adagiettoo
0 (düz adam)
on ikinci nesil yazar 6 takipçi 71.45 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    hayatının ellerinin arasından kayıp gitmesi

    5.
  1. 34 yaşındayım, yolun sonunda olmadığımı biliyorum ama başında da değilim. kendimi biraz ziyan olmuş gibi hissediyorum, zamanın bu kadar hızlı geçtiği gerçeğini kabullenmek ağır geliyor, kabullenemiyorum. genç olduğunun farkında olan gençlere özeniyorum. En güzel yıllarım hayatta kalabilmek için didinmeyle geçti, ya açtım ya kalacak yerim yoktu. maddiyata ilişkin problemlerim bittiğinde 30 yaşındaydım, kendimin farkına 30 yaşında vardım. Ama ben 30 yaşında korkak biri oldum, 30 yaşında özgüvenimi tamamen kaybettim. neden böyle olduğunu bilemiyorum çünkü 20li yaşlarda gözü kara biriydim ve kendimi çok güzel bir kız olarak görürdüm. 30 yaşımda hepsi bitti. bir ortama girdiğimde aldığım iltifatlar bile inandırıcılıktan uzak gelmeye başladı, içime kapandım. çevremdeki arkadaşlarım sürekli deyt muhabbetlerini anlatıyorlar, o kadar boş geliyor ki mecburiyetten dinliyorum. aşk meşk işlerinde çok başarılı bir kız değildim zaten ama 30 olunca tamamen bitti hepsi. bu süreçte yine de birinden hoşlandım, görüşmek istedim. ailemi sordu, aile üyelerimden vefat edenleri söyledikten sonra senin travman çoktur çekemem gibi bir cümle kurdu, şok oldum. Belki de özgüvenimi bu piç sarstı bilmiyorum. Çünkü baya kalbim acıdı, zaten anlatmayacaktım diye geçiştirdim. kimseyi tanımak istemiyorum, hata yapmaktan korkuyorum. sevilmemekten çok korkuyorum. sürekli içimde bir kaygı hali var, kabuğumu kıramıyorum. Kendimi bir hücredeyrimişim gibi hissediyorum. maddi problemlerimi aştım ama manevi sorunlarla baş edemiyorum. annemi çok özledim. hayatta olsa yanımda olsa güvende hissederdim belki bilmiyorum. hep gözlerim doluyor hep hislerimi erteliyorum, ağlamaya bile korkuyorum ya depresyona girersem de toparlayamazsam diye bu da böyle bir mallığımdır. içim sıkılıyor kimseye anlatamazdım bunları buraya yazdım.
    7 ...
  2. herkesin sevmeyip sizin sevdiğiniz şeyler

    12.
  3. Bir ortamda anormal kabul edilip sevilmeyen insanları severim. Çünkü deli deliyi çeker.
    1 ...
  4. sünni bir ailede büyümenin insana kazandırdıkları

    12.
  5. Nasıl bir insan olmaman gerektiğini öğretiyorlar. Mesela alevilerden nefret etmem için türlü hikayeler anlatmışlardı, ben böyle bir insan olmamam gerektiğini öğrenmiştim. Ne diyorlarsa tam tersini yapın, mükemmel biri olursunuz.
    1 ...
  6. parosmi

    5.
  7. Son zamanlarda bazı insanlar nöral terapiden fayda görmeye başladılar. Hala parosmi hastaları varsa nöral terapiyi araştırabilirler.
    1 ...
  8. doğukan uludağ

    1.
  9. Oğuz atay korkuyu beklerken kitabını tiyatroya uyarlayan ve mükemmel bir performans sergileyen tiyatro sanatçısı.
    Oyuna gitmeden önce doğukan uludağ'ın oyunculuğu hakkında yazılanlara baktığımda, sergilediği performansı beğenmeyen yorumlar görünce kafamda bir sürü acaba ile oyuna gittim. Beklentim oldukça düşük olduğu için de oldukça rahattım ancak oyun başladığında anksiyetem tavan yaptı. Bir ara oyundan çıkmayı dahi düşündüm, bayılacak gibiydim. Ben orda korkudan kaygıya, kaygıdan üzüntüye savrulurken arkadaki bir grup kız arkadaş 'abi ne saçma ya çok komik' diyerek kıkır kıkır gülüyorlardı. Yani eğer sizin ruhunuz temizse, bilinçaltınız dometos dağ esintisiyle silinmişçesine ferahsa oyunu beğenmeyebilirsiniz. doğukan'ın sergilediği oyunculuktan o kadar etkilendim ki bence olağanüstü bir performanstı. Sahnede "Sevgisizlik bütün yeteneklerimi köreltti" derken hissettiğim boğazımı sıkıyorlarmış hissini onda da gördüm. Allah yolunu açık etsin, genç ve başarılı bir oyuncu.
    0 ...
  10. çocukken okunan travmatik kitaplar

    60.
  11. Çok kitap okuyorum diye bizimkiler komşudan kitap istemişlerdi. Komşunun oğlu da bir poşet Ahmet Altan kitabı vermişti. Ahmet Altan yani bilmem anlatabildim mi? O nasıl kadın tasvirleri o nasıl seks temalı hikayeler kardeşim, ben daha 12 yaşındayım ya?
    Ama en travmatiği (bkz: yatmadan önce yüz fırça darbesi) idi. Sürekli şok geçirerek okuduğum ve sonrasında korkudan aklımı yitirdiğim bir eser asns.
    1 ...
  12. sagopa kajmer

    3110.
  13. 2001'de bizim eve bilgisayar alınmıştı. Bir yıl sonra yanlışlıkla bir müzik dosyası indirmiştim. 'bu ne?' diye bakarken indirilen parçanın Silahsız Kuvvet olduğunu gördüm. Ceza, Sahtiyan ve Sagopa Kajmer yazıyordu. (Bkz: https://youtu.be/V3lmf_KIAOU )
    Tabi o zamanlar internete bağlanırken kasadan inanılmaz kötü bir ses geliyordu, internete erişim bu kadar kolay değildi ve ben bu dosyayı indirdiğim için ekstra ücret gelmişti. Zamanla sagopa kajmer hayranı oldum ancak çevremdeki kimse onu tanımıyordu.
    ilk hotmail hesaplarım bile kajmeranzeynep, sago34, cumlemuhendisi vs. böyle adlardan oluşuyordu. 2003 yılında beni msn'den biri eklemişti. Sagopa Kajmer'in yakın arkadaşı olduğunu söylemişti ve bana sürekli onun sahne performanslarından kesitler atıyordu. Görüntü kalitesi sıfır, tost makinesi ile çekilmiş videolar ama zamanına göre oldukça kıymetli videolardı hepsi.

    Liseye gelene kadar sago'yu tanıyan arkadaşım olmadı ama lisedeyken sınıfın en yaramaz erkeklerden üç kişi sago'yu tanıyor çıkmıştı. Yıl 2007 olması lazım, Okuldan kaçıp birlikte internet kafeye giderdik. Ben kulağımda kulaklık elimde kağıt kalem sago'nun şarkı sözlerini yazmaya çalışırdım. Bunlar da mirc ile karı kız avlamaya çalışırlardı. Bunlardan ayrı internet kafeye de gidemezdim çünkü rahat edemezdim. Bunlar karı kız keserken bir yandan da benim asayişimi sağlıyorlardı.
    şarkı sözlerini yazdıktan sonra hepimize tek tek temize geçerdim, sonra herkes o şarkıyı ezberler, hep birlikte söylerdik. ilk ezberlediğimiz şarkı (bkz: didaktik kitaplar) şarkısıydı.
    2100 nokia telefoncuğuma bu şarkıyı polifonik olarak kaydetmek için üç ay uğraştığımı bilirim, başaramamıştım. Güzel günlerdi. Herkesin hayatında delisi olduğu bir sanatçı varsa benim delisi olduğum kişi de sagopa kajmer'dir.
    7 ...
  14. uyumayıp sahuru beklemek

    17.
  15. Bir zamanlar gençtik ve o bir zamanları köpek gibi özlüyoruz hepimiz. iki saatlik uyku bile bize yeterdi. Msn messenger'da sahura kadar goy goy yapardık. Hatta en kafa arkadaşlarla ortak konuşma başlatırdık ve muhabbetin dibine vururken bir yandan da sahur masasının hazırlanmasını beklerdik. O saatte kadar uyumadığımız için dünyanın lafını işitirdik ama olsundu. Güzeldi her şey. Ben köpek gibi o günleri arıyorum hala. Şimdi tek başıma sahura kalkıyorum. Sahura kalkıyorum çünkü eski performansımı yitirdim. Sahura kadar bekleyemiyorum. Uyuyorum. Hatta sahura kadar oturan gençlerin enerjisini anlamlandıramayan orta yaşlılara evriliyorum. Tatsız tuzsuz, sessiz sedasız sahurlar... Ses olsun diye sahurda youtube'dan açılan kısacık videolarla neşelendirmeye çalıştığım sahur masam... Gerçekler bazen beni deli ediyor her şeyi parçalayasım geliyor.
    1 ...
  16. ancak aptalların inanacağı bir yalan söyle

    46.
  17. Senden önce kimseye karşı böyle hisler beslememiştim.
    3 ...
  18. yazarların kızları olursa koyacakları isimler

    2496.
  19. biontech aşısı

    81.
  20. Aşı karşıtı değilim ancak iki günde gelip geçen basit etkilere bakıp "al işte yan etkisi bu kadarmış" demek o kadar saçma ki. Ben birkaç kez kovid geçirdim hatta hepsini çok hafif geçirdim ancak o süreçte birkaç gün tat koku problemi yaşadım o da bir iki gün ancak aylar sonra parosmi oldum ve 7 aydır iyileşemedim. Eeg sonucumda epilepsi başlangıcı tespit edildiği için atak geçirmeden müdahalede bulunuldu da en azından şu an epilepsi derdim yok. Bu da kovid geçirdikten 7 ay sonra ortaya çıkan bir hadise. Doktorlar da anca kendilerine sorulan "aşı dna'mızı bozar mı?" Sorusuna cevap veriyorlar ancak ben soruma yanıt alamıyorum. Biontech aşısında da herkeste olmasa da iki gün süren parosmi görülebiliyor. Ancak iki günden sonra eski haline dönüyorsun. Bakın biz kovidken de böyleydik. iki güne biz de iyileştik ama aramızda 9 ay sonra parosmi olanlar var ve bu insanlar iyileşemiyorlar. Tedavisi yok. Bu aşının buna yol açıp açmayacağına dair bir bilgi de yok. Aradan 1 yıl geçtikten sonra kim parosmi kim değil göreceğiz. Umarım hiçbiriniz parosmi olmazsınız.
    8 ...
  21. sözlüğün en leş yazarı

    8.
  22. "Allahsiz kitapsiz" bir şey tam nick veremedim "cahil kadin" olarak aktarmaya çalıştım umarım anlaşılmıştır. Eskilerin gözü yaşlı, yeniler "ne diyor lan bu?" diyor.
    0 ...
  23. evlilik sürecindeki en anlamsız gelenek

    87.
  24. Hepsi birbirinden gereksiz ve sırf instagramda paylaşmak için yapılan saçma salak adetler ve biz bu adetleri yavaş yavaş bitiririz diye düşünürken bugün yeni bir adet daha öğrendim. gelin evden çıkarken bando takımı çağrılıyormuş. Sen evden çıkacaksın diye 15 dk bando ekibi bando çalarak senden 1000 tl para alıyorlar. Gerçekten buna gerek var mı ya?
    1 ...
  25. sevgilisi olmayanlar ne yapıyor

    38.
  26. Valla sabah 07.30'a alarm kurup Sedat Peker izliyoruz.
    1 ...
  27. toplu taşımada sinir bozan tipler

    105.
  28. Metro tıklım tıklım, herkes 'bu koltuğu boş bırakın' yazan koltuğa da oturmuş. Tabi oturacak, burası istanbul! Trafiğe çözüm bulunmamış, koronavirüse karşı ciddi bir önlem alınmamış. Sırf tedbir aldık deyip pası vatandaşa atmak için "bu koltuğu boş bırakın" yazmışlar.

    Ne ayakta duracak bir yer var ne de oturulacak boş bir yer. Sonra metroya biri biniyor o arada tesadüfen 'bu koltuğu boş bırakın' yazan koltukta oturan şahıs o durakta iniyor ve onun yerine başka biri oturuyor. Diğer koltukta oturan adam da bu yolcuya "kardeşim bu koltuğu boş bırakacaksın, sizin gibiler yüzünden vaka sayısı düşmüyor" diye atarlanıyor ya hah işte o adamın duyarlılığını siksinler.
    4 ...
  29. evdeki en gereksiz eşyalar

    8.
  30. Vitrin ve içindeki zibilyon tane gereksiz bardak, orta yerde duran ve ortamın huzurunu bozan o büyük dikdörtgen siyah sehpa, mutfak tezgahının yarısını kaplayan kahve makinesi, masanın üstünde duran zibilyon adet süs eşyası, kırılması an meselesi olan büyük vazolar, kapının girişinde ya da mutfak kapısına asılan makrome ipinden yapılan o lanet perde.
    7 ...
  31. tek başına içmek

    177.
  32. Olması gereken budur gerisi hava civadır. Diğer türlü ortamda ağzından ne çıkacağı, ne anlatacağın belli değil, güvende değilsin. Üstüne bir tutam da anksiyete gezdirirsen içmek fiili içmekten çıkıp zulme dönüşüyor.
    3 ...
  33. yemeği yer sofrasında yemek

    15.
  34. 2000'e kadar hep yerde yemek yerdik. Sonra şu seyyar mucizevi mermerli masalardan alındı da dizlerimiz rahatladı.

    Yemeği yer sofrasında yerken biri bağdaş kuruyor ve tüm oturma düzeninin içine ediyor. Geride kalanlar sırf o piçin konforu bozulmasın diye iki dizinin üstünde helak oluyor. Uyuşan dizlerin hesabını soracağız.
    1 ...
  35. eskiden zevk veren zamanla sıkılan şeyler

    8.
  36. Evde tek kalıp tüm ışıkları kapatarak battaniyeye sarılıp film izlemek. Ev sessiz, meydan sana kalmış. Çıt yok vs vs.

    Yalnız yaşayınca tabi bunlar bir yerden sonra zevk vermeyi bırak acı vermeye başlıyor. Eve biri gelse de iki lafın belini kırsak diyorsun. Eskiden güzeldi yani bundan bi' 10 yıl önce. 10 yıl önceki " ev bana kalsa, keşke tek kalsam ya keşke bir yerlere gitseler de ben evde tek kalsam" diye kafa siken kendime 10 yıl sonra "al o evi sok bir yerine, ev sana kaldı" diyorum.
    2 ...
  37. 30 yaşından sonra aşk meşk işlerinin bitmesi

    9.
  38. 30 yaşından sonra her şey bitiyor. Bizim jenarasyonda öyle en azından. Evlenmek istemiyorsun. Hayatına biri girsin istemiyorsun. Sadece böyle uyumak, işe gitmek ve eve gelmek arasında geçen bir hayata sahip oluyorsun. Geleceğini göremiyorsun geçmişin de taaa. işte bu yaştan sonra kadınsan şayet çocuk doğurmak için biyolojik yaşın geçeceği için biraz stres etmeye başlıyorsun. Bazıları yaşım geçiyor diye hemen biriyle evleniyor. Bazıları da benim gibi 'yaşım geçiyor abi yaşım geçiyor o zaman ben biraz içeyim sonra uyuyayım' diyor. Günler böyle geçiyor. 30 yaşın üzüntüsü var. Geçmişe baktığında geçmiş daha çok geçirmiş gibi. Gelecekte de tünelin sonu görünmüyor.
    1 ...
  39. uludağ sözlük

    21147.
  40. Uludağ Sözlük'e ilk üye olduğumda 16 yaşındaydım, dördüncü nesildim. Uludağ'dan önce Ekşi Sözlük'te üyeliğim vardı. O yaştaki bir çocuğun o zamanlar için çok da popüler olmayan bu tarz sözlüklere merak sebebi neydi, ben de bilemiyorum. Ekşi'deki yaş grubuna uygun bir yaş aralığında olmadığım ve açtığım konular da lise düzeyinde kaldığı için o kadar dışlanmıştım ki uludağ sözlük'ün kurulması beni çok mutlu etmişti.

    Şu an 30 yaşında ve on ikinci nesil biri olarak demem o ki, bugünün normali sizlersiniz bunu biliyorum ve kendi kendime 'ulan benim burda ne işim var?' demekten de kendimi alamıyorum.

    Ben uludağ Sözlük'e hep dışardan bakan biri oldum, zirveye bir kez katıldım, orda da ufak bi' tatsızlık yaşayınca bir daha hep arka planda olmayı tercih ettim. Arka planda olmak, insanlara biraz daha senin hakkında atıp tutma rahatlığı veriyor, bunun farkındayım ama buna rağmen arka planda kalmak o zamanlar için benim doğrumdu, pişman değilim. 2015 yılında burada (bkz: dede korkutma sal cocuklari) nicke sahip yazarla tanıştım. Tek çocuk biri olarak demeliyim ki öz kardeşim olsa onu anca bu kadar kendime yakın görebilirdim. insanlardan bu kadar korkan, kendi hayatını hep birkaç cümleyle geçiştirmeyi tercih eden biri olarak ona içimi döktüm diyebilirim. Kendi hayatım için onu çok büyük bir kazanım olarak gördüm hep. Uludağ sözlük'ün bana kattığı en büyük değer o oldu, bana kardeş oldu.

    30 yaşında biri için şu an sözlük'ün aşırı sıkıcı gelmesi normal arada nesil farklılığı var. Sol frame için kafa yormaya gerek yok orası her zaman bok gibiydi. Siz eğlenmeye bakın.
    3 ...
  41. yaş ilerledikçe katlanılması zor olan şeyler

    291.
  42. Eskiden o kadar enerjim vardı ki biri bana laf söylediğinde kendimi savunmaya geçerdim. 'Hayır ben öyle bir insan değilim.' bla bla bla. Şimdi biri bana "orospu" dese ve insanlar gözümün içine bakarak benden savunma yapmamı beklese 'amaaan ne derse desin, inanan da inansın' der geçerim. O kadar umrumda değiller. Kendi yağımda kavrulup gitmeye çalışıyorum, hayatla verdiğim yadsınamaz bir mücadelem var ve zaten bir şekilde hayat yormuş beni, üstüne bir de insanların kendi kafalarında kurdukları senaryolarda rol alacak takatim yok. insanlara kendini beğendirme ve takdir görme yaş aralığını da çoktan geçmişim. Şu saatten sonra ister iyi desinler ister kötü desinler ne bok yerse yesinler ama gürültü etmesinler.
    5 ...
  43. dünyanın kendi etrafında döndüğünü sanan insanlar

    4.
  44. Bu tarz canlılar efektli ve bol sikimsonik şiirli instagram hikayelerinde yaşarlar.
    1 ...
  45. büyük istanbul depremi

    372.
  46. Deprem anında sağ çıkmanın olasılıksız olduğu yerlerde zirveyi oynayan bir semt: fatih
    Öyle ki deprem anında evin dışardan kat be kat daha güvenilir. Evinde en azından enkazdan sağ çıkma olasılığın var o da yüzde 1 ihtimal. Sonuçta bir umuttur yaşamak dedikleri de bu olsa gerek. Giriş katta otursan ve deprem anında kendini sokağa atsan dahi sokak çok daha tehlikeli. Çünkü evler birbirine bitişik ve sokaklar oldukça dar. Sokağa çıktığın an direkt enkazın altındasın. Bu binalar nasıl yapıldı anlamam mümkün değil. Açıkçası anlamak da istemiyorum. Böyle bir mallık olamaz ya binaların duvarları yok. Duvarı olmayan binadaki daireye aldıkları kira da 1.500 TL. Yeni yapılmış bir binaya taşınmaya karar versen kira 3.500 tl o da en iyi ihtimal. Gerçi ben fatih'te yeni yapılmış bir binaya da rastlamadım. Bu bilgi şehir efsanesi olabilir. Ya da evler 40 yıllık olduğu için 20 yıllık bir binayı yeni olarak adlandırabilirler, bilemedim. Burda kentsel dönüşüm de mümkün değil, burası birinci derece sit alanı. Sonra biri çıkıp diyor ki "vatandaşlarımız riskli alanda yer alan binalarda oturmayı tercih etmeselerdi keşke"
    Valla benim bu hayatta hiçbir şey kendi tercihim değil. Hudutsuzca paraya sahip olacaksın da yaşadığın hayatta kendi tercihlerinden bahsedebilesin. Diğer türlü şartlar neyi gerektiriyorsa sen onu yapıyorsun.
    1 ...
  47. halk neden chp ye güvenmiyor

    3.
  48. Malik Baran Yılmaz 30 martta: "Beni virüs değil sizin düzeniniz öldürür" diye video çekti.

    14 Haziranda Kılıçdaroğlu, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanını arayarak malik'in işe alınması konusunda talimat verdi. (Aylar sonra)

    17 eylülde Malik Baran Yılmaz Twitter'dan hala işsiz olduğunu açıkladı. O incelik yapıp güvenlik soruşturması devam ettiği için kamuda işe alınamadığını, özel sektörde iş aradığını söyleyerek kılıçdaroğlu'na teşekkür etti ancak Malik Baran Yılmaz'a özel sektörde iş bulunamaz mıydı? Bulunamadı.

    Yani
    Chp, tek bir kişinin bile sıkıntısını halletmekten aciz bir parti.
    5 ...
  49. türk kahvesi

    1263.
  50. Bu konuda işin ustası 1890 yılından bugüne dek gelen kurukahveci nuri toplar'dır.
    0 ...
  51. fahrettin koca

    283.
  52. 10 martta ilk vaka çıkmadan 14 gün önce twitter'dan şirin payzın ile tartışmışlardı. Ülkede koronavirüs vakası olmadığını söylemişti canım bakanımız.
    0 ...
  53. akp li insanların ortak özellikleri

    5.
  54. Ayrı bir dil ve edebiyata sahipler. Rahibin serbest bırakıldığı gün akp'li bir abi "salınması iyi oldu, biz alacağımızı aldık" demişti de ortamdaki tüm akpliler tasdiklercesine başlarını sallamışlardı. Bir tek ben ne aldığımızı anlayamamıştım.
    "Ne aldık abi?" deyince sinirli sinirli bakmışlardı bana???
    0 ...
  55. sizi en sinirlendiren olay

    8.
  56. Akıl ve mantık çerçevesinde işleyen bir beyne sahip olmadığım için sinirlenmem gereken ciddi meselelerde gülerim. Bu yüzden hatırladığım kadarıyla beni en çok sinirlendiren olaylar top 5 listesinde acele işim varken odadan çıktığımda hırkamın kapı koluna takılması olabilir.
    2 ...
  57. iyi bir insandan kötü bir insana dönüşmek

    19.
  58. insanlarla iletişim kurmak zorunda olduğunuz bir mesleği icra ediyorsanız şayet iyi bir insan dahi olsanız kötü bir insana dönüşmek zorunda kalıyorsunuz. Tüm tatlılığım ve güleryüzlülüğümle aynı soruya 10 kez cevap vermeme rağmen, sorusuna cevap vermediğim gerekçesiyle beni tüm yetkili brimlere şikayet eden bir vatandaştan sonra bir parça insanlığım ölmüştü. Sonrasında bir süre insanlığım yaşamak için çırpındı ama baktı olacak gibi değil intihar ederek ayrıldı aramızdan.
    3 ...
  59. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük