üzerine sayfalar yazılabilecek bir başyapıttır. insanı etkileyecek birçok kısmı vardır şüphesiz. ancak beni en derinden etkileyen kısmı eponine'nin son nefesini verirken marius'a "sanırım ben size biraz aşıktım." dediği kısımdır. bir genç kızın ölümüne saniyeler kala aşkını haykırdığı o sahne her okunduğunda insanın içini hüzünle doldurur.
fenerbahçe'ye gelmeden önce yetenekli ama potansiyelini bir türlü ortaya koyamayan bir basketbolcuydu. fenerbahçe'de bu şanssızlığı üstünden attı, obradovic'le birlikte yükselişe geçti ve komple bir uzun haline geldi. cidden avrupa basketbol seviyesinin çok üzerinde bir performans ortaya koyuyor. bu sezonun fenerbahçe'deki son sezonu olacağını tahmin ediyorum.
"türklüğün başkenti neresidir ?" sorusunun cevabı olan şehir. 80 yıldır fars yönetiminde olsa da özünü hala kaybetmemiş, türklüğünü muhafaza etmiştir. ayrıca şunu da belirtmeden geçmeyelim bugün anadoluda ve azerbaycan'da yaşayan türklerin büyük çoğunluğunun atalarının tebriz'de az da olsa ayak izi vardır.
form geçici klas kalıcıdır sözünün canlı ispatı. eğer sezon sonuna kadar ciddi bir sakatlık yaşamazsa süper lig ve avrupa'da toplam 25-30 golü bulacağını düşünüyorum. umarım beşiktaş böyle kaliteli bir oyuncuyu kaçırmaz da uzun yıllar yakından izleme şansı buluruz.
uzun süre sonra heyecanla takip edeceğimiz bir turnuva olacaktır. türkiye'nin olmadığı şampiyonaları izlemek yavan bir tat veriyordu doğrusu. ayrıca arnavutluk ve bosna-hersek gibi iki kardeş ülkenin daha katılacak olması turnuvayı daha da güzel kılıyor. şimdiden sabırsızlanıyorum. başlasa da izlesek.
çoğu kişiye zor gelse de bence inşaat mühendisliği 2. sınıfın en kolay dersidir. bir önceki yıl mat2'yi iyi öğrenen ve derslere gelen bir öğrencinin aa almaması için hiçbir sebep yoktur.
