince mouseyi duvara fırlatmak
- oyuncular hata yapınca el kol hareketi yapmak
- takımı gol atınca çığlık atmak
- şampiyon olunca mahallede tur atmak vs.
cevabını hep merak ettiğim sorudur. ama nedense şimdiki zaman daha iyi gibi geliyo, eskiden hiç birşey yokmuş, ama eski zamanların şarkılarının daha güzel olduğu kesin.
yeter amına koyım sabahtan beri 4. kez çıkıyo, bi göksel günün birinde çıksın diye bekliyom ama yok. pezevenk radyo kanalları anca sikimsonik şarkıları koysunlar. sinirlendim şimdi bu sikik şarkı yüzünden.