zamanında 'en iyi kürt ölü kürt' diye bağıran şovenistler, saçmaladığını düşünüyor bu adamın.
senin istediğin gibi yazmıyor olabilir, fikirleriniz tamamen uyuşmuyor da olabilir, ama bu onun saçmaladığı anlamına gelmez ki benim cağnım yazarım!
bir de en komiği, bu adamın moderatörlerden birinin feyki sanılması. yahu adını ağzınızdan düşürmediğiniz allah'ınız size akıl vemiş, düşünme gücü vermiş. az biraz düşünsen, adamın formata uygun yazdığını anlarsın ya neyse.
kardeşlikten yana bir dünya için, allah hepimizin belasını versin. amen...
türkcell'e göre türkcell dir. reklamlarında öyle diyorlar.
insanlar ancak bu kadar salak yerine konulabilir. ulan yıllardır sömürdünüz, telef ettiniz insanları. bir sms bile 2 kontördü vakti zamanında türkcell liye bile. türkcell'liyi aramanın dakikası 4 kontördü.
diğer operatörler bedavaya konuşurken, bizler enayi gibi milyonlar kazandırdık size. sonra ne oldu?
uyandık, uyandık işte. sağolsun avea'sı, eski telsim'i, yeni vadofon'u her yerden çeker oldu da uyandık.
mesajlaşmak her yöne bedava. birinde diğer operatörleri aramanın dakikası 2 kontör, birinde 1 kontör.
götünüz tutuştu tabi! baktınız olacak gibi, salak saçma kampanyalara başladınız. bütün kampanyalarınız da türkcell'lire doğru.
olmaz anam-babam olmaz. bu iş böyle olmaz.
sonra çıkar reklamlarınız da recep ivedik'i oynatır, 'turkcell liyle konusmanin en ucuz yolu türkcell'de dersiniz. başka da bi bok olmaz zaten.
'tehlikenin farkında mısınız' tehlikesinin farkına bir varsanız, güllük-gülistanlık olacak ya her yer, neyse...
bu arada istemeden de olsa, feto'yu da anmış olduk. bak sayende bir kez daha andık, aman ne güzel. öperin...
edit: arama seçeneği ile yapabilmiş olabileceğiniğ söyledi bir arkadaş. muhtemelen de öyledir. yine de ne gerek varsa. tıpkı benim bu entryi yazıyor olmam gibi...
durun amk. biz de insanız, tamam biz de üzülüyoruz insan ölümüne. hele hele bir şekilde aynı ortamı paylaştığımız kişinin ölümüne.
ama ne gerek var!
gece gece bir garip oldum. hiç tanımam kimdir ditty, bir tek yazısıyla dahi karşılaşmadım. ama üzüldüm çok, tutamadım gözümden akan yaşları!
başlığına gidip methiyeler düzecek değilim. ailesine, tanıyanlarına, sevenlerine, sabır dilemekten başka bir şey gelmez elimizden zaten.
rica ediyorum, ölüm haberleri duyurulmasın gelişmelerden. başlığına yazın, kendisini tanıyan, merak eden bakar zaten. görür. kendisini tanıyan vefat ettiğini bilir zaten. kendisini tanıyanın zaten şu an burda işi olmaz. ailesini teselli ediyordur şimdi, onu teselli ediyorlardır bir yerlerde.
rica ediyorum, tekrar kalbim ağrımasın bu şekilde. ağrıtmayın kalpleri...
onlarca çeşidi yapılır bunun. tavası, kokteyli, güveci... tadına bakmadım hiç, kokusu bile yeteri kadar tiksindiriciydi çünkü!
hatta o derece tiksindiriciydi ki; 'karides yiyen hatunu s.kmem ben arkadaş' demiştim. bir hafta anlatıp anlatıp gülmüşlerdi bizim ipneler.
sonra olan oldu tabi. bir hafta boyunca bütün işlerimi siktir edip peşinde koştuğum o norveç'li hatunla sevgili olunca, bizim o ipneler yine çıktı piyasaya. kızı örgütlemişler, anlatmışlar övmüşler, karides yedirmişler. hem de bizim restorantta! servisini de ben yaptım!
harbiden söylediğim kadar varlar ama, değil mi?
velhasıl kelam; hala karides yiyen hatunu s.kmem bile derim de, istisnalar kaideyi bozmaz. değil mi azizim?
6 ay öncesine kadar bir tane dahi tanıdığım olmamasına rağmen, sırf 'içimizdeki irlandalılar' kalıbına illet olduğumdan ötürü sempati duyardım. kısmet işte, tanışmak nasip oldu, hem de onlarcasıyla, yüzlercesiyle...
tanıdıkça sevmemek gibi bir lüksünüzün olmadığını anlıyorsunuz. çok içiyorlar ama sahiden içtikçe güzelleşiyorlar. adam gibi içiyorlar hem, ağızlarıyla! iki kasa efes içtikten sonra bile 'see you my friend' deyip sapasağlam gitmişliklerini görmüşlüğüm vardır.
kızlarını unutmadım, durun. 'bu kadar şirin olunmaz' demeyeceğim maalesef. pek şirin sayılmazlar ama, at gibi kalıbı varya, hah işte çoğu o kalıba uyar. 1.80 boy, o gözler ah kalçalar... allah'ım sana geliyorum!
tek sıkıntıları sözlerini tutmamaları. öyle ciddi şeyler değil ama, saat 5 de görüşelim derler, 8 de gelirler. yarın şuraya gidelim mi diye sorarlar, işinizi gücünüzü erteler tamam dersiniz, gelmezler. ertesi gün, ne yapar ne eder kendilerini affettirirler ama...
az daha unutacaktım bak. http://www.bebo.com adlı feysbuk şeysine benzer, bir de siteleri var ki, 5 yaşına gelen bir hesap açar o sitede. bebo hesabı olmayana kız vermiyorlarmış. aman ne komik!
her türlü yazışmalarda ise, xxx vazgeçilmezleridir. 3 kere özellikle. öpüyorlarmış o şekilde.
ölmek her zaman bedenin dünyadan göçmesi, kalbin durması, nefes alınamaması değildir.
kişi sevgiliyse eğer; kalbinizde, ruhunuzda, bütün hücrelerinizde yaşattığınız, nefes alıp veriyor oluşunun size de hayat verdiği canlı ise, can'ım deyişinin kalbinizin durmasına sebep olduğu kişi ise, onsuz geçen her dakikada milyon kere öldüğünüz kişi ise, size söylediği ya da söylemediği bazı cümlelerde ölmek eylemi yine gerçekleşir.
bedenen yaşıyordur, ne fayda...
can'ım diyemedikten sonra, koccaman sarılamadıktan sonra, bissürü öpemedikten sonra, başkalarına yaşasa ne, yaşamasa ne? sizin için o artık bir ölü değildir de, nedir?
sevgililer kalpte yaşar, beyinde yaşar, sizi yaşattığı kadar yaşar!
size can veremedikten sonra, o artık bir ölü değildir de, denir?
bencil miyim? belki... belki beni yaşattığı için seviyordum sadece. evet beni yaşattığı için seviyordum...
beni yaşatamadığı zaman, öldüm. o da öldü. arkasından methiyeler düzmek neye?
gecenin bir körü, zil-zurna sarhoşken, üstelik bir çorbacıdayken, akla geliyorsa, halen bir yerlerde yaşıyorsa, ama beni yaşatamadığı için aslında bir ölüyse, o hiçbir zaman sevgili olmamıştır.
başlık açılabilir, kürtçe olarak. biji bratiya gelan dersin başlığa, tanım olarak da "kürtçe de yaşasın halkların kardeşliği anlamına gelir" dersiniz. formata da son derec uygun olmuş olur bu durumda.
ama siz bunu görünce sanıyorsunuz ki, kürtçe entry girildi. başlığı, entry'i formatı bilmeyen adam, nasıl zeki olacak.
dedim ya, sözlük yazarları zeki insanlardır vesselam...