savana çölü boyunca merzifon eşeğinin ardına bileklerinden bağlı koşturulası, bir kulağından diğerine kızgın demirler sokulası, kısacası ağzına ve yüzüne öbek öbek sıçılası bir hanımefendi / beyefendi dir.
yazarları ifrit eden 10 ( on ) şey arasında ilk üçü zorlar. keyfinizi bozduğu yetmiyormuş gibi dinlediginiz müziğe de çamur atmaktan geri durmaz.
dağlara ve taşlara sayın uludağ sözlük yazarları... özellikle kış aylarında yüreğimizi burkan, dudağımızı titreten bu durum; tekrar ıslanmak üzre banyoya gitmemizle son bulur...
az mı söyledim? tabii ki az söyledim. yemek yemesini bilmeyen adamın, kaşığını tam sıyırmadan yoğurta saldırmasıyla oluşan pis görüntüdür. bu eylemi kasedeki yoğurdu yarım bırakmak takip eder. bu tür toplumumuzda oldukça yaygın olmakla beraber çok da iyi kamufle olabilmektedir.
başlığın düşündüğüm şekilde orjinali şöyledir: "yan yana gelen iki toplu taşıma aracı yolcularının hunharca birbirini kesmesi"
Daha çok belgesellerde görürüz bu bakışı. Bir grup sinsi ve aç bayan aslanın gözüne kestiriği cılız, naif, çıtıpıtı, zıplar-koşar ceylana bakışıyla birebir aynıdır. Buram buram güç ve ego kokar. Halbuki ne gerek vardır? insanımız kendi insanına güç gösterisi yaparak neyi ispatlamak istemektedir? ikisi de cüzzi bir miktar olan 2 (iki) türk lirasına hat boyunca seyahat etmektedir. Bu havaları kimedir?
