bugün de bize ayrılan sürenin sonuna geldik.
bir arzusu, bir talebi olan mesaj atsın.
örneğin tayin işi olan, kamuya atanmak için sözlü mülakata girecek olan, belediyeye işi düşen 7/24 mesaj atabilir.
nereden biliyorsunuz ki bu insanların bu makamlara layık olmadığını?
tanıyor musunuz?
hayatınızda gördünüz, iki sohbet ettiniz mi ki bu insanları yaftalıyorsunuz?
bunların birkaçını bizzat tanırım, her biri gayet kalifiye, gayet vatansever insanlar.
lozan'ın kısa bir özeti olan şiirdir.
not: alıntı yaparken lütfen kaynak gösteriniz.
lozan'a gitti bizim sağır ismet,
aslında kendi istemedi gitmek,
gönderdiler zorla oldu kısmet,
zafer mi bu lozan yoksa hezimet.
ege'deki limni adasını verdiler bize,
unuttular onu kayda zapta geçmeye,
ada yunanın oldu burnumuz dibinde,
çanakkale boğazının hemen bitiminde.
istemedi ne musul'u ne kerkük'ü,
halep'i, batum'u istemedi ismet.
büktü boynunu batı trakya türkü
bunları istemeyen bu köhne zihniyet.
koca kıbrıs'ı aklına bile getirmedi,
canım adayı ingilize yedirdi,
kıbrıs türkünü kaderine terk etti.
zafer kazandı böyle bizim sağır ismet.
bir yanında yahudi haham nahum,
bir yanında nursuz vekil rıza,
ne ingilizce bilirler ne fransızca,
gezmeye gittiler adeta lozan'a.
dalga geçti bizimle venizelos ile curzon,
acıdılar halimize onlar için mutlu son.
ankara şaşırdı döndüklerinde bu ihanete,
utançlarından diyemediler bir şey millete.
kemal paşa anladı yaptığı hatayı,
sağır ismet sattı bütün vatanı,
son pişmanlık etmedi hiç fayda,
savaştık kazandık ismet verdi lozan'da...
not: bu şiiri sağır ismet'in bir numaralı hayranı rumeli71'e armağan ediyorum.
hala lozan'ı "zafer" olarak niteleyen mankurtların iyi bilmesi gereken üçlü.
lozan'a giderken,
musul, halep, antakya, kıbrıs, 12 adalar, batı trakya, selanik ve batum misak-ı milli hudutlarımız içinde kabul ettiğimiz, memleketimizin bir parçası olarak gördüğümüz vatan topraklarıydı.
lozan görüşmeleri boyunca ismet paşa ve yanındakiler ne yazık ki bu bölgelerin hiç birini bir kez olsun bile talep etmediler. "buralar bizimdir, bize vereceksiniz, biz buraları istiyoruz" demediler.
bir tek musul için birkaç girişim oldu, onu da kararlı bir tutum sergileyemedikleri için dikkate dahi almadılar...
şimdi siz bir barış görüşmesine gidiyorsunuz ve misak-ı milli sınırları içinde olan bu vatan parçalarını istemiyorsunuz.
ağlamayana meme verilmez.
sen istemezsen adamlar ne yapsın, "ya alın bakın buralar da sizin" mi desinler bize.
isteseydin keşke sağır ismet, isteseydin de vermeselerdi biz de burada derdik ki "bakın adam istemiş, ama ne yapalım vermemişler..."
şimdi lozan'ı zafer olarak gören mankurtlar lütfen bunu açıklayabilirler mi?
buraları neden görüşmelerde istemedi ismet paşa ve ekibi.
tek sorum bu.
siz de berat ve selçuk gibi donanımlı birer bilim adamıysanız elbette allah size de verir dünya lideri bir kayınpeder.
ama eğitim yok, iş yok, çalışma azmi yok, rte gibi kayınpeder istiyorsunuz.
öyle bir dünya yok.
berat kardeşimizin geliştirdiği sistem sayesinde kürtler artık kaçak elektrik kullanamıyor.
selçuk kardeşimizin insansız hava aracı ile teröristlerin tepesine bombalar yağıyor.
peki ya siz?
siz ne yaptınız bu ülke için de dünya lideri bir kayınpeder istiyorsunuz?
tv izlerken insanın iğrenmesine sebep olan bu tip aybaşı reklamları hakkındaki haklı taleptir.
bunları izlemek zorunda mıyız?
bunlar baya baya algı yaratmaya uğraşıyorlar.
kadınlarımızın hoplayıp zıplamasını istiyorlar sürekli.
e bir de tam kahvaltı saatine denk geliyor, tam tereyağını ekmeğe sürmüşken aybaşılı tarlasına molped bağlayan kız çıkıyor "dünya tek biz ikimiz" diye şarkı söylüyor, ister istemez aklınıza o bölge geliyor ve iğreniyorsunuz.
allah ıslah etsin inşallah.