Başta sarı bıyık olmak üzere Gerçek kesit oyuncularını görürüm umuduyla geldim fakat hüsrana uğradım. Flash tv yine bıraktığımız gibi kaldığı yerden devam edecek. Faik'li safiye'li halaylı magazinli, Ankara pavyonu minvalindeki programları ile kaldığı yerden devam anlaşılan.
Candan can koparır. Sağanak yağmura direnemeyerek ıslanan çantamın içinden nasibini aldı kitabım. Oysa gözüm gibi bakıyordum, narin bir çiçeği okşar gibi, bir bebeğin yüzüne dokunur gibi... Olmamalıydı sonumuz böyle.
Ne 90'larda yaşıyorum ne de ergenlik dönemindeyim. Günlük tutmayı, gün içinde beni etkileyen, düşündüren ve yazma ihtiyacı doğuran durumları yazmayı seviyorum, rahatlatıcı buluyorum. Lakin yazmanın rahatlatlıcığı kadar saklama telaşı ve okunması korkusu da var.
Hem göz önünde bulunsun hem de kimse açıp bakmasın. Ya da kimsenin aklına bile gelmeyecek bir yerde saklayayım.
Çok yakında WhatsApp durumlarında cuma günleri +50 yaş teyzelerce paylaşılması muhtemel videodur.
Allahım bizi cehennem azabından koru inş amin duaları ile, pek yakında..
Bataklık gibi içine çeken youtube kanalı. Bir şey yapacağımdan da değil, izlettiriyor kendini her defasında sonuna kadar. O kadar izliyorsun ne öğrendin deseler hiç derim. *
sırf hocalara ayıp olmasın diye giriyorum. başlarda 40'ı bulan derse katılımın 15'lere 10'lara düştüğünü görünce üzülüyorum. bazen de sorular soruyorum ki hocalar mutlu olsun.
bu dünya için fazla iyi niyetliyim.
23 mart'ta yayınlanacak olan Orhan pamuk kitabı. Yıllardır bekliyoruz, yolunu gözlüyoruz. çıkar çıkmaz alacağım, hatta kitapçı önünde yatacağım.
Tükenmeden alınız, kitapçınızdan ısrarla isteyiniz!!
Okur okumaz editleyeceğim burayı. Albert camus'ün veba kitabını sıkıla sıkıla okuyan, -itiraf ediyorum ki-yarım bırakmış biri olarak bu kitabı zevkle, hatta bitmesinden korkarak okuyacağımdan eminim. Öyle ki şimdi okumakta olduğum kar kitabında da aynı şeyi yapmaktayım. Bitme lütfen bitme.
Kasiyer hanımların kedilerine sarkan öküzlere karşı aldıkları bir önlemdir. Fişteki kasiyer isminden kızı bulup yürüyen, rahatsız eden dingiller varken kendi çaplarında kendilerini koruyorlar.
Asi bir kızsa Kızıl, süslü ve kokoş ise platin sarısıdır.
Allaha inanmıyorsa mavi, kırılmış bir kızsa pembe. Bunları ekstra dövmelerle de (tercihen kelebek) destekleyebilirler.
Kendine güveni oluşunca ve cesareti artınca tüm bu zorbalıklara boyun eğmeden başını dik tutarak, hiç kimseden çekince ve korku duymadan örtüsünü açıp saçlarını özgürce savuracak kız yetiştiren ailedir.
Özgürlük saç baş açmak değildir elbette; dayatma ve baskılardan kurtulmaktır, içinde bulunmaktan hoşnut olmadığı durumdan uzaklaşmaktır. istediği şeyleri yapmak değildir özgürlük, istemediklerini yapmamaktır.
Bu durumda olan her kızın cesaretini yitirmemesi umuduyla.
Halka küpe takıntım var. Her gördüğümde alıyorum; boy boy, renk renk, çeşit çeşit halka küpem var. gördükçe de almaya devam ediyorum, duramıyorum. Daha çok halka küpeeee.
Her başlık altında kendisini görüyorum, her konu hakkında muhakkak söyleyeceği şeyleri oluyor fakat din kisvesi altında. Ekonomiden, bilime; edebiyattan sanata kadar birçok konuya üstün din bilgileri ile dahil oluyor. *
Neymiş kanuni Sultan Süleyman'ın ömrü savaşlarda, at sırtında geçmişmiş, bu dizide haremden çıkmayan kadın düşkünü biri gibi gösterilmişmiş. O kadar şehzadeyi de at sırtında, cenk meydanında yapmış olamaz di mi?
koskoca odada uçacak başka yer yokmuş gibi minnacık bardağın ağzında pır pır dönerek en sonunda pıt diye içine düşüverip hep kendi canından olan hem kahveyi içeni vicdan azabıyla ve tiksintiyle baş başa bırakıp hakkın rahmetine kavuşan salak sinektir.
değer miydi be sinekçik?
Her yere taksiyle gidip, her akşam 70'lik rakı içip, en az 5 çeşit yemek yapıp, sürekli pahalı eşyalar alıp; "ama kredi kartına 12 taksit" deyip, gün aşırı şık restoranlarda yemek yiyip yiyip geçim zorluğu çeken çilekeş aile. Hatta öyle ki oğulları bu uğurda banka hortumladı... Zor cidden. Kriz dönemini iyi yöneten Ferhunde bile sıyrılamadı işin içinden, o da çareyi zengin patronda buldu..
