1986 NBA draftında 24. sıradan seçilmesine rağmen SSCB tarafından NBA'da oynamasına izin verilmeyen gelmiş geçmiş en iyi pivotlar arasında yer alan Litvanya'lı dev. (bkz: the other dream team)filminde görüldüğü üzere çok da eğlenceli ve sempatiktir.
--spoiler--
1992 Barselona Olimpiyatlar'ında Litvanya-Dream Team basketbol maçı için amaçlarının sadece fotoğraf çekilmek olduğunu söyleyebilecek kadar da açık sözlüdür.
--spoiler--
Avrupa'nın en iyi oyuncularından, tam anlamıyla efsane kelimesinin karşılığıdır. Özellikle 1992 Barselona Olimpiyatları'nda ülkesinin ilk bağımsız mücadelesinde Sabonis ile birlikte büyük iş başarmıştır.
An itibariyle Vilnius'ta kendi adını taşıyan basketbol akademisinde çalışmakta ve yeni yeteneklere tecrübelerini aktarmaktadır. (bkz: the other dream team)
1992 Barselona Olimpiyat Oyunları'nda Litvanya Basketbol Milli Takımı'nın elde ettiği başarıyı anlatan, (bkz: Arvydas Sabonis), (bkz: Sarunas Marciulionis) efsanelerinin sıklıkla yer buldukları belgesel-filmdir. Ayrıca filmde Mitt Richmond, Chriss Mullen gibi NBA oyuncuları ile David Stenr de yer almaktadır.
Her zaman Litvanya'yı basketbol ülkesi olarak tanımışımdır. Ancak bu belgesel-filmi izledikten sonra bu küçük ülkenin bağımsızlıklarını nasıl kazandıklarını ve bağımsızlıklarını kazanırken ne gibi zorluklarla karşılaştıklarını görme şansı buldum. 88 olimpiyatlarında SSCB'yi sürükleyen 4 Litvan oyuncunun kendi ülkeleri adına ter dökerken basketbola nasıl aşık olduklarına tanık olmak için izlenmesi gereken bir film.
--spoiler--
Sadece basketbol belgeseli değil aynı zamanda fena sayılmayacak tarihi bir belgesel. 1990 yılında Litvanya bağımsızlığını ilan ettikten hemen sonra SSCB tankları Vilnius'e, burada buluna televizyon ve radyo kulesine doğru yol alır. Amaç bağımsızlık peşinde koşan insanların halkla iletişimini kesmektir. 14 Litvan vatandaşının ölmesiyle sonuçlanan olayın ertesi günü bütün halk sokaklara dökülür ve SSCB tanklarının ülkelerinden ayrılmasını sağlarlar. Bu tarihi gelişmelerin anlatıldığı filmde 1992 Olimpiyatlarına ilk defa bağımsız bir ülke olarak katılan Litvanya'nın özellikle bronz madalya için Rusya ile yaptığı maç anlatılır. david Stern'in şu cümlesi her şeyi özetlemektedir :" Evet bizim ülkemiz rüya takımdı. Ancak olimpiyatlarda bir de başka rüya takımdı vardı, bir ülkenin bağımsızlık rüyası vardı"
--spoiler--
Kocaeli Bayındırlık semtindeki aile çay bahçesinin adıdır. Güzide Bayındırlık'ın güzide aile çay bahçesi GEDiKLi AiLE ÇAY BAHÇESi. islam dininin saygı dini olduğunu öğrenebileceğiniz ender yerlerden biri... Ola ki oruç tutmuyorsunuz ve ola ki bu güzide aile çay bahçesinde çay içmek istiyorsunuz. Bu güzide çay bahçesinin sahibi amcaya ve onun dinine saygı duymalısınız. Onun size saygı duyup duymaması önemli değil. Çünkü o şuursuz adam gün boyu yemek yemedi ve "dininin" gerekliliğini yerine getirdi. Siz kimsiniz ki kendi hayatınızı yaşamak ve çay içmek istiyorsunuz. O yüzden bu amcanın şuursuzca size bağırmasına göz yummalısınız. Çünkü o ve onun anlayabildiği "dini" her şeyi en iyi bilen ve 15 saat yemek yemeyince dünyanın en iyi insanı olan, sadece Müslümana saygı duyan, diğer yaşam tarzlarını kabul edemeyendir. Tanrı o şuurusuz amcayı, onun kendince yorumlayabildiği dini ve güzide GEDiKLi AiLE ÇAY BAHÇESiNi korusun. AMiN..
2011 Avrupa Basketbol şampiyonası ile acaba mı dedirten, olimpiyat oyunlarındaki grup maçlarında kafalardaki soru işaretlerini tamamen ortadan kaldıran, 3 milyonluk ülkenin milli takımıdır. Tam anlamıyla düşüş içerisindeler. Yaşlandılar. Valanciunas'ın performansı ise önlerindeki turnuvaya yeterli olmayacak gibi.
kendisi hakkında tek bir olumsuz cümle söylenemeyecek basketbol üstadıdır. nba'da hiçbir oyuncunun yaşamadığı haksızlıkları yaşamıştır. bazıları s. o'neal ve derek fisher ile aynı takımda oynarken bu adam derrick coleman ve eric snow ile tek başına finale kalmıştır. (mutombo'yu ayrı tutuyorum.) sonuç olarak bir fenerbahçe taraftarının seve seve akatlara gitmesini sağlayacaktır. en kısa zamanda da iverson formamı kartal yuvasından alacağım. son olarak bence imza töreni kesinlikle inönü Stadı'nda yapılmalıdır.
kocaeli üniversitesinde hanedanlık kurmaya çalışan, türbana karşı ekstra duyarlı rektördür. o kadar duyarlıdır ki yeniden rektör olabilmek için bugün türbanlıların kampüse hatta derse rahatça girebilmelerini sağlamıştır. hayır çok sevdiğiniz YÖK'ün kararına göre tutanak tutulması gerekirken hiçbir öğretim görevlisi muhtemelen kendisinin korkusundan cesaret edememiştir. kendisi de hem resmi gazetedeki imzasıyla hem de bu son gelişmelere ortam sağlayarak yakındaki seçimlerde yerini sağlama almıştır. hadi iyisiniz alırsınız yine rektörlüğü atama ile.
edit: yapılan oylamada 773'ün oyun 475'ini almıştır. atama sırası beklemektedir.
özellikle 1. sınıfta nedense hayranlık duyduğum ama sonrasında kendisi hakkında gerçekleri gördüğüm hocadır.hiçbir zaman hakkettiğiniz notu alamazsınız eğer masa başkanı değilseniz hadi bunu anladık, böyle sevdik. ama son dersteki haliniz hiç yakışmadı be hocam. normalde kimseden lafını esirgemeyen hocamız derse türbanla girenler hakkında tutanak tutacağına hiçbir şey olmamış gibi davranıp aslında gerçek yüzünü göstermiştir. madem hukuk devletinde yaşıyoruz niye o çok sevdiğiniz kurumun istanbul üniversitesi'ne ilettiği yönetmeliği uygulayamadınız? gözümüzde fazla büyütmüşüz galiba. siz kurtlar vadisini izlemeye devam edin hocam.
benzer özelliklere sahip bir çok oyuncu hatta türk oyuncu varken niye oynatıldığına anlam veremediğim oyuncudur. young boys maçının 2. yarısında adını bile duyamadık. çok zorlamanın anlamı yoktur aykut getirdi diye oynatmanın hiç anlamı yoktur.
şampiyonlar ligi ön eleme oynayamayan bir takımının taraftarının fenerbahçe maçı izleyip gaza gelerek açmış olduğu başlıktır. kendi takımı vikinguru eleyince heyecan sardı herhalde. (bkz: sakin ol şampiyon)
rondo'nun kıpırdanmaya başladığı ancak allen'ın hala suskun olduğu maçtır. ilk periyotta kobe'yi iyi savunduysa da 2. periyotta savunmada da düşmüştür. eğer boston ümidini taşımak istiyorsa ray allen'a ihtiyaçları var. bynum da yok bundan daha iyi fırsat olamaz.
edit: ayrıca pierce'ın hakem rush'a attığı sağ kroşe tarihe geçmiştir sanırım. rasheed'e çalınan bedava faullerin intikamını aldı.
bu akşamki maçta atacağı sayılarla herkese cevap vereceğini düşündüğüm saygı duyulacak oyuncudur. evet çok kritik şutlar kaçırdı, evet bomboş şutlar da kaçırdı ama eminim buna vereceği cevabı vardır. ayrıca kariyerinde istikrarı yakalayamadığı söyelenerek eliştirilmesine rağmen 35 yaşında boston celtics'in en önemli şut opsiyonu olması bir çok şeyi gösteriyor. istikrarlı olmasaydı 30'unda bırakıp giderdi ama değil mi?
bölüm dersimize girmesi gerekirken kendisini ilk defa final sırasında gösteren kocaeli üniversitesi rektör yardımcısıdır. keşke girseydi de bizi derya özveri ile baş başa bırakmasaydı.
kocaeli üniversitesi, iktisadi ve idari bilimler fakültesi, uluslararası ilişkiler bölümü araştırma görevlisidir. rektör yardımcısı hasret çomak'ın asistanlığı sayesinde bölüm derslerine girip kendini tatmin etmek adına abuk subuk finaller hazırlamayı adet edinmiştir. yok efendim çok başarılıymış da önemli okullarda eğitim görmüş. bana ne bundan önemli olan öğrenciye ne katabildiğidir. kendini beğenmiştir, hatta yardımcı doçentlerin arkalarından taklidini yapabilecek kadar da havalıdır. bütün öğrencilerin en kısa zamanda kendisinden kurtulmayı istediği araştırma görevlisidir.
bütün boston celtics'lilerin kışkırtmalarına rağmen ayakta kalmış ve takımını ayağa kaldırmış oyuncudur. sahadan ayrılırken kendisini yuhalayan celtics taraftarına öyle bir selam işareti çakmıştır ki olası bir eşleşmede 40 sayı ortalama yakalayacağını ima etmiştir. en iyi yorum ise kaan kural'dan gelmiştir. "hani 2. sınıf basketbol filmleri olur, herkes ana karakterin sayı atacağını bilir ama savunma o kadar az inandırıcıdır ki herşey çok basit gözükür. işte lebron bu gece basit bir film çekiyor."
lig tv'de futbol yorumculuğu yerine kendi takımının yorumculuğunu yaparak saçmalamakta sınır tanımayan eski yöneticidir. o kadar ki barış özbekin futbol dışı tekmesine bile "hakem standartı yakalayamadı maç içinde böyle çok pozisyon vardı." diyerek kendince savunma getirmiştir. birileri yorumcu olduğunu, yöneticilik sıfatını çok önce kaybettiğini hatırlatmalı sanırım.
hayrettin kendi kendine yere düşmediğine göre bu akşamki olaydan tek sorumlu olan kişidir. topa bakarak içeriye koşan hayrettin'i ensesinden ittirmek suretiyle yere düşürmüştür ve ardından korkunç sahneler yaşanmıştır. sudan korkma huyunu biliyorduk da bu tiyatrocu arkadaşımızın futbolcu arkadaşına arkadan vuracağını tahmin etmemiştik. ama yakışır.
rezalet bir hakem yönetimi nedeniyle anca 92. dkda atılabilen çirkef oyuncu. yaptığı terbiyesizlik yetmezmiş gibi bir de karttan sonra sahaya girip tokat atmıştır. sormak isterim kendisine kimsin sen? eşkiya mısın futbolcu musun? emsal olması sebebiyle alabileceği en büyük ceza verilmelidir kendisine ki bir daha yapmasın. ama söylerken bile buna inanmak gelmedi içimden. iyisi mi almanya 2. liginde eşkiyalık yapmaya gitsin hepimiz rahatlayalım.
voleybola yaptığı yatırımdan dolayı eleştirilen başkanın gözyaşlarıdır. aman efendim aziz başkan ne büyük suç işlemiş milyon dolarlık sponsorluk anlaşması yapmış da takım avrupanın en iyi 2. takımı olmuş. hiç düşündünüz mü acaba acıbadem niye bu kadar büyük yatırım yapmak için fenerbahçe'yi seçti? kafanız karıştı sanırım siz sadece futbolu düşünün. ayrıca fenerbahçeyi yendi diye sevindiğiniz basketbol takımınızın 2. ligden yeni geldiğini unutmayın. (bkz: eğitim şart) (bkz: sıra ona da gelecek)
sadece futbolu spor olarak gören, voleyboldan habersiz olan ve tek düşüncesi "ben nasıl gsli olduğumu gösteririm" olan yazar tarafından açılan bir başlıktır. bu tür zihinlere anlayacakları dilden konuşmak gerekir. gs uefa kupasını aldığında 11 oyuncusu da türk müydü? o takımı taşıyan oyuncular hagi ile popescu değil miydi? ama kupa gs müzesine ve türkiyeye gelmişti.
sanki her sene 2-3 takımımız voleybolda hatta voleybolu geçtim herhangi bir spor dalında bu kadar büyük organizasyonlarda final oynuyor da bu takıma dil uzatıyoruz. iyisi mi lig tvyi açın da futbol maçı özetlerini izleyin o güzel zihninizi de elde edemeyeceğiniz başarılara yormayın.
daha once de bu ödülü alan steve nash'in tekrar kazanmayı başardığı yarışmadır. Brandon jennings heyecan yapmasaydı rekor dereceyle finale kalabilirdi ama olmadı hatta iyi ki de olmadı.
dark tranquillity'nin türkiye turnesine benzememesi için dua edilmesi gereken durumdur. sevincimizi içimize gömerek bir an önce dpoğrulanmasını beklediğimiz haberdir.
telefonla katılanların dalga geçilmek için seçildiğini anlayamayan yazarların genel izleyici kitlesine saldırmak için yarattığı önermedir. sosyal konulara girilmesinden rahatsız olan zihniyet okan bayülgen'i eleştirirken muhtemelen recep ivedik hayranlığı içerisinde yanıp tutuşuyordur. genellemeyi sevmem ama yaptırdınız zorla.
