Bana göre hırsızlardır.
Ayrıca memur demişler ama bir gün o memur diyen arkadaşlar adliyelere uğrasınlar ama öyle bi bakıp çıkmayarak, sabah mesai başlangıcından, akşam mesai bitimine kadar.
Köylülük; Yaşadığı toplumun tükettiği tarım ürünleri ve hayvan ürünlerini sağlayan kişilerin barındırdığı sıfattır. Günümüz toplumunda halen köylü deyince bi aşağılama haline bürünülse de, yapmacık ortamların popi hanımları ve beyleri sürekli özenilen bir durum olarak anlatırlar, köylülük hayali kurarlar avm'lerin kafeteryalarında. Oysa ki köye bıraksan bu hanım ablalarla, abileri bir saat yaşayamazlar.
Pöh ve Jöh devletin silahlı kuvvetleri değildir, onlarda özgürlüğü kısıtlanan pkk'lıları özgürleştiren iyilik meleklerilerdir.
O yüzdendir ki Türkiye'nin doğusunda özgürlük isteyen pkk'lılara özgürlüklerini veriyorlar...
bir dönem facebook'ta bu uygulama vardı. profilini ziyaret eden sanırım 10 kişiyi görebiliyordun fakat sonradan güncellemelerden birinde kayboldu ve yıllardır da yok.
bu gidişle türkiye'de yerli sermaye namına bir şey kalmayacak ve en ufak bir sıkıntı da ise yabancı sermaye sahipleri sermayesini çektiğinde ise hep birlikte krize, açlığa, bin bir türlü zorluğa hoşgeldin diyeceğiz.
Aynı durumları kendimin de yaşadığı durumdur. Ailem sağolsunlar kıt kanaat babamın maaşıyla şehir dışında iki yıllık da olsa beni okula gönderdi, özellikle ikinci öğretim seçmiştim ki aileme katkım olsun diye. o zamanlar harçlar ortalama 350,00 TL civarındaydı bir dönemlik. ilk dönemleri hep kendim karşıladım, yazları çalıştığım için fakat ikinci dönem ücretlerini sağolsun hep ailem gönderirdi. her ay ortalama 200,00 TL gönderirlerdi bu da zaten kaldığım evin aylık masrafıydı. Ben ise sabahtan 16:00'ya kadar çalışıp ilk sene 200,00 TL'ye çalıştım. ikinci sene ise çaycılık da yaptım, oradan çıkıp dönerciye girdim gece 02:00'den sabah 09:00'a kadar günlük 10,00 TL'ye çalştım sırf aileme daha fazla yük olmamak onların üç kuruş gelirlerini baltalamamak için. Sonra ne mi oldu? derslere okulu uzatmamak için yüklendim ve bölüm birincisi oldum. Bu birinciliğe rağmen ailemi daha fazla külfete sokmamak için ise dgs'ye girmedim ve aöf işletme bölümü okudum. akabinin de dişimden tırnağımdan arttırdığım paralarla kısa dönem askerliğimi yaptım, geldim, şimdi ise adliyede zabıt katipliği yapıyorum ve bir yandan da adalet okuyup zamanında ailemi zora sokmamak için örgün okuyamadığım fakülteye gidebilmek ümidindeyim. velhasılı anne babalar her daim kendinden önce evlatlarını düşünürler ama bizler de evlatları olarak onları zora sokmamak için elimizden geleni yapmalıyız.
erkeklerin bir kısmında evlenmeden önceki düşünce modelidir. zira bekarken birlikte olduğu her kızın rahat ötesi olmasını ister, ama iş evliliğe gelince de hadi kızım başka kapıya, seninle evlenemem, o kadar insanla yattın kalktın evlenince beni aldatırsın korkusu yaşayarak o kızı bırakıp el değmemiş tertemiz kızlara yönelir bu tarz arkadaşlar kendileri çok temizmiş gibi...
toplumumuzda artık kuzenler kardeş gibi yetiştiği için kuzenle evlilik, ben dahil insanlarımıza olumsuz geliyor. Ama islam dininde kuzenlerin evlenmelerinde sakınca yoktur. Ayrıca ensest diyen çok bilmiş arkadaşlar, maalesef ki toplumumuz da kardeşler bile artık ar perdesini yırtıp, kardeşliklerini unutup ensest ilişkiye girer olmuş.
eşine aşkla,sevgiyle şefkat ve merhametle bakan erkektir. cinsel bir obje değil de ruhunun öteki yarısı olarak gören erkektir, cinsellik de olacak tabi ama bu bile aşkla olmalı.