Herkese hayırlı sahurlar azizim. Bu ramazan zaten düzensiz olan hayatımı daha da düzensiz yapıyor ama yapacak bir şey yok. inanmışız, Biat etmişiz bir kere.
Herkese hayırlı cumalar. Azizim diplomayi geçtim bari ösym'nin sınavında 2 senelik bir yer tutturdaydın bari başkanım. Seviyoruz ama seni. Geçmiş olsun. Sana inan güvenen sığırların da zekasına , dünya görüşüne sokayım. Cidden mal bu güruh mal. Amk bizim nalburun çırağı bile şu anda 4 senelik örgün okuyor.
islam'ın mantık dini olduğu gerçeğini kabul eden müminin ergenlikten beri savunduğu fikirlerin
küçücük bir parçası olarak nitelendirebilecek bir söz öbeği. her şeyin çözümü aklımızda yatıyor.
din uygulamaları adına başka bir referansı kabul etmeyiniz. lütfen kimseyi dinlemeyin. mutlak
gerçek çok basit çünkü oruçluyken sevişmek orucu bozmaz. mantıklı düşünelim. orucun temel amacı ne? nefsimizi terbiye etmek, irademize hakim olmak, karnımız aç olmasına rağmen yemek yememek ya da azmamıza rağmen cinsel birleşme yaşamamak. dikkat edin sevişmek demiyorum, cinsel birleşme, kabaca "sitişmekten" bahsediyorum. o zaman bu alanda ne kadar ileri gidersek, yani nefsimizi
zorlama adına ne kadar sınırları zorlarsak, o derece ermiş oluruz.
oruç nasıl bozulur? gene sizin kapasitenize göre kabaca söyleyelim: vücuda bir şeyin girip
çıkması. hepsi bu. allahın beyinsizleri küfürden tutun da abuk subuk şeylerden bahsetmiyor mu,
deliyorum, ne alakası var lan gerzek.
ergenlikten beri eğer yanımda partnerim varsa iftar saatine kadar sevişir, yoksa porno film izler,
ama kati suretle boşalmam. nefsimi zorlayarak daha fazla sevap kazanacağıma inanırım. düşünün, azmışsınız, hemen önünüzde gayet davetkar bir kuku ve en az onun kadar davetkar sahibi, fakat siz ne yapıyorsunuz? tutuyorsunuz kendinizi. ufak oynaşmalar, sevişmeler, klasik ön sevişme yaşayıp öylece kalıyorsunuz. sırf din adına, nefsiniz adına, iradenizi kontrol etmek adına, çıldırsanız da, son hamleyi yapmıyor, karşınızdaki kızı hoplatmıyor, hazzınızı ilahi güçe feda ediyorsunuz.
sakın zina suçundan söz etmeyin. onun günahı ayrı, orucu bozan faktörler ayrı, demagoji
yapmayın lütfen. eee düşünün, bütün günü uyuyarak geçirerek oruç tutan biriyle inşaatta amelelik yaparak iftar saatini bekleyen biri aynı sevabı mı alır? islam mantık dini, her şey akılla
çözülebilir.
dolayısıyla kah iştahlı iştahlı yemek yiyen arkadaşların arasına oturur, hem sevap puanımı artırır hem de nefsimi körelttir, kah da bazen partnerimin bazen de kiraladığım orospunun beni tahrik etmesini isteyerek iftara kadar dayanmayı, acı çekerek, irademi zorlayarak sonuca ulaşmayı tercih ederim.
Ben siyasal aleviciyim ,
Esed bombalarken sivilleri
Ses çıkartmam hiç bir şeye,
Bana ne surilerdennderim
Ama ne zaman siyasal alevici örgütlere
Pompa yaparken yeni hükümet güçleri ,
Ağlarım , ağlatırım zulüm var diye...
Aslında siviller unurumda değldir,
Kendimden başkasıni sivil görmem çünkü,
60 yıllık devletim yıkıldı diye ,
Sivil öldürerek darbe yapmayı denerim.
Darbe götümde patlayınca ,
Ağlarım ağlatırım katliam var diye.
Ben siyasal aleviciyim.
Riyakarın önde gideniyim.
Bir iran mollalarına sakso çekerim
Sonra gider rusa domalırım.
Benim bu ve bu şekilde mutluyum.
Frank azizim yine sağ gösterip sol vurmaya çalışıyor. Ters kademeli yürüme derler buna azizim. Villan yoksa , yaşatamayacaksan girmeyeceksin bu işlere.
özene bezene hazırlanmış ramazan sofrasını sırf kendi egosunu uğruna piç eden kompleksli
yaratık. illa da götünün dibinden duyacak ezan sesini. ne diye kasıyorsun lan bu kadar? hava
kararıp akşam oldu işte. bir-iki tv kanalında okunuyor ezan. akşama dek zaten aç bi aç gezmişsin, iki-üç dakika erken bozmak gibi küçük hesapların peşinde olmadığını bilmiyor mu allah? nedir yani bu alman disiplini ayakları? akşam olduktan bir süre sonra okunur zaten ezan, 5-6 dakika sonra, garanti olsun diye.
civelek erdi abiden öğrendik biz dini vecibelerin tüm püf noktalarını. hala daha devam ediyor bu.
mahallenin tüm gençleri geleneği bozmadan uyguluyor. evdeysem iftara yakın televizyonu açar, teker teker kulağıma ezan sesi çalınana kadar dolaşır ve ilk duyduğum kanalda bozarım orucumu. bazı manyaklar her kanalda ezan okunmadan bozmaz mesela, "bak bak burda da okunuyor" diye gösterirler bi de yanındakilere, sevinirler tuhaf tuhaf, ilk kez kuku görmüş erkek gibi didik didik ederler.
haftanın 4 akşamı civelek erdi abinin komutasında camiye yakın bir yerde toplanırız. iftara yakın, tam da hocanın caminin hemen karşındaki küçük barakasından çıktığı sırada ıslıklı protestolar başlar. aynı maçlarda olduğu gibi "hoca bitti artık. okusuna lan" diye laf atmalar olur. ses çıkarmaz hiç. minareye doğru çıkarken vakte göre eliyle "3 ya da 2 işareti yapar". tepkilerden çekindiği için mümkün olduğunca ezan vaktine az kala görünür. "4 ya da 5 dakika" işareti yapmaya götü yemez.
mahellede kulakları sağır eden bir uğultu olduktan sonra "4 dakka oldu. senin süren doldu. yeter artık hoca. artık okusuna" tarzında güncel tezahüratlar yapıldığı gibi artan açlıkla beraber
sinirlerin gerilmesiyle "çıldırt bizi delirt bizi civelek minarede hocayı sikerek" şeklinde bazen
küfürün dozajı artabilir. islam dini hoşgörüyle anıldığından hiç alınmaz hoca. son 1 dakika civelek erdi abi "çök" işareti yaparak "ezanla ramazan" der -bir nevi santrayla-üçlü çekmek gibi-ve tam ezan okunduğunda da "laylaylaylay ooooo ramazan" diyerek herkes sarmaş dolaş olur. bu mutlu anı doyasıya yaşar tüm ahali. pencereden el sallar yaşlılar-çocuklar bize.
öyle en yakın camiden ezan sesi duymayı bekleyen dallamalarla bi sikim keyif kalınmaz 11 ayın sultanından. ramazan asıl böyle kutlanmalıdır; eskisi gibi, meddahlar, karagöz-hacivat, çadırlar, biz iftarla beraber kurarız çadırı mesela, daha doğrusu kurdururum ben, elimi katiyen sürmem. hazırlıkları yakından izlerim ama, üzerine hurma koyar, düştüğünde işlemin gerçekleştiğini anlarım. işte böyle ramazan ruhunu yaşatacak aktivitelerle geçmeli günlerimiz.
not: ilk tezahürat "14 sene oldu senin süren doldu yeter artık seba artık istifa", ikincisi "sami yen, kadıköy ya da inönü'yü başlarına yıkalım", üçüncüsü ise herkesin bildiği klasik bir takım desteği temposunda.
öncelikle "hayvansı" sözcüğünün insan güdülerindeki vahşete, soğukluğa, kadir kıymet
bilmezliğe, salt ego tatmin etmeye yönelme anlamında kullanıldığını belirterek, her müminin
sağlam kafayla düşündüğünde eğreti olacağı mahlukların tanımına geçiyorum.
en basit ifadeyle ne dine ne de kendilerine saygısı olmayan, oruç tutmak için oruç tutan, birkaç
saat aç kalınca kendini bir bok yapmış sayıp havalara giren tatlı su müslümanları.
ama kabahet onların değil. bu gelenek görenek eğitim küçük yaşlarda kazandırılmalı. aile
tarafından verilmeli bu terbiye.
ulan allahın açı, varoşu, azıcık daha sabretsene, bu kadar beklemişsin iki-üç dakika allaha minnet
okumadan ne diye girişiyorsun önündeki nimetlere, sığır ya! bakın ilahi olan ya da olmayan tüm dinlerde ritüel öncesinde allah'a, tanrı'ya, ya da işte sıyırmışlar neye tapıyorsa put, bisiklet zili
ya da merdane, ona şükran sunulur, kısa bir dua okunur.
"yüce isa ve meryem adına tanrı sizi korusun. matta markos yuhanna'da cennetin bahçelerinde
doğmayan güneşler var. ışıklı kapıda sancak diken azize, yolundan dönme sakın, kutsal şarabın mihrabı üzerine yemin et ki kasıklarında esen meleklerin nefesi olsun".
örnekleri çoğaltmak mümkün... ilahi olmayan ve latince söylemler barındıran dinlerde bile var bu
adet: oooo. maksetmo yareti uraba. donkarasi poalimi, orto, orto samadakre miyazi; bai ouandeska..
zor mu geliyor lan "allahım sana inandım sana sığındım hamdolsun verdiğin nimetlere afiyetle
deyip, ölmüşlerin ruhuna iki fatiha üç amentü okumak" ya git işine be. bu mu lan ibadet etmek...
kapanı açılınca saldıran fareler gibisiniz, hayvan gibi yiyeceklere yumuluyorsunuz, yazık lan,
valla yazık. biraz manevi değerleriniz olsun. uhrevi takılın.