öldüğünde kimsenin hatırlamayacağı insanlar gelip buralarda ahkâm kesiyorlar ya çok eğleniyorum. bu arada hakaret olarak kullanılmaya çalışılan ılık olmak pedofili, hırsız, din sömürücüsü, bilumum oksijen tüketmekten başka bir işe yaramayan orospu evladı yaratık olmaktan iyidir.
gerek yok ama not: papua yeni gine demokratik cumhuriyetçi milliyetçi halkçı parti. homo saphiens, hetero.
çok fazla yeteneğe, ilgi alanına sahip olup da hepsine birden yetecek zamanımın olmadığını hissettiğim anlardır. günde yaklaşık dört ila beş kez yaşarım.
belki bu öyle pek bir sıkıntı gibi gelmedi şimdi size. bense bu problem yüzünden panik atak hastası oldum, dilimin altı ativan almaktan nasır tuttu. potansiyelimi kullanamamak benim ölümümdür arkadaşlar. günde dört-beş yerine sekiz-on saat uyumam benim ölümümdür. zaman ve uyku düzenim en büyük düşmanımdır, çaresizliğimin nedenidir.
şiir zaten düz yazıyla, doğal dille anlatamadığın şeylerin dışavurumudur. şiirlerde kelimelerin çağrışımları ve sembolize ettiği şeyler vardır. bu nedenle de bu şiirin ya da şiir sandığınız herhangi bir şeyin size bir şey anlatmasını beklemek saçma olur. 23 nisan şiiri falan var ya hani bize şiir diye zamanında yutturdukları; aslında onlar şiir falan değildir. şiir insanın hoşuna değil boşluğuna gitmelidir.
Diyerek
başlar ilk cümleleri.
bir bakmış mosmor yüzü gözü
ağlamaktan olsa gerek
josephine onu terk etmiş olsa
gerek ben gerek josephine
ağlama eylemiyle zerre
ilgilenmiyorduk o an
mevzu bahis ayrılıksa gerisi
önümde bir ağaç vardı
ama penceremin hemen dışında önümdeki
gökyüzüne dallarının arasında
parendeler attıran bir ağaç uzun yıllardır
oradaydı kimsenin de dikkatinde değildi
josephine kadar ıssız
josephine kadar keşfedilmemiş
josephine kadar yalnız