evliliğin çok da menem bir şey olmadığını göstermiştir. sonra neden evlenmek istemiyorsun. samimi bulmuyorum var mı ötesi. dengelerden biri değişse, anında satıyor insanlar birbirini.
edit: aynen öyle ne evlilikler görüyor bu gözlerim. tvlerde çıkan insanlarla evli olup sürekli aldatılan arkadaşlarımdan tutun, kendi halinde biriyle evlenip mutsuzluktan ölen arkadaşlarıma kadar. 35 den önce evlenmeyin. biraz olgunlaşın, bak bakalım mutsuz oluyor musun..
(bkz: bunu yaz bir yere)
ışık kapalıysa ve sokak lambası aydınlatıyorsa odanızı, yatağınızda uzandıysanız, perdenizi uçuruyorsa rüzgar ve akabinde yüzünüze hafifçe çarpıyorsa ve fonda bu şarkı varsa.. anlamsız bir şekilde, yaşadığınızı hissettiğiniz anlardan birine tanıklık edersiniz..
sürekli don muhabbetiyle tanıdığım yazar, fakat kendi paylaştığı fotoğraftan da geceliğinin altındaki beyaz donu görünüyor, hatırlatmak istedim.
edit: özelden link isteyenler olmuş, kaldırmış arkadaşlar resmi sanırım. yani sizin dediğinize göre. kendi yarattığı çelişkide boğulduysa demek ki. görenler görmüştür zaten. malum sözlük erkekleri, dip bucak inceliyorlar.
edit2: yazmakta bir mahsur görmedim, zira kendi paylaşmıştı, birileri ifşa etmedi.
Sürekli bir iphone çamur atma havası içinde olurlar. Sana ne kullanıyoruz işte sıkıntı yok. illa soğutacak sattırıp samsung aldıracak, misyon edinmiş kendine.
O mavi gözlü bir devdi
Minnacık bir kadın sevdi
Kadının hayali minnacık bir evdi,
Bahçesinde ebruli
Hanımeli açan
Bir ev...
.
.
.
Şimdi anlıyor ki mavi gözlü dev
Dev gibi sevgilere mezar bile olamaz
Bahçesinde ebruli
Hanımeli
Açan ev...
Nazım Hikmet
Sayısız film izleyen biri olarak, tabi ki memento , inception, fight clup falan değildir.. Film izlemekten ciddi anlamda keyif alan biri bir süre sonra piyasa filmlerinden sıkılıyor. Sanat filmlerimden keyif almaya başlıyorsun..
O sakin durağanlık, nesnelerin ve diyalogların gerçekliği. Duyguların olduğu gibi geçmesi. Dakikalarca hatta saatlerce süren sessizlik, arka plandaki herşeyi en ince ayrınıtısına kadar inceleme fırsatı veriyor. Ayrıntı esas, esas ise ayrıntı oluyor filmde, özellikle izlediğiniz bir olay filmi değil bir durum filmi ise. Mayıs sıkıntısı, üç maymun, bir zamanlar anadolu' da. Kış uykusu, persona ve daha niceleri.. Kimileri saatlerinin çöpe gittiğini düşünür bunları izlerken, halbuki dolu dolu 3,5 saat verdi bana kış uykusu..her şey doğal her şeyi yaşadım o filmde izlerken, ordaydım ve haluk bilginer yanımdaydı.. Öyle filmlerdir sanat filmleri. Tutkunları bilir.
Ama illa gişe filmlerinden birkaç tane söylemek gerekirse:
- no country for old man
- taxi driver
- the good, the bad and the ugly
- clockwork orange
- full metal jacket
- a space odyysey
- django unchained
- pulp fiction
- rezervuar dogs
- angel a
- çölde çay
- çingeneler zamanı
- apocalipse now
- shindler' s list
- cold mountain
- leon
- the others
- 12 angry man
- city of god
- one flew over the cuckoo' s mest
- casablanca
- american history x
- pans labyrinth
- into the wild
- mr nobody
- the man from earth
- american beauty
- psycho vs vs
-
-
Simyacıdan sonra pek çok kitabını okudum. Hiçbiri o tadı vermiyor. ' Kazanan yalnızdır' biraz daha değişik bi kitap.. Ama çöl kızı 'Fatima' ve billuriyeci dükkanı unutulmazlardır simyacıda.
adam gibi adamları vardır. yıllarca yanında adam gibi sağlam dik duranları , birlikte yürürken aynen şu absürd cümleyi kuranlara rağmen (ayrıııl da geeel ) elini hiç bırakmayanları, yoldan çevirip 'resim bölümünde okuyoruz resminizi çizebilir miyiz' diye kikirdyen kızları sevgilisine üzülmesin diye anlatmayanı ( en yakın arkadaşlarından duyarsın ) sadakatinden ve adamlığından ödün vermeyenleri mevcuttur..
uzun saçlı adamlar merhametli olurlar, sadık olurlar. adamdırlar. o saçları kendi ellerinizle topluyorsanız bir de nasıl kıymetlidir o saçlar..
not: başka kusurları vardı. herkesin olduğu gibi..
hayatımda gördüğüm en iğrenç makyaj malzemelerinden biri. fondöten,pudra ve türevlerini sevemedim gitti. kullanmıyorum, kullanmayacağım. hafif bi allık, yeter de artar, yazık etmeyin suratınıza.
ışık bir madde olsaydı - ki maddelerin atomlardan oluştuğunu biliyoruz- bu durumda atomlarına ayrılabilen bir maddenin hızını geçebilecek alternatif bir madde bulabilirdik. zira sorun sadece hıza ulaşmak değil, hıza parçalara ayrılmadan ulaştırmak maddeyi. fakat ışık bir madde değil bir enerji türü olduğu için bunu kıyas yapacak ya da hipotezimizi dayandıracak bir dayanak noktası bulamıyoruz.
insanın en duygulu, en zayıf anında kendi çaresizliğiyle duyduğu gururun sözcüklere dökülmüş halidir. başka bir şey kalmadıysa elinde gururdan başka, nasıl kutsallaşıyor gözünde o gurur, o en zayıf anında.. acıyı da seve seve çekiyorsun, belaya da eyvallah çekiyorsun. her şey üst üste gelince..
işte o an kendinle konuşuyorsun sadece ve kendini sevmeye başlıyorsun..
alışılmıştır. genelde gecenin 3ünde içilip içilip dayanamayıp aranılır meşgule atarsınız, yetmez 30 tane msj atılır. yetmez 20 kez cevapsız arama, en sonunda açarsınız:
-nasılsın oyku
+iyi x, senden ? gecenin bu saati hayırdır?
-ben de iyiyim, aslında çok da değilim, seni özledim..
+offf x.içtin mi gene sen.
-hayır içmedim,..(yalan,kör kütük sarhoştur)
+anladım
-hayır anlamadın istanbul'a gelicem, tayin istiycem.
+gel yahu bana ne.
-senin için geliyorum. yoksa izmir'i seviyorum biliyorsun.hem içkiyi de bıraktım, spora da başladım. bitiremezsin diyodun bak okulu da bitirdim.inanmıyordun bana.( beyimiz tıbbı 10 yılda bitirdi de, akıl küpü)
+iyi geceler
-kapatma lütfen
+kapatıyorum erken kalkıcam yarın iş var.
-lütfeeenn..