Duygusal zekası daha gelişmiş olan dişi türünü anlamak için bilişsel değil duygusal dinlemek gerekir. (bkz: Serkan Karaismailoğlu) hocanın konuşmaları ve kitabı var. Faydalı olur bir bakın derim.
Şahsen ahlak kavramının da geriye kalan herşeyle beraber anlamsızlaştırldığını düşünüyorum. Ahlak dediğimizde insanların cinselliğini öne çıkarmasına yönelik fikirler dile getiriliyor (bkz: Türkiye cinsel açlığın afrikasıdır)
Olması gerektiğini düşündüğüm ise işine özveri ile bağlanmayan, geleceğe katkı sağlamaya çalışmayan, hayatta kalma modunda yaşayan insanların ahlaksızlıkla yargılanması gerektiği. Çünkü çocuğuna öğretmediğin her adabı muaşeret kavramından her öğrettiğin küfür ile sorumlu olduğun problem insan evriminden daha azını etkilemiyor. Herkesin birbirine bağırdığı küfürün sıradanlaştığı ve genel jargonun faydadan uzak bir hale geldiği bir gelecek bizi bekliyor. Biraz naif olacağım ama herkes kendine ait birkaç adım atsa belki herşey biraz daha iyi olur.
Kendi adıma küfür etmenin içeriğinin cinsellikten başka birşey hakkında olmadığı idrakiyle beraber bir yılı aşkındır küfür etmiyorum. Yeri dediğimiz yerde bile bi olmamışlık hissettiriyor. Benim gibi 5 yakın arkadaşınız olsa bir ihtimal daha az küfür edersini örneğin. (Öne çıkmak değil örnek verme amacı güdüyorum)
Sadece dil odaklı olmamak adına çöp üretmemeye ve çevreye daha duyarlı olmaya, su tüketimine de dikkat etmeye çalışıyorum. Biraz farkındalıkla ve biraz çabayla küçük de olsa bir fark yaratmaya çalışıyorum.
Ülkede ahlaksızlığı yayan kesim dili bozanlar, işini doğru yapmayanlar, gelecek nesile doğrudan veya dolaylı zarar verecek herhangi eylemde bulunanlardır. Bunları normalleştirenlere ahlaksız gözüyle bakmazsak hiçbir şeyin gelişmemesine şaşırmamak gerekir.
Bu 8 saat mesai olayı fabrika bantlarında çalışan Ford işçilerinin 15 saate kadar çalıştırılmasının ardından yasal düzenlemeyle 8 e indirilmiş ama kafa işi yapanların 5 saat yaptığında işlerinden maksimum verim alındığı görülmüş. Tabi kapitalizm sağolsun işverenler kafa işçilerini kurumsallık adı altında 8 saat tutup verimi düşürüyor. Türkiye yakında 10 saat yapar çalışmayı güzel olur. Artık şikayet edecek zaman ve hal kalmaz.
Bestelerin hatrı sayılır bölümünün yapıldığı el ve parmak bağımsızlığı ile dert olan kuyruklusu makbul olup sadece hayal edebildiğimiz enstrümandır.
Bu girdi sebebine gelince: Bu ara merak saldım iyi kötü org çalıyorum dandiğinden. Cıvıtmadan piyano-org önerebilecek mümkünse fiyat performans oranı iyi olan bir ürün söyleyebilecek ve/veya ürününe kefil olup Ankara içerisinde satan var mıdır? Dm den görüşelim arkadaşlar. Bütçeye net bir miktar koymadım. Piyasada 5-3k arası ürünler bulunuyor. Mümkünse hem taşınabilir olması hem bilgisayar bağlantısı hem de kulaklık girişiyle 88 tuşlu tuş ağırlıklı çöp olmayan bir ürün bakıyorum. Değerse bütçe artabilir.
Diğer her gümde erken kalkmak gibidir. Cuma gününe mübarek gün diyen insanın benzeri yapar bu ayrımı. Günlerin mübarek cenabet ayrımı olmadığı gibi vakitli! Kalkmanın da günü yoktur.
Bilgisi dahilinde olan varsa yardım isteyeceğim. Kalemle Not alabileceğim mümkün olduğunca yeni, performansı mutsuz etmeyecek, iPad aksine cüzdan ağlatmayacak bir tablet bilen var mı? Önceden Samsung p602 kullanıyordum bataryası iyice gitti bir baktım piyasada minimum 3k isteniyor saydığım özellikteki tabletlere
Daha çok ilgi ihtiyacıdır. Akla gogolun, her insan sevilmek ister matmazel. Vahşi hayvanlar bile okşanmak için parmaklıkların burnunu uzatır. Satırlarını getirir. Ezberden yazdığımdan ikinci cümle tam doğru olmayabilir ama siz beni anladınız.
Tarkan denen adama mega star felan diyorlar. şahsen söylediği şarkılardan 1 ya da ikisini dinlerim gerisi çöp. sesi de yok zaten. projemidir nedir anlamadım.
-sizce Türkler ne kadar maldır.
+çok ?
-hadi bunlara sesi güzel bile olmayan bir adamı sanatçı diye kakalayalım. bakalım dinleyecekler mi?
+Megastar bile derler.
ben çözdüm. işim uzadı geç geldim ondan uyanığım.
yatmadan bir saat önce yarını planlayıp 3 önceliğinizi belirleyin. ister bir kitapla, ister namazla, isterseniz de düşüncelerinizle zaman geçirin.
yazmak mükemmel ötesi bir eylem. şahsen benim favori aktivitem. deneme türünde yazarak içini dökmek, kafanızda kurgu yapabiliyorsanız öykü/roman denemesinde bulunmak, varsa iddialı olduğunuz ve kitabını bile yazarım dediğiniz konular hakkında yazmak çok işe yarar.
öte yandan şimdiye kadar pek devam edemediğimden ilk önerim olmayacak olan günlük var. tutabilirsiniz.