yıllar sonra aklıma gelince hesaba girip bir bakayım dediğim oluşum.en son 2009'da entry yazmışım o zamanlar 6. nesil en yeni olanlardı ve sürekli nesil muhabbeti dönerdi. bakıyorum da değişen, gelişen hiçbirşey olmamış zaman içinde. (bkz: eşekler adam olur onuncu nesil adam olmaz)
pardon beyler ben bir arkadaşa bakmıştım da... atladı gitti gencosman hey heyy.
Kayserispor çok düşük maliyetle aldı getirdi adamı. muhtemelen ligde de iş yapacak. ya sonra ? Anlatayım; gs vb takımlar ve medya tarafından Kayserispor'a layık görülmeyecek. dün 4 yıllık sözleşme imzalayan adam birden kayserispor tarafından sömürülen bir köleye dönüştürülecek. hep aynı hikayeler aynı oyunlar...
yine de güzel futbol oynayabilecek bir çocuktur aynı zamanda. top sektirmek futbolda en gereksiz beceridir bence. ama mahalle de takan olur mu ? olmaz nitekim olmamıştı da hep ben geçerdim kaleye 3 tane sektirip.
day after day, day after day
we stuck no breath no motion.
as idle as a painted ship,
on apainted ocean.
dizeleriyle beynime kazınmış muhteşem bir romantik dönem şiiri. iron maiden tarafından bestelenmiş bölümleri de vardır dinlenmesi tavsiye olunur.
17 aralık 2011 eskişehirspor kayserispor maçında ayağı kopmuşçasına yerlerde dakikalarca salya sümük sürünen, dışarı alındıktan saniyeler sonra deparla saha kenarına gelip hakeme itiraz eden çirkef oyuncumsu.
gömleğini dışarı salmak vardı bizim zamanımızda; üniforma ne kadar dağınık o kadar ağır abi imajıydı bu. Birde okul üniformasının hangi konbinasyonlardan oluştuğunu bile bilmeyen (umursamayan da diyebiliriz) okula kahverengi pantolon, sarı gömlek pembe kravat şeklinde gelenler olurdu, liseli tripleriydi işte.
ısınmayan ama ses gelen laptoptur kendisi. ilk aldığımda ara ara tıkırtılar oluyordu sonradan tıkırtılar daimi motor sesine dönüşmeye başladı.
yıllar sonra gelen edit: makinanın suçu yokmuş, fanlar toz dolmuş meğer. temizleyip yağlayınca sesten eser kalmadı.
VW firması türbanline adında türbanlıların da giyebileceği kalitelicoverse stayla ayakkabılar üreteceğini duyurdu.
(saçmalamanın verdiği dayanılmaz hafiflik)
çok bozdu acayip bozdu, öyle böyle bozmadı çok fena bozdu, öyle bir bozdu ki önünü alamadık. bozdu bozdu bozdu, artık bozmak dedik, yine bozdu... *
edit: seri eksi veren ibne hicivden anlamaz mısın ?
- Ya birader uzaktan görünce seni köpek sandım iyi mi ? (mal bir sırıtış)
- Valla karanlıktan mıdır bilmem ama ben de seni uzaktan adam sandım.
(bkz: sübhanallah kardeş)