anla artık yazamıyorum sana, harflerden sözcükleri üretemiyorum yokluğuna, zaten hiç olmadın ki nerden düştün aklıma, yine yoksun gündüzün ağlayan karanlığına...
neden unutcaksın ki? gibi güzel bir soruyu akla düşüren başlıktır. sonuçta seviyorsan sev mutlu olmak için okullar okuyup diplomalar aldığımız şu hayatta zaten o kadar az güzel saniye geçiriyoruz ki sevdiğin insan seni sevmese de onu sevmene bir engel yoktur sadece mutlu olmak için yaşamalıyız sonuçta.
sesine şiir yazmaya kalksam şiir anlamını kaybeder duruşuna iltifat etsem kelimeler çıkmaz dilimden yere koysam deprem göğe koysam fırtına sebebidir sesinin tınısı. iyi ki varsın iyi ki kulağıma değebiliyorsun seni yaratana inanmamayanlara güzel sesinden bir kuple dinleme fırsatı bahşet de kendilerine gelsin arkadaşlar.
aslında gerek yoktur konuşmaya bunun için bazen bir tebessümün bazen şuh bir kahkahanın çok çabukca sebep olabileceği kimsesiz kaldığın anlarda kimsen olabileceğini gösterebilecek insanlarla karşılaşınca neden o değil de onu dahil ettim içime diye pişman olup sabahlara kadar hıçkırıklar eşliğinde nefes nefese kalarak dipsiz karanlıklarda sesini kimsenin duymayacığından emin olduktan sonra yerleri ısıra ısıra ağlarsın sadece. bu kadar basittir seni ağlatmak...
olur mu ki dermisiniz bazen,
akıp giderken hayat pişmanlıkları bir bal peteği gibi süzerken,
olmasa da olur aslen ,
bulur musunuz kendiniz çarpılmışcasına nolur o da olsun derken,
bir masaldır yaşamak diye geçirirken,
aslolanı bulamamanın hüznüyle yanarken,
neden olmasın dermisiniz bazen,
bütün gerçekliğe akıl yoluyla ulaşmaya çalışan arkadaş aşkın hormonsal tarifini yaptığı gibi ruhun da maddesel tanımını yapabilir mi elektromanyetik spektrumun varlığı bilinmezken mesela u v ışıkları inkar edebilirdik ama şimdi haksız olduğumuz gün yüzüne yüz kere çıkmış olurdu yani akıl dediğin şey başkalarının aklı sen hiçbirini bulmadın bunların ya da bulmaya çalışmadın neyse konu bu değil yarın bir gün ruhun ve metafiziğin varlığı net olarak kabul edilince bu sefer neye çamur atıp kendini zeki göstermye çalışacaksın?
anlatsa anlayacak mısın ? tabiki hayır neden mi bir insan profesör olmak için senin yaşın kadar zaman harcıyor sen sağda solda bafi peşindeyken sokur sokur ders anlatan adam aklına gelmeyecek tercümelerden sorumlu olarak ömrünü harcıyor keşke herkes senin kadar akıllı olsa da profesörler de kendi bilgi birikimini gerçekten size sunsa ama yok senin kadar kimse zeki olamaz . tahsil durumunu bilmiyorum ama lise desek ana sınıfına ders anlatsan yani kendi seviyende boş kağıda çizgi çizdirsen demek istedim anlamazsın diye açıyorum zevk alarak mı çizerdin yoksa rutin olarak memur zihniyetinde mecburiyetten zoraki mi davranırdın ? cevabı da vereyim kesin zevk alırdın.
tevekkül nedir sorusunu akla getirir hemen çünkü tevekkülü bilen sormaz bunu ama bilmeyene anlatayım hemen yaratıcı der ki bir iş için bütün gayretinizi sarf edin sonra bana dua eedin yoksa armut piş ağzımda turşuya dönüş ordan da çık vücudumda viagra etkisi yarat yok öyle bişey dedirtir entry sahibine.
kot pantolon giyen kıza yollu gözüyle bakan zihniyetin kuzenidir. ayrıca çarşaf giyen kıza da öcü gözle bakan zihniyetin torunudur bu ikisi. görüldüğü yerde hemen imha edilip dünyaya olan külfetleri hemen sıfıra indirgenmelidir.
kot pantolon giyen kıza yollu gözüyle bakan zihniyetin komşusudur. ayrıca çarşaf giyen kıza da öcü gözle bakan zihniyetin torunudur bu ikisi. görüldüğü yerde hemen imha edilip dünyaya olan külfetleri hemen sıfıra indirgenmelidir.
sen de ona sor neden dünya aldığınız gibi değil neden bu şartlarda büyütmek için dolaylı olarak benim yaşamama sebep oldun 3. kuşaktan torunun radyasyon etkisiyle 3 kulaklı 4 bacaklı doğunca amacınıza ulaşcak mısınız...
kuantum fiziğinden haberim yok, olsa bile ne alakası var diyecek kadar zekiyimdir, müslüman olmamak ile ateizm arasındaki farklardan haberim yok fark mı varmış ki? tut ki oldu beni alakadar etmez beyin diye sünger kullanıyorum zaten...
nedir ki aşk ? kimsenin isim koyamadığı duyguya sadece onun adını vermektir. beynine saplanıp kalan ağrıya istemsizce gülmektir kimisi için gözyaşı kimisi için şehvet kimisi içinse hiçtir. hayran hayran bakarken yıldızlara saçlarının kokusu aklına düştüğünde gökte yıldız mı olur diyebilmektir aşk. bazen bir damla gözyaşı bazen de biraz huzurdur aşk...
ulan bir insana türbanlı diye önyargıyla yaklaşmak onu korumak ya da ona küfretmek hangi aklıevvelin işidir anlamadım. kimsiniz siz ardeşim insanları giyimine göre yargılıyorsunuz. ben sen tişört giyince sana hakaret etsem uygun olur mu ya da erkeksin boynuna fular taktın ben sevmiyorum diye sana çeşitli lakaplar taksam hoşa gider mi bak hoşuna demiyorum eyy aklıevvel hoşa gider mi diyorum biliyorum çünkü sizin beyinlerinizde size küfretmek sizin için yapılabilecek en güzel şeydir. yok o şöyle demiş bu böyle demiş sizin beyniniz yok mu insanları başkalarının fikirlerine öre yargılama gereği duyuyorsun . ama ne arar beyin sizin gibi oran - gutan kılıklı adamlarda. neyse zihinsel fonksiyonlarınızın daha tam oturmadığını bildiğim için daha fazla üstünüze gelip olmayan aklınızı almaya teşebbüs etmeyeceğim. özet mözet yok aklı alan okusun.