* çok sikimsonik diyarlardır. mesela başlarına bir şey gelir ya bunların. (birinin nenesini kurt yer, öbürü zehirli elma yer falan) sonra savarlar bu derdi. bi daha hiçbir şey olmaz artık. ölene kadar değil sonsuza kadar mutlu yaşarlar.
* sınıfa giren silahlı diğer öğrenci olabilir.
okula giderken kafaya düşen koca camın beyni parçalaması olabilir.
kötü karne yüzünden kendini asması olabilir.
otobüse atılan molotof bile olabilir.*
yatmadan önce sözlüğe son bir bomba koyup da; ertesi gün deli gibi mesaj geldiğini, karmanın tavan yaptığını hayal ederek sözlükten çıkış yapmaktır.*
(bkz: sakın sen kuşlara uyma)
leş gibi olan kokudur. zaten eline yakışmaz, müptela gibi çekersin dumanı içine. sonrada koku gitsin diye naneli sakızı çiğnersin. nafile. o ağır koku ufak bi odadaysanız hele fena çarpar.
akıl pek ermezken "adam rahat yaşıyor demek ki, sinir stres yok tabi beyazlamaz" hissiyatı büyüyünce yerini "amk bunların işi de zor saç boyat, soğan gibi saç ektir, yağ aldır, mideye kelepçe taktır falan" a bırakır.
mahallede ülkü ocağından boşalan yere açmayı planladığım kulüptür. şu an beş manyak mekanı boyuyoruz falan. sandalyeleri çember şeklinde dizdik de daha oturup konseyi toplayamadık. maneviyatımız da zayıf zaten.
ne kadar doğrudur, ne kadar etiktir bilemicem ama "umut kapısı kariyer hadi bana güzel iş bul hacı" diyerek kariyer de cv güncellemektir.
(bkz: günah değil mekruh)
"ne oluyor lan durun" diyemeden arka arkaya soru yağmuruna tutulan çiçektir. hepsinin de altından kalkmıştır.
eserde, sarı çiçeğin hangi çiçek olduğu hakkında yeterli bilgiye ulaşılamadı.
