buralarda mı bence değil. hatta facebooktaki bildirimlerine göre ülke sınırlarının da ötesinde. tanıdığım ilginç insanlardan biri. bu gün yine onun tarihi. doğum günü kutlu olasıca yazar.
vallahi de billahi de tez konusudur bu. önce beğenirler, sonra beğendiklerini değiştirmeye kalkarlar. değişeceğine inanarak işkenceyi uzatırlar. bir de biriktirip biriktirip hiç olmadık bir zamanda patlarlar.
kendisi ile yollarımı ayırma çabalarım günden güne başarı gösteren sömürge.üniversite yıllarından bu güne kadar ödemiş olduğum faizler belki arabamın dört lastiği, yıllık kaskosu evimin peşinatı olabilirdi. evet olmayan şeyi benimmiş gibi gösterip ağzıma sıçtı. şimdi az bir miktar daha kaldı o da bitince kartlar sağ ben selamet devam edeceğim hayatıma.
az önce, daha 28 yaşında olan, hayatın tam ortasına bile varamamış insanın ölüm haberini aldım. yaş kaç olursa olsun isterse 28 isterse 100. ölenin yeri doluyor mu ona bir bakmak lazım önce.
varlıkları hayata dair umuttur. bu gün 10 kişiyle yaptığım iş görüşmelerinde her cv de kitap okumak hobi olarak belirtilmiştir. malum piyasa da kitapçıların varlığı ve kitap satış sayısına bakınca ters orantıyı görmemek mümkün değildir.
evi temizlemek, çamaşırları yıkamak, bulaşıkları yıkamak gibi ev işlerimin önüne geçmiş kitap.ahmet ümit ten başlanıp bırakılamayan bir yenisi daha. kişinin kendisiyle yüzleştiği psikolojik tarafta oldukça ağır basıyor.
--spoiler--
kadınlar sevilebileceği zaman sevmiyorlar, ancak tatmmin edilemeyen arzulara üzülüyor,kırılan benliğini tamir etmek istiyor, kaybeden fırsatlara yanıyor ve bunlar ona aşk çehresi altında görünüyordu.
--spoiler--
benim bu. dolabın tamtakır, kuru bakır olmasıdır. evde tüpün bitmesidir ve bu yüzden makarna bile yapamamaktır. cüzdanda limitleri dolmuş kredikatlarından başka sadece yol parasının kalmasıdır. sigara içememektir. ve borç isteyecek kimsenin olmamasıdır. aldığım maaşla ev geçindirip çocuk okutan anne babalara helal olsun demektir.
(bkz: kariyer senin neyine)
ne ferihaymış arkadaş. senaristlere burdan söylemek istediğim ilk şey, lütfen ferihaya topuklu pabuç giydirmesinler. yürüyemiyor oğlum yorumları kulaklarınıza kadar gelmiştir. handeyle korayı da bu kadar aşk böcüğü yapmanın anlamı yok. o ne sahnedir öyle. yıllarca birbirlerini sevip kavuşamamış leyla ile mecnun değiller nihayetinde. öyle ağlamak felan.gülsüm sayesinde koray kıymete bindi hande akıllandı ama bütün suç gülsüme atılmış durumda. oysa ki emirin gözlerine bakan handeye aşık bir koray vardı yıllarca. en azından vakti zamanında kıymetini bilemedim olayı olmalıydı.öfke kin duyacak kadar gülsüm gülün suçu nedir sevgılım.
madem üç yıl yoktunuz biraz bize amerika görüntüsü verseydiniz ne olur. pintilik yakışmadı sayın senaristler haberiniz ola. sanırım reklamlardan sonra iki üç lafla bitecek. ama yalvarıyorum bir sezon daha bu diziyi uzatmayın. bu sakızın çiğnenecek bir tarafı kalmadı. ilk defa bir diziye üşenmeyip entry girdim. o da seneye devam edecek. daha da izlemem.
3 sene önce mezun olan bünyenin hala alamadığı maaştır. ssk ya gidilip üniversite mezunlarının hizmet dökümleri incelenebilir. türkiye değil başka ülkeyse o da tl değildir.