* büyük çaba sarfedendir. peki biz çıplak mağdurlara düşen nedir?
tek yapabileceğiniz şey herifi ıslatmaktır herhalde. o da şoku atlatabilene nasip olur. öyle cıbıldak cıbıldakken hırsız karşısında savunmaya geçmek her yiğidin harcı mıdır tartışılır!
ama bir kopya: sakin olun ve vileda sopası yakındaysa heriften önce onu ele geçirin. eskrime tutuşmak için bir şans yaratabilirsiniz. *
şehir hayatına uyum sağlamak zorunda kalmış ve bunu başarabilmiş hayvanlardır aslında.
kedi, köpek, serçe, kırlangıç...
insanlığın uzun bir zaman diliminde oluşturduğu ve çığ gibi büyüyen doğal ortamı, doğal yaşamı katletme hatasına tepkilerini güçlü bir mücadele ile göstermişlerdir, kendi doğalarının da desteğiyle.
iyi mi yapmışlardır, kötü mü yapmışlardır?... **
(araba altında ezilerek ölen kedi)
(bir sopa darbesiyle bacağı kırılan köpek)
(arabanın motorunda uyurken kendini yurdundan uzak bir yerde bulan kedi)
(bir apartman penceresine yuva yapmışken, yemek bulup yuvasına dönmüşken yuvasını yerinde bulamayan serçe)
(köpek düşmanı biri tarafından zehirlenen köpek)
(üreme vasfı yitirtilmiş kedi-köpek)
(kulağı küpeli köpek)
(kuyruğu kesilmiş, kulakları kesilmiş kedi-köpek)
(kafasına taş geldiği için ölen köpek)
(çöp tenekesinin içinde ölüp kalan kedi)
(...)
(...)
(...)
bunlar normal şeyler değil işte o kadar da!
teknolojinin islam kutsallarından birine karşı gerçekleştirdiği protestoyu işitmek gibi bir şeydir. tuhaftır.
müezzin inatla okuyor, hoparlör inatla hışırtı,vıcırtı,tıkırtı,hoturtu çıkarıyor, sesi sağa alıyor sola alıyor, kesiyor, hışır hışır, tıkır tıkır, tekrar veriyor,ezan bitiyor.. ***
görme engelliler ve dansı birleştiren, "görmeyen"leri sanat yoluyla "gören" yapmak derdinde olan *** , "görmeyen"lerle ilgili toplumda oluşmuş yargıları kırmak peşinde olan, sapağlam da felsefik bir niteliği bulunan proje.
dün sponsor bulmak amacıyla programdaydılar ve daha da göreceğiz sanırım. öyle sıradan bir proje değil gibi görünüyor. gerçekten çok dolu. gerçekten çok sağlam bir felsefik yanı var.
2008 yapımı harika bir brezilya (sanat) filmi.
sokaklar, uyuşturucu, hırsızlık, silah, zenci, anne, aşk, şans(sızlık), yürek...
(gerçek bir olaydan filme çekilmiştir.)
"devlet memuru edasıyla özgürlük naraları atan blues armonika üstadı" diye tanımlamak yanlış olmaz. 1911-1986 yılları arasında yaşamıştır. kocaman gözlükleriyle, kravatı ve ceketiyle yaptığı blues yok mu...
brownie mcghee ile muhteşem ikili oluşturmaktadır ve zaten pek çok albüme beraber imza atmışlardır. brownie gitarı çalar vokali yapar, sonny de mızıkasını konuşturur, güldürür, çığlık attırır, kafası karışmış taklidi yaptırır... ve en güzeli de kafayı kaldırır bıyık altından güler gibi mızıka altından uuu uhuuu huu diye brownie'ye eşlik eder.
dinlerken çimlerde bağdaş kurup oturmuş beraber takılıyorsunuz hissi verir bu ikili...
eğer içinde armonika olan bir blues parçası dinliyorsanız armonika'yı sonny terry'nin mi yoksa başka birinin mi çaldığını anlamanız hiç zor değildir.
geçen gün geldi başıma, lightnin' hopkins - last night blues albümünü dinliyorum, ulen dedim, bu armonikayı sonny terry çalmıyorsa allah selamı versin! baktım, yanılmamışım...
1912-1982 yılları arasında yaşamış texas'lı bluescu.
1971 tarihli konser kaydı blues is my business albümünde şarkı aralarındaki konuşmalarıyla yardırıyor beni şu sıralar.
sempatik herifin tekidir, devdir, yücedir... huzur verici ses tonuyla ayağınıza texas'ı getiriverir. sonny terry ile yaptıkları 1960 tarihli last night blues albümü tarafımdan önerilir.