mahsun kirmizigul'un ilk calismasi olmasina ragmen cokta siritmayan guzel bir film.Guzel konulara temas etmis, toplumsal yaralar irdelenmistir ama kimi yerlerde isledigi konuyla alakali olmasa da sirf hadi hazir yapmisken su yarayada el basalim mantigi gudulmus ve yersiz mesajlar verilmistir. Ornegin babanin cocuklarindan cok cocuk yaptim deyip ozur dilemesi siritti yani hic alakasi yoktu orada cikip konusmasini cogunlukla onunla iliskilendirmesi hic olmamis.
sadece ekonomistlere hitap eden bir dil kullanmayip, herkesin anlayacagi bir dil ile ekonomi ve is dunyasini anlatan, is dunyasina karsi bende buyuk merak uyandirmis begeniyle takip ettigim dergi.
Gunumuz dunyasini, kitlesel yatip kalkan, ben'lerden uzaklasan bizleri cok guzel anlatmis ifade etmis bir filmdir. Izlerken cogu zaman empati yapip daraldim. Verdigi mesaj acisindan cok guzel bir film olmasina ragmen gene de bu daralmalar dolayisiyla cogu zaman kufrettim. Zannedersem olayin halen sokunda oldugum icin zamanla filmin tadini daha da iyi alacagim.Filmdeki su replikler herseyi anlatmaya kafidir:
-Sence Truman daha once neden gercek dunyayi kesfetmeye hic bu kadar yaklasmadi?
-Dunyanin gerceklegini bize sunulan haliyle kabul ederiz......
italyada 2. dunya savasi yillarinda guzelliginin basina dert oldugu bir kadinin dramidir. ayrica kucuk italyan cocugun askinin, tutkusunun yasadigi ergenlik doneminin tum gerceklerinin goz ardi edilmeden anlatilmasi filmi daha da guzellestirmistir. giuseppe tornatore'yi tebrik ediyorum.
giuseppe tornatore'nin cok guzel filmlerinden biri. o avrupa insaninin sinemaya verdigi o ilk tepkiyi (gulmekten kirildim) gordukten sonra acaba turkiyemizde ilk tepkiler nasil olmustur meraki uyandi bende.
toto'nun afacanliklari, okulda ogrencinin 5*5=noel cevabi, sinemada tukuren kisiden tutun da filmin repliklerini "son=fine" kismina kadar ezberleyen manyaga kadar hepsini hatirladikca gulmekten kendimi alamiyorum.
hic sikilmadan keyifle izledim. tum bu keyifli sahnelerin yaninda da saglam guclu senaryosuyla film beni mest etti. 10 numara bir film.
tipcilarla kesinlikle izlenilmemeli. tipci arkadaslarin filmdeki o nadir gorulen sasirtici rahatsizliklara, olaylara teshis koyma eylemlerinin sonucu film benim icin tum buyusunu ilgincligini yitirmistir ve siradan bir grip, nezle olayinin islendigi bir film haline gelmistir.:))
ayrica bu filmle beraber yaslanmanin da guzel birsey oldugu kanisina vardim.
tum bunlarin yaninda brad pitt'in muthis performansiyla izlenmeye deger guzel bir film.
tasvirleriyle dostoyevski'yi john steinbeck'i aratmistir. cogu zaman sikici olmustur. tasvirlerin cok soyut ifadelerden olusmasi buna sebebiyet vermistir.
mahpeyker, abdullah bey gibi karakterleri ve o kotu sonuyla adami stresten strese sokacak namik kemal romanidir. romani okuduktan sonra ismi cok abes geldi. boyle bir sonun yasandigi hadisede intibahdan soz etmek mumkun degil. ayrica mahpeyker cinayeti bende kimi cinayetlerin yaptirim yerine odullendirilebilecegi kanisini uyandirmistir.
okuduktan sonra fransizlar, ruslar, polonyalilar, ingilizler ve rulet:) uzerine fikir sahibi oldugum kitap. karakterler ve analizleri son derece iyi yapilmis bir eser.
carlik rusyasinin sefalet ve yokluk yillarinda aydin insanlarin mucadelesini, kimileyin gizliden gizliye bir araya gelip kitap okumalarini, aydinlanmalarini ve bunun yanisira da tutucu kesimden aldiklari tepkileri anlatan guzel bir roman.
rus edebiyatina giris yaptigim dostoyevski eseridir. raskolnikov karakteri etkileyicidir. dostoyevskinin en ince ayrintisina vararak yaptigi betimlemeler bana 19. yy rusyasini yasatmisdir. romani okumatan ziyade romanin icinde, ucra bir koseden olaylari izliyor hissine kapildim cogu zaman. ayrica bu eserden sonra bende st. petersburg meraki baslamistir.
is dunyasiyla ilgili cok guzel bilgilerin ve farkli sektorlerden mercilerle yapilan roportajlarin oldugu biz genclere hitap eden cok guzel bir dergi. ben de henuz okumaya basladim. okudugum bu tarz diger dergiler arasinda simdilik en cok begendigim olanidir.
chp nin akil kari olmayan tipik muhalefet mantalitesi iste. secimler oncesi baykal sasirdi gene. gorulen o ki RTE ye koz verip tekrar secim patlamasi yaptiracak. ilk defa belediye bursu cikmisti tam da burslarimin kesildigi donem... ne diyeyim allah topunun belasini versin.
california eyaletinin en guzel sehirlerinden biridir. "sweet november" filmiyle taniyip hayran kaldigim sehirdir. gidip gorme firsatim olmustur. golden gate'i, yokuslari ve north beach deki hareketliligiyle ayni zamanda guzel bir jaz sehridir. restoranlari oldukca ucuz ve kalitelidir. northbeach de chicken-eggplant pizza yemenizi tavsiye ederim. italyadaki pizzalardan daha iyi oldugunu da bizzat gordum:).
kesinlikle 1 yil yapilmasi gereken organizasyon. her turlu hinligi ogrenebileceginiz her turlu zevki tada bileceginiz bir programdir. turk tayfayla takildiginda b.ku cikabilir dikkat etmek gerekiyor.
alkollu arac kullanmanin ramazani sabani yoktur. isin dini boyutu bir tarafa birakilmali, herkese her zaman zarar tehlike arzedecegi icin mutemadiyen tasvip edilmeyen bir durumdur. kalkip da ramazani karistirarak sansasyon yaratmanin bir manasi yok. netice olarak insanlarin tahrik olup (bkz: #3976332) kutsal varliklar olan annelere igrenc sozler sarfedecek duzeyde seviyesizlige varmalari olagandir.
asiri yagmur sonucu yolun cokmesi, bununla beraber su borularinin zarar gorup sularin kesilmesi durumudur. akabinde camdan disari bakinca oluk oluk akan yagmura ragmen evde sularin kesik olmasi insana bir hayli can sikintisi verebiliyor. *
bunu yargilamak kimseye dusmez. herkesin kendi bilecegi bir mevzu. lakin icen tarafin da icmeyenlere bu kutsal ayda saygi duyup ulu orta icmemeleri de beklenilen bir erdemdir.*
onca sene okuyup bir s.kim ogrenememis, elindeki diplomayi bir ayricalik olarak gorup insanlara tepeden bakan kadinciklardan mutesekkil bir grup. bunlar habire ulkemizin cobaniyla temizlikcisiyle polemik yaratmaya calisirlar. lakin ulkemizin onurlu, haysiyetli cobanlari, temizlikcileri de bunlarla polemige girmeye tenezzul etmeyip bunlari kale almayaraktan kalitelerini de gosterirler. bu arada duyumlarima gore aysun kayacinin da vesikasini pardon dilim surctu diplomasini aldiktan sonra bu gruba katilmasi an meselesiymis. neyse bu insanlari daha iyi anlamak icin asagidaki basliklara bakilmasi salik verilir.
tuncay ozkanin, kanal turku verip veristirdigi muhafazakar kesime satmasindan sonra kendisinden beklenilesi bir protestodur. muhtemel durumda amerikayi protesto etmeye gelen insanlara kola dagitmasi ve akabinde kola bayi acmasi ise kacinilmazdir.
hem turkiye hem kurdistan...neden ikisi bir arada olmasin ki? neden bu kelimeden bu kadar gocunulur anlamiyorum. kurdistan cok eskilerden beri kullanilagelmis bir sozdur taki cumhuriyetin ilk yillarina kadar. mustafa kemal dahi telgraflarinda soz konusu bolge icin kurdistan kelimesini kullanmistir. bu kelime sonradan turetilmedi. acip biraz tarih okunmalidir. tarihten bihaber insanlar cikip da "madem turkiyede yasiyorsunuz yemek yediginiz kaba pislemeyin" deyip dururlar. bre akillilar, turkiye dedigin 1923 ten sonra turkiye, oncesine baksana sen degilmisin anadoluya orta asyadan gelen, kurtler ise ilk medeniyetlerden olan mezopotamya halkindandirlar. basindan beri buradalar. turklerden cok once bu topraklarda yasiyorlardi. bunlari neden soyluyorum, kafatascilik yapan zevat biraz dusunsun de akli selim konussun. biz iki kardes halklariz ya da halklardik maalesef sirf bu kafatasci zihniyet yuzunden. sen tutup asimilasyona, inkara kalkisirsan elbetteki kardeslik martavallari havada kalacak. birbirimizi inkar etmeden, birbirimizi kabullenerekten hep beraber guzel yarinlara kosalim...
siyasi zekadan yoksun, deniz baykal vari politikacilarin tuncay ozkan vari taseronlarinin da destegiyle cobanliga soyunmasi ve akabinde bir takim meleme seslerinin gurultu kirliligi yaratmasidir.
"turban siyasi bir simgedir. basortusu masumane, vicdani bir meseledir, kabul edilebilir. lakin turkiye'deki her tesetturlu insan da turbanli oluyor. zaten bunu biz biliyoruz ya dolayisiyla bu kabul edilemez. biz basortusune degil turbana karsiyiz." gibisinden mesnetsiz kisir dusuncelere sahip akillilarin ortaya attigi olmayan farktir.
cok yanlis bir tutumdur. kizin karsidakine aci vermemek icin olumlu ya da olumsuz dusuncelerini duzgun bir sekilde belirtmesi daha uygundur. tabi ki bunu kasitli olarak yapan kizlar da yok degil.
(bkz: kasar ruhlu kizlar)
