kendi övünecek başarıları olmadığından, diğer takımların başarısızlıklarıyla mutlu olup, coşarlar, kendilerinden geçip salyaları akarken klavye başına otururlar.aa pardon lan 6 tane atmıştınız dimi galatasaray'a vay canına...
düşüncesi bile rakip taraftarı tırsıtmaya yetmiş hadisedir.galatasaray elendi diye kadıköyde tura çıkabilirsiniz gençler, gözünüz aydın.ama korkmayın bu kadar bu takımdan.valla bak.
kendisine inancım hala mevcut, güvenim gitgide zedelenmekte...kap trt'nin elinden hakan şükür'ü onuda koy.sonra kardeşin mert var iyi defanstı o da.hagi'yi de geri çağırabiliriz,hasan şaş kadar göbek yapmamış olabilir ama koysan oynar yani...
açıp okumaya üşenenler için; 11'de sahaya çıkacağı, iğneyle oynayacağı belirtilmiş.bu haber sabahtan beri kıvranan, bir türlü 11'i kuramayan beni bir nebzede olsa rahata erdirmiştir.eskilerin dediği gibi: (bkz: şimdi onlar düşünsün)
bornova diyince akla şıp diye gelebilen yerdir.üniversite fırınından poğaçanı alıp herhangi bir kafeye oturup, nargile eşliğinde onları hüpletmenin değerini uzak kalınca daha iyi anlıyor insan...
buradaki en iyi nargile için: (bkz: otantic cafe)
ayrıca son zamanlarda bar cenneti olmuştur.eskiden internet kafe olan yerlerin alayı birahane-bar olma yolunda ilerlemektedir.fiyat yönündende alsancaktan kat kat iyidir, öyleki 2.5 tl'ye tekila içebileceğiniz yerler bile mevcuttur.
oradaydım diye gururla,hala yüzümde salak bir gülümsemeyle anlattığım ve anlatacağım konserdir."ulan dangalak 7 ay geçmiş üzerinden hala ne metallicası ne konseri" deme bana,dinle...
izmirde yaşadığım için tribünlerinde çok sık boy gösteremediğim ali sami yen stadı ve hayatıma fon müziği yapmış babaları dünya gözüyle bir arada görebileceğim kaç aksiyon vardı ki şu fani dünyada...
konser başlamadan,saha içi çok dolmadan sahada bir tur atıp,"oğlum hagi işte burdan çaktı monaco'ya ehemehe" diye geçen konuşmaların ardından artan yorgunluk,kalabalık,bel ağrısı,açlık ve pişik...
ışıkların sönmesiyle hiçbir şey hissetmemeye başlanması,gözleri sahneden ayıramama,hala bunları yazarken bile tüylerin diken diken olması ve master of puppets...
''Aldığım bir habere göre ki, herhalde bunu söyleyen Fenerbahçeli bir arkadaştı, Beşiktaş ve Fenerbahçeli taraftarlar daha ateşli." şeklinde bir açıklama yapan hamburg teknik direktörü.gerek bu demeç,gerekse ilk maçtaki titrediler demeci ile tam bir karşınan adam portresi çizmektedir.bu demeçleri oturma organına sokmayı temenni etmekteyim.
''Aklımda Arda'nın yarın oynayacağına dair bir düşünce var, ama siz benden daha iyi bilirsiniz bu konuyu'' diyerekte azda olsa olumlu iş yapıyorum,hayırlı şeyler söylüyorum demeye getirmiştir.
juventustur.mahalle maçlarında duran topların başındayken ismi anılan vazgeçilmez idoldür.hala 2şer 3er gollerine devam eden şahane insandır.uzun saçlı hali içte uktedir,saç uzatmaya heveslendirir.
futbol senden sonra aynı olmayacak be hacım.50 yaşına kadar oyna mümkünse,öptüm bye...
türk spor servisleri tarafından boku çıkarılmış bir diğer takımdır.kazandıkları maçlardan sonra "hido büyü yaptı","sihir tam gaz" ;kaybettikleri maçlardan sonra ise "lebron büyüyü bozdu", "kobe'ye büyü işlemedi" tadında başlıklar atılmakta.yapmayın,yaptırmayın efendim...
ayrıca dwight howard gibi bir hayvana sahip,evinde bu sezon sadece 2 mağlubiyet almış takımdır.
yine almanya,belçika ve fransadan it gibi puan alıp,"aha oğlum çok iyiyiz lan" şeklinde moda gireceğimiz yarışmadır.
ayrıca oy verenleri hiç mi hiç anlamadığım yarışmadır.hadi gurbetçiler memleket hasreti ile oy yolluyorlar.kalkıp türkiye'den ispanya'ya ne bileyim ingiltere'ye oy veren adamla gerçekten tanışmak isterim.popstar abidin'e oy vermekle gözümde hiç farkı yoktur.hadi ülkece strateji yapıp en sikko şarkıları oylasak,rakiplerimize göz açtırmasak yine nispeten tamam.yok arkadaş yok doluya koydum almadı,boşa koydum dolmadı.kontör'ün bolsa yolla arkadaşım öğrenciye,memura,sevgilisi olan adama.ne işin var senin 53. kez katılan sakis rouvas'a oy atıyorsun.
sabri'nin 5'ten fazla isabetli pas vermesinin oranı iddaada 2.30 olarak açıklanmıştır.oldukça riskli ama sistem kuponlarında denenebilir.harry kewell defans oynar oranı ise 1.75,kaleye geçer oranı 3.20. ayrıca nonda kıçını kaldırır oranı ile barış heyecan yapmadan pas atar oranı hemen hemen aynı 2.40.aydın beklenen patlamayı yapar oranı ise maalesef yine çok yüksek...
maç hakkında kanıya varmak o kadar zorki,ancak inancım,isteğim galatasarayımızın bir üst tura çıkacağı yönünde.inanıyorsunda ne sebeple diyenlere ise ; "morgan de sanctis'in avrupa kupalarında insan gibi oynamadığı maçları hatırlatır ve lincoln'ün seyirci ile moda girip coşacağını düşündüğümü belirtir,var mı bir problem arslanım" derim.
benim nazarımda kupayı almak önemlidir,yok bekle kadıköy,ahandas geliyoruz ulan gibi bir tavrım yok.fenerin sahasına 2.kez bayrak dikeceğiz falan boş işler.kupayı alalım da isterlerse 200 kişilik domalan şehir stadında alalım.
ipod touch ve iphone gibi şahane bir icadı piç eden icattır. tam anlamıyla edemesede, baya baya işleri zorlaştırmakta, çile çektirmektedir. apple duy sesimizi, itunes belasını sarma başa...
muazzam bir icat,müthiş bir alet,harika bir oyuncak.
uzun yolculukların vazgeçilmez kankası.yeri geldiğinde oyun konsolu,bazı bazı bilgisayar,çoğu zaman mp3 çalar.telefonumu unutuyorum bunu unutmuyorum arkadaş.
kurbanı olduğum aslan parçasıdır.ingiltere'den kalkıp gelirken defans oynayacağını,sürekli sağ kanat,sol kanat değiştireceğini bilse gelir miydi diye düşünmeden edemiyorum.ancak iyiki var,iyiki gelmiş.hamburg önünde galatasaray'ın en büyük silahı olacak futbolcudur.bir diğeri için: (bkz: arda turan)
damadı olan ercan saatçinin yönetmenliğini yaptığı mat dizisinde oyuncu olarak kamera karşısına geçmiş adamdır.sen damadının sırtını kaşı, o senin sırtını kaşısın. hayat size güzel vallahi. hiç alakası olmadığı halde futbol yorumculuğu yapan damadını türkiye'nin başına saldın, sende oyuncu olarak gel.
her şeyden önce serbestliği ve cıvık öğrenci profili ile üstüne okul bilmediğim süpersonik okuldur,okulumdur.güzel kızları her daim abazanları merkezden bir nebze olmasına rağmen okulun önüne çekmeyi başarmıştır.forum bornova'nın açılmasıyla iyice kontrolden çıkması işten bile değildir.hatırladıkça gülümsediğim anılarla dolu, rüzgar gibi geçen 4 yılı bana tattırdığı için hocasından,kedisine,bekçisinden,basket potalarına teşekkür ettiğim okulumdur.
eskiden izmir'de detone olarak sahne alan grubun solistidir.son anda detone olarak çıkmamaya karar vermiştir.mor yazma gibi hoş bir parçası vardır.ayrıca izmir günlerinden kalma coverları internette dolaşmaktadır.kalbim ege de kaldı ve silinmeyen hatıralar coverları ilaç kıvamlıdır.
gidip gelenlerin sürekli "şöyle coştuk,böyle parti yaptık,abi bir şarap gömmüşüz,hacı kızlar feci" diye anlattığı öğrenci değişim programıdır.kendilerine o zaman bozulmasınlar diye sormadım, buradan sormak istiyorum : "lan it dersleri kim geçti?? "
ayrıca dokuz eylül işletme fakültesi öğrencisi için gittikçe kolaylaşan programdır.başvuru sınırı olan ortalamayı 2.5'tan 2'ye indirmişlerdir.ona rağmen ortalamayı tutturamayanları erasmusla askere yollucaklarmış...
öğrenci yoğunluğuna,bucada ya da bornovada güne giden hanım teyzelerin eklenmesiyle tadından yenmeyen otobüstür.yol uzun olduğu için ayakta gitmek oldukça meşakatlidir.hele eski tip otobüse denk geldiğinizde düşündüğünüzü duymak bile zorlaşır.kabir azabı yaşatmak için tınaztepe ile elele vermiş müthiş ikilinin birincisidir.
izmir'in hemen hemen her yerinden 1 saat çeken, dokuz eylül kampüsünün bulunduğu yerdir.yer dediğime bakmayın aslen kerbela olarakta tanımlanabilir.içerisinde ring yapan otobüsler ayrı çiledir,ancak yaz okulunda bu otobüsleri bulmak bile başarıdır.
birde burayı kazanarak gittiğimizi düşünürseniz,çektiğimiz acının boyutlarını belki bir nebze anlayabilirsiniz.
hayatımın fon müziğidir.solo bölümünü alarm sesi yaptıktan sonra kafamda zaten dolanan şarkı iyiden iyiye hayatımı ele geçirmeye başlamıştır.
izmir istanbul otobüs bileti 45 ytl...
metallica konser bileti 70 ytl...
metallica istanbul konserinde master of puppets çaldığındaki duygularım ise tarif edilemez.
