sakarya ve kocaeli başta olmak üzere çevre illere hizmet veren bir osgb firmasıdır. karasu ofisi ile karasu bölgesinde özellikle kurumsal anlamda bölgede hizmet veren az sayıda firmadan biridir. Profosyonel ekip ve anlayış ile tüm tehlike gruplarında eğitim ve danışmanlık faaliyetlerine devam etmektedir.
Salondan simdi buyuk bir keyifle ayriliyorum.
Gerek ince ve kaliteli espriler olsun gerek duygu yuku olsun gerekse asil aranan sey olan aksiyonun dibi olsun muazzamdi.
Hayatimda izledigim en iyi aksiyon filmi diyebilirim.
Serinin onceki filmlerini izlemeden izlenmesini tavsiye etmem.
birkaç sene once ilk dinlediğimizde arkadaşlara baya güldük bir birimize taklit falan yaptık lakin geçen günlerde evde spor yaparken açtım biraz güldüm falan ama bir süre sonra alışmaya başladım gerçekten insanı moda sokuyor bu tarz bir ses daha önce görmedim.
arkadaşlar bu halk arasında fiyat/performans oranı diye geçmekte ancak kullanım oldukça yanlış gelin hep beraber bu yanlışı düzeltelim.
doğrusu performans/fiyat şeklinde olacaktır. nedeni ise;
bu oranın yüksek olmasına göre alacağımız ürünleri seçmekteyiz ancak hala pay payda konusunda gerekli matematik bilgimizi kullanmamaktayız.
performans yada sağlanan değer / ödenen para veya verilen değer oranı ne kadar yüksekse bizim kazancımız aynı oranda yüksek olacaktır ve alacağımız iki veya daha fazla ürünü bu orana göre sıralarsak doğru olanı seçmemiz kolaylaşacaktır.
bu oranın bu şekilde kullanımı aynı zamanda bize zarar verecek iki seçenekten hangisinin daha az zararlı olduğuna da karar verebilmemize olanak sağlamaktadır.
negatif performans yada kaybedilen değer / ödenen para veya verilen değer şeklinde uygulanırsa iki seçenek arasında büyüklük küçüklük ilişkisi kurarak daha az zararlı yöntemi seçebilmemiz kolay olacaktır.
bu oranların sağlıklı karşılaştırması bu şekilde olmaktadır.
alışagelmiş düzeni alışkanlıkları değiştirmek ne kadar zor biliyorum ama kulağıma o kadar batıyor ki paylaşma gereği hissettim.
eskiden hamachi vardı ve bi türlü düzgün çalışmıyordu ve insanlar çoklu oyunculu oyunlar için internet kafeye gitmek durumundaydı. şimdi steam var ve hemen hemen herkesin evinde bilgisayarı var 2şer-3er eskiden internet kafede knight şifresini kimseye göstermeden yazmaya çalışan cocuk şimdi evindeki 3 bilgisayardan ayrı hesap açıp tek başına party kuruyor.
internet kafedeki takım konuşması ve bunun sağladığı avantajlar kendini team speak adlı programlara bırakmış ve bu yüzden insanlar artık evlerinden dışarı bile çıkma gereksinimi hissetmiyor.
insanların kültür seviyesinin basit bir kahveciye gidip gitmemesine göre eleştiren arkadaşların kültür düzeyleri, hakkında yorum yapmaya değer değildir.
Continuously Variable Transmission- Devamlı değişken vites oranı anlamına gelmekte motorun devir hızına göre iki kasnak arasında teknik olarak sonsuz vites oranı yakalayan ve bu sayede otomatik vites gibi çalışan sistem.
eski honda jazz bu sistemi kullanıyor diye hatırlıyorum bunun yanında mobiletler ve gokart araçlarında da aynı sistem mevcut.
cvt'nin en temel avantajlarından olan hafiflik ve basitlik onu günümüzde bile vazgeçilmez yapmakta. Dezavantajlarından bahsetmek de gerekirse kasnaklı sistemde yüksek devirlere çıktıkça kayışın ömrü bariz bir şekilde azalacagından ve bunun yanında sıcaklıkla beraber istenilen iletimi sağlamakta güçlük çekeceğinden performanslı kullanıma hitap etmemekte.
otomobillere ve sokak kültürüne hakim olanların bayılacağı bir animedir.
ilk sezonunda lise son öğrencisi olan ve başlangıçta babasının planından habersiz bir şekilde arabalara ilgisi ve bilgisi olmayan fujivara takumi, babasına ait tofu(joponlara özel bir lezzet) dükkanının sabah siparişlerini dağıtmak için orta okuldan beri araba ile akina dağının zorlu yollarında mümkün olduğunca hızlı bir şekilde işini tamamlayıp yarım kalan uykusuna devam etme hedefindedir.
babası oğlunu yine kendisi gibi usta bir yarışçı olması için inceden inceye eğitmektedir. genel konu bunun üzerinde yürümektedir.
bunun yanında yarışlarda kısa kısa sürüş teknikleri ve stratejileri hakkında konular konuşulmaktadır konu ile ilgili kişilerin hoşuna gidecek türden muhabbetler mevcuttur.
malesef her animede olduğu gibi karakterlerin her yerde "hı", "ho", "ıhhhg" vb. gibi gereksiz şaşırma ifadelerine bürünmektedirler. genel olarak kızlarla olan muhabbet gereksiz düzeyde gergin ve duragandır (keske hiç bulaşmasalardı.)
otomobilleri genelde marka model yerine sase numaralarının başıyla nitelerler.
genel olarak anime 98den sonra yayınlandığı için dönemin populer arabalarını tanıma fırsatı yakalıyoruz. benim gibi otomobil ve sürüş tutkunuz varsa şiddetle tavsiye ederim.
otopark.com adlı sitenin nadide üyelerindendir.
kendine has betimlemeleri, taklitleri, esprileri ve en önemlisi samimiyeti ile katıldığı testlere kendi imzasını atan bu sayede sitenin takipçileri nezdinde "sinan reyiz" kod adı "sk" olarak bilinen vatandaş.
editörlerinin çoğu gençlerden oluştuğu için konu ile alakalı olmasına rağmen ciddiyeti bozmadan tebessüm ettiren başlıkları ile haber giren, sürekli yeni ve güncel haberler paylaşan bu sebeplerden dolayı takip etmekten keyif aldığım otomobil ve ötesi web sitesi.
editörlerinin çoğu gençlerden oluştuğu için konu ile alakalı olmasına rağmen ciddiyeti bozmadan tebessüm ettiren başlıkları ile haber giren, sürekli yeni ve güncel haberler paylaşan bu sebeplerden dolayı takip etmekten keyif aldığım otomobil ve ötesi web sitesi.
mühendis muhabbeti; gerçek mühendis muhabbeti ve lol'cu mühendis muhabbeti olarak ikiye ayrılır.
gerçek mühendisler hayatın içinden çeşitli problemlere çözüm üretecek nitelikte içinde verim, yenilik, analiz vb. gibi unsurları bulunduran bir muhabbettir.
lol'cu mühendisler genellikle oyunla ilgili küfür kıyamet konuşurlar. konuşmanın kendi içeriğinde bir algoritma ve analitik planlama unsurları bulunmaktadır ancak malesef gerçek hayatta bir karşılığı ve faydası olmayan bir muhabbettir.
masayı sınırsız açmışsındır, 4,50 lira yazmaktadır 5 olsun kalkıyım dersin biraz daha takılırsın ve tam 5 olduğunda usulca kalkıp hesabı ödemeye gidersin. o sırada kalkıp kasaya gidene kadar 1 dakika atlar ve hesap 5,5 lira olur. hayatında bu kadar sebepsiz üzülmemişsindir.
şimdi herşeyden önce bu nükleer enerji üretimi diğer bütün enerji üretim yöntemlerine kıyasla "bedava" olarak nitelendirebileceğimiz kadar ucuzdur ve kesinlikle çevreci bir enerji türüdür. (çevreci kısmında çok sıkıntı yok sanırım uludağ sözlük bünyesinde sene 2015'te hala bunları tartışmıyoruz umarım.)
Gelelim enerji ihtiyacı ve nükleer ihtiyacına;
Günümüz dünyasındaki en büyük sorun olan kullanılabilir enerji ihtivası noktasındadır ve hemen her büyük ülkenin ihtiyacıdır.
Vatandaşlarımızda ne yazıkki nükleer santral korkusu bulunmakta; bunun sebebini anlamakta her ne kadar zorlansamda ülkemizin atması gereken adımları attırmak istemeyen, Türkiye'yi geride tutmak isteyen insanların olağan üstü çabaları ortada. Bu kandırmacadan ötürü nükleer karşıtı insanlarımızı malesef ya çok cahil yada vatan haini olarak nitelendirmek yanlış olmaz. (bunu söylediğim arkadaşlarımın çoğu her nedense "vatan haini" yakıştırmasındansa "cahil" yakıştırmasına tepki göstermekte.)
Yukarıdaki yazar arkadaşlarımızı tekrar etmek gibi olmasın ama türkiyenin yakın çevresinde hali hazırda çalışan birçok nükleer santral bulunmakta, 70 milyon nufuslu fransa ülke eneji talebinin %75ini sadece nükleer enerjiden karşılamakta. Biz ise bu kendi üretemediğimiz %75 enerjiyi dışarıdan almak durumunda olduğumuzdan sadece bunca zamandır sizin, benim başta kendimiz ve ülkemiz için verdiği emekleri sırf coğrafyasından ötürü, kaynaklarından ötürü saygı gören bir kısım ülkeye gidiyor. Buna daha ne kadar müsade etmek niyetindeyiz bilemiyorum.
Bu konu hakkında yazılsa yüzlerce sayfa yazılır ancak sıkıcı olmamak adına son bir örnekle bitireceğim. Şuan "yükselen güç", "büyüyen ekonomi" gibi yakıştırmaların yapıldığı çin'de hali hazırda 28 nükleer santral var. Bu nükleer santralleri dünyadaki en büyük kömür yatağı havzasına sahip çin bu kadar kömüre rağmen, kömürünü dışarıdan almamasına rağmen şimdiye kadar yapmıştır. büyük güç olmak için daha fazlasına ihtiyacı olduğunu bildiğinden şuan 24 adet nükleer santral inşaatı yapım aşamasında.
söylemek istediğim vatandaşları olduğumuz ülke için bir şey isterken veya istemezken önce araştıralım, okuyalım, öğrenelim ve sonrasında tavrımızı belirleyelim.
90'ların çocukları için metal gazoz kapakları tedavülden kalktığında bunlar yeni para birimi olarak uzun süre kullanıldı.
Daha sonraları enflasyon mağduriyeti yüzünden taso 2 - taso 3 - taso 4 - dev taso - taso tv gibi çeşitleri çıksada eskisi gibi tutmadı.
çok sonraları uzun süre geçerli bir birim bulunamadı digimonlar geldi geçti, yugioh metal tasolar geldi geçti, o buhran zamanları piyasada geçer akçenin olmadığı zamanları sporcu kağıtları uzun süre domine etmiştir.
her oyunda olduğu gibi muntazam sokaklara ve yapılara sahip bir şehir olan san fransisco haritası kullanılmakta.
Driver san fransisco
midtown madness 2 gibi oyunlarıda oynamış biri olarak hiç gitmediğim san fransisco'ya bir gün gidersem kaybolmam imkansız olacaktır.
formulunden anlaşılacağı gibi evlenilecek kadın burada sabit kabul edildiğinden karakter ve güzellik/3 kendi aralarında etkendir.
bir kadın 3 birim fazladan güzelse bu karakterde 1 birimlik eksikliğe katlanılabildiğini anlatan bir formuldür. özetle bir erkek için kadının karakteri yani dürüstlüğü, ahlakı vb özellikleri güzelliğinden tarkriben 3 kat daha kıymetlidir.
arkadaşı sinan koç ile birlikte yaptığı testlerde isimler yazılırken önce sinan koç sonrasında ve mehmet çetin edasıyla ismi yazıldığı için "and mehmet çetin" olarak ismini tanıttığını düşünüyordum yanlışmış, "and" diye bir isim daha önce duymamıştım.
incelenen otomobile ait herşeyi ama herşeyi didik didik kurcalayan zorlayan hisseden ve en önemlisi anlatırken tebbesüm ile izlettiren bir arkadaşımız.
edit: arkadaşı sinan koç isimli vatandaş gerek yüz ifadesi gerek yaptığı türlü benzetmelerle bazen sesli güldürebiliyor.(kolay gülen biri değilim.)
kişisel olarak merakım piyasadaki kusura bakmasın ama galeri galeri gezen araçlarla ilgili yuvarlak konuşan üretici firmaya yağ çeken diğer test yapan arkadaşların kullandığı üst seviye araçları bizlere ne zaman izleteceğidir.
edit: fazla zaman geçmemesine karşı yaptığı doğru manevralarla şuan hemen hemen her otomobili teste alıp bize kendi uslupları ile tanıtmaya çalışıyorlar başarılarının devamını temenni ediyorum.
Kolay beğenmeyen biri olarak muazzam diye nitelendirebilirim.
Hep söylerim ilk 3 film ne kadar "aile" den birhaber izlesekte o filmlerdeki sokak yarışları, daha fazla modifiyeli araba ve daha fazla illegal olaylar vs benim ilgimi çeken başlıca konular olmuştur. devam filmlerinde (4,5,6) polisle iş birliği yapmak olsun mia ve çocuğun işlevsizleştirdiği brian o'connor ve sınırlı sayıdaki varoş sokak yarışları sebebiyle çok sevemedim. devam filmlerini kurtaran başlıca konu aile olarak nitelendirilen ekibin birbirine bağlılığı ve renkliliği olmuştur.
serinin son çıkan 7. filminde tokyo driftten hatırladığımız ve anlam veremediğimiz o sahne bağlandığını söylemem spolier sayılmaz bunu herkes biliyor bunun haricinde gerek arabalara gerek aksiyona gerek aileye doyabileceğiniz her sahnesine "oha , çüş" vb tepkiler verebileceğiniz "bundan da ötesi olmaz." diyebileceğiniz bir filmdır.
edit: karakterlerin özgünlüğü ve yerinde espriler de oldukça başarılıydı.
