anamurdan geçerken muz almak için durduğumuzda rafta gördüğüm ve denemek için aldığım reçel. 250 gr. reçel için fiyat biraz pahalı kaçmış ama tadı enfes. hafiften ballı muz gibi bir tadı var ama aynı zamanda da reçel. enteresan ve muhteşem bir lezzet olmuş.
xhamster' ın engelli olduğu ülkelerde rahat rahat takılın diye yapılmış android uygulaması imiş. bende ekşi bi yerlerden öğrendim. proxy server üzerinden hedef siteye ulaşmakta. baya da başarılı bi uygulama olmuş.
google play store' a 1 dolar ödeyerek indirebilirsiniz.
"haydi akepe şimdi akıllı telefonları toplatma zamanı" demiş ekşi dilli yazar.
kuarejmaa da kuarejmaa diye ağlayan liseli takımdaşlarımın, 2 hafta önce heykelini diktikleri adamı bugun teneke bağlayıp gönderen mahkeme tescilli şikecilerin, uzay futbolu oynayan ancak galaktikos futbolu oynayan ordu ya yenilen adamların laf sokmak için sıraya girdikleri maçtır.
ya hadi renklileri anlıyorum da skor taraftarı olan kuarejjmaaa cıları sikip çoğaltasım geliyor lan. necip döktürmüş, gençler parlatılmaya başlanmış. 1-0 yenikken 18 yaşındaki çocuklar sürülmüş o sahaya. ee daha ne ???
amına koyim ne bekliyodunuz bu sene? uefa bile siktir çekmiş bize gidin madden düzelin gelin diye..
hala karejmaa diye ağlıyosunuz lan olum olcak lan bu takım az durun siktirtmeyin belanızı liselier. 1-0 yenilmişiz siktiredin. sakalı çıkmamış çocukların, onları bu halde bile sokan teknik direktörün kaşının gözünün sadakası olsun.
uludağ sözlükte değil de entel geçinen, endüstri meslek liseli dolu başka sözlüklerde abdullah hocanın yerden yere vurulduğu maç.
amına koyim haklı adamlar. her maç 5 atıyoruz hollandaya. sikip sokup geçiriyoruz her maç. bu sefer hoca yuzunden yenildik. şukellasını nutellasını siktimin beyin özürlüleri.
çatır çatır oynadık lan işte, bireysel hıyarlıklardan atamadık golü. neyin derdinseniz a.k.
ekonominin amı götü yardığı, elektrik, doğalgaz vs. faturalarının katlanarak evimize kol gibi girdiği bu dönemde ekonomik gidişatı iyi sanan aynştaynların beğenmediği, 5 ay, 12 ay, 15 ay, hangisine giderseniz gidin askerliğin ana amacı olan savaş sanatını öğretmek yerine tüm hizmet boyunca genel olarak 3 kez silahlı talim yaptırılıp kalan zamanda komutana çay götüren, albayın çocuğuna ders veren, karısının şöförlüğünü yapan, evini taşıyan, elektrik-su faturasını yatıran sisteme dahil olmak istemeyenlerin parasını verip, kendinize başka uşak bulun dediği 22,500 akıllı insandır.
peşin edit: gönül isterdi ki askerlik 2-3 ay olsun, herkese eşit olsun ve cidden savaş sanatını öğretsin. kimse yolunu yordamını bulup kaçmasın. herkes sike sike yapsın.. Ama kusura bakmayın beyler bu sistemde, benimle aynı eğitim seviyesindeki komutanlara hatta sikim sokum çavuşlara çay götürmeye, çoluğuna çocuğuna ders vermeye, lojmanını boyamaya sizin kadar hevesli değilim.
vatan borcu diyenlere özel edit: ben o borcu 2,5 sene boyunca, allahın siktirettiği köy okuluna sabahın köründe kalkıp giderek, liseye gelmiş ama özneyi yüklemi bilmeyen çocuklara önce türkçesini sonra ingilizcesini evire çevire anlatarak borcumu çoktan ödedim. bedelliciyim ve vicdanım vatan, millet, sakarya rererörö cülerden daha rahat.
türkçe alfabe ile a,b,c,ç dedikten sonra q,w,x 'e geçebilen ve bu olayı dinleyen kimseye çaktırmadan yapabilen enteresan bi kişilik.
saul goodman in türk versiyonu da diyebiliriz kendisi için. hatta daha iyisi. kurgulanmış breaking bad izlerken saul un verdiği tadı adam gerçek hayatta veriyo arkadaş daha ne denir ki.
bu arada aziz yıldırımı savunuyo diye bu adamı ve saçmalamalarını kral ilan eden ve vayy lafı soktu diyen fenerlilere harbiden şaşırıyorum lan. fenerli kafası dedikleri şeyi anladım şimdi ben. evlerden ırak.
ben bu adamı tanımam etmem, kim olduğunu da bilmem. genelde sol frame de görürüm ismi ama bir kere tıklamamışımdır kesin troll diye..
lakin bugün sözlüklerde dolaşırken, tesadüfen bi entry geldi önüme. yine tanımadığım faik ışık hakkında bi enrty. çok güldüm ve tümünü göster e tıkladım. dedim bu faik ışık kimmiş la bi öğrenelim diye.
nerdeyse tüm entryleri okudum o şahısla ilgili, aziz yıldırımın şike davasında avukatlarından biriymiş falan filan işte. hatta bazı entrylerde altına sıçtım gülmekten. bi de görelim dedim bu adamı baya baya şenlik birine benziyo. arattım you tube dan faik ışık diye. bi baktım ahmet çakarlı bi program. aha dedim şenlik var burda..
neyse programı izliyorum orda beyaz gömlekli bi adam konuşurken garip garip itici el kol hareketleri yapmakta. ortalığı karıştırmaya çalışıyor falan. konuşmasında desen zaten hayır yok çünkü konuşmayı bilmiyo barzo. lan nasıl gıcık bi tip anlatamam. hani çocuğum olsa sabah akşam döverim derler ya öyle bişey.
abi bıraktım faik ışığı falan bu barzoyu izliyorum. ama bilmiyorum hala kim. izliyorum acaba ne şenlik olcak diye, baktım bu şahıs, daha konuşmayı öğrenmeden ortalığı karıştırmaya çalışıyo. programda edilen, hakarete varan, ağır lafları anlamamışa yatıp tekrarlatıyo falan. amacı ortalığı bulandırmak kabak gibi adamın. tüm olayı o. bi nevi reyting adamı yani. doğruyla yanlışla alakası yok. ver goygoyu gitsin adamı belli. lakin işin garibi başarıyo da.
neyse, o sırada bi ara rasim adı falan geçti. lan dedim yoksa bu benim sol frame de troll sandığım ve bakmaya bile tenezzül etmediğim adam mı ?
bi arattım harbiden öyleymiş. adam troll un kralıymış meğersem de ben yeni öğrenmişim. bizzat izledim onayladım. %100 çalışıyor.
bi de programın sonunda ben ortalığı yatıştırmaya çalıştım falan diyor ya bu barzo. 15 iq ile kime yutturuyo bilemedim bu ayakları.
gerçi eşşeklik bende. beyaz tv de ahmet çakar ve faik ışıkla program yapan adamdan atomu parçalamasını mı bekliyorum ne bekliyorum ki.
işte öyle böyle bu şahsı öğrenmiş oldum. sol framede iyi ki tıklamamışım diyorum ismine. sırf ziyan başka da bişey değil.
peşin edit: üstte yazdım ya oğlum olsa sabah akşam döverim diye. sonradan düşündüm de la olm belki dayak yemekten bu haldedir bu barzo. bu konuşma yetersizliği, embesil el kol hareketleri, çaktırmadan ortalık karıştırmaya çalışması falan başka türlü açıklanamaz.
yazdığı entry yüzünden bir gencin üniversiteden yarım dönem uzaklaştırılmasına sebep olmuş fakulte hocasıymış bu şahıs.
o değil de, tepkiler çığ gibi büyürken, inci sözlük de kendi şahsına yapılan tanımlar gece gece yerlere yatırmıştır beni.
bakalım incicilerle nasıl iletişcek bu iletişim fakultesi hocamız.
Cenk in basireti bağlanmış aga, Zaten gs de sadece bize böle oynuyo diğerlerine yatış, satılmış hakem en az 3 kırmızı 1 de yeşil kart gösteremedi rererörörö..
Yaşamdır ulan siyah-beyaz !
ortası yoktur bu hayatın..
ya gidersin ya kalır. ya seversin ya sevmez. kaşın-gözün ayrı, kıçın-başın ayrı oynamaz eğer siyah-beyazsan.
oy-na-ya-maz !
çünkü bilir siyah-beyazın aslında ölüm-yaşam keskinliği olduğunu. keskindir hayatı.. nettir.. sahtelik yoktur.
kıvırtma yoktur çünkü.
para için, hayal için, kariyer için, iki cümle için satmaz sevdiklerini. istese de satamaz..
alayına der gidersin yada alayına der kalırsın gerektiğinde.. çünkü siyah-beyadır.. çünkü yaşam-ölümdür !
murat boz a arabayla çarpılıp kaçılmasını farz eden yarışma. yavşaklıkta sınır tanımamış adam.
gel murat, gel canım seni istiyorum. çok güzel şeyler yapıcaz senle..
la o değilde valla bu juriden herhangi biri yolda, belde, sokakta, universitede arkadasım olsa her gün ev sildirrim, bulaşık yıkatırım üstüne de bi ton sopa atarım. kamerayı gören coşmuş. hepsi ayrı maykıl jeksın a.k.
ön edit : mustiyi tenzih ederim. allah için efendi adam..
son edit: murat boz' a çarpmak isteyene arabam 1 günlük kiralık. beleşe hemde..
a.k. daha hatun çıkmadan abuk subuk tripler, face de ha çıktım ha çıkıcam kavgası. sokarım böle ızdıraba. bu ne lan ? hayır anlamadığım olm ne olursa olsun, istersen sesin allahı ol, bu yarışmalarda birinci gelenleri gördük.. hani bi popstar abidin vardı efsane, nooldu?
büyük ihtimal midyeciliğe başlamıştır bi sahil kenarında...
la o değil bunu hatuna açıklamaya çalışınca yok bencil oluoz, kendimizi düşünüoz, binbir katakulli. amına koyim olay bu işte. kitleni yaratamadan meşhur olursan ziki tutarsın. bu kadar zor mu anlamak ?
la bi de hadiseyi seçmiş ya koç olarak. valla intaar etcem sözlük.
ben mi gerizekalıyım insanlık mı ???
editto: abidin kötülemiş beyler galiba midyecilik o kadar karlı değil*
kısaca demiştir ki;
hilenin hurdanın arkasından koşup, suçluyu savunmak adamlığa yakışmaz. herkes taraftar olabilir ama herkes adam olamaz !
iş bu yazı çirkeflerin anlayamayacağı şekilde code edilmiştir. decode edip anlayabilmek için çirkef değil, adam olmak gerekir.
bazı şikayet sitelerinden okuduğum kadarıyla hiçbir boka yaramayan, hatta kullanana çeşitli zararlar veren diş beyazlatma ürünü.
lakin şöyle de bir durum var; ben bu isimdeki mavi ışık yayan diş beyazlatma ürününü gitti gidiyor adlı siteden yaklaşık 10 tl ye buldum. genel fiyat seyri 10 ile 20 tl arasında değişmekte gitti gidiyorda.
hatta 20 tl ye satan adam; "10 tl ye olan ürünlere kanmayın onlar çin malı, benim ürünüm orjinal" zart zurt falan yazmış satış sayfasına. bende gittim inadına 10 tl ye olan ürünü aldım. nedenini lütfen sormayın hakkaten bilmiyorum* ürün geldiğinde gördüm ki 10 tl ye aldığım beyazlatıcı hakkaten çin malı gibi bişey.
ama yılmadım, tırsmadım. muhteşem türk mantığımla "bişey olursa üstüne işerim geçer a.k." dedim ve ürünü kullanmaya başladım.
enteresan olan şey ise bugün ikinci günüm ve dişlerim harbiden baya baya beyazladı. az önce ürünü arattım sözlüklerden ve bazı şikayet forumlarından tırstım arkadaş. hayırlı bişey yazan olmamış orjinal ürün hakkında. boğazı yanan mı dersin, diş etleri ağrıyan mı dersin... ne ararsan var şikayet kutusunda. üstelik orjinal ürün hakkında yazılmış bunlar*
ya çinliler bu işi orjinalinden daha iyi yapmaya başladı yada yakında dişlerinden masmavi ışık yayan, koca kafalı bi uzaylı göreceğiz haberlerde..
editto; bu arada 10 tl ye aldığım ürünün gerçek fiyatı 2-3 dolarmış ve harbiden çin malıymış. şahsen vede bizzat gördüm. bu çinlilerden korkulur arkadaş.
olabilmek için orospu çocukluğu genine sahip olunması gereken meslek. zaten %95 inde bu gen mevcuttur. bu gene sahip olmayan %5 kadar trafik polisi ise o mardin senin, bu şırnak benim sürünerek emeklilik hayalleriyle görevlerini aslanlar gibi yerine getirirler.
iş bu entry kişisel düşünce belirtmektedir. trafik polislerimizin hepsi o geni taşımadığı gibi, yüzde oranları şehirden şehire değişebilir. örneklersek antalyada bu geni taşıyan trafik polisi sayısı %99 dur.